AKP, kendisini savunacak materyaller üretme yeteneğini de kaybetmiştir
Kolaj Evrensel
Son günlerde, AKP’nin kendisini ya da bakanlık faaliyetlerini tanıtmayı amaçladığı propaganda malzemeleri, siyasetin tartışma konularından birisi oldu.Bir siyasi partinin 10 yılda bir, bir tanesi bile başına geldiğinde “alay” konusu olacak üç vaka AKP’nin başına 10 gün içinde geldi. Daha doğrusu AKP böyle üç vakayı 10 güne sığdırma başarısını gösterdi!Söz konusu “üç vaka” özetle şunlardı:
1) 5 Mayıs’ta, yani sadece iki haftadan az bir zaman önce, AKP CHP’yi “yalan makinesi” gibi göstermek üzere bir çizgi film video hazırladı. Amaç, CHP’yi yalan üreten bir parti olarak göstermekti. Ama, video yayımlanınca görüldü ki; videoyu AKP değil sanki CHP, AKP’yi eleştirmek üzere hazırlamıştı! Çünkü bu video bir yandan CHP’yi karalayamazken, “AKP’yi yalan makinesi” olarak gösteren, muhalefetin alameti farikası haline getirdiği “128 milyar dolar nerede?” sorusunu defalarca tekrarlayarak, AKP’lilere saç-baş yoldurdu. Video yayımlanmasının üstünden 48 saat geçmeden yayından kaldırıldı. İddia odur ki, Reis de çok kızmıştı bu videoya!
2) Video skandalının mürekkebi kurumadan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin “Halay Çeken Folklor Ekibi”, “Karpuz İçinde Çocuk”, “Kadayıf Tepsisi Taşıyan Adam”... heykelleri tartışma konusu oldu. Sanat ve kütür çevrelerinin “ucube” dediği “heykelleri” Kayyum Belediye Başkanı ve Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu, “Gayet güzel” ve “Diyarbakır’ımızın propagandası oluyor” diye savundu. Ama bu savunmanın üstünden 24 saat geçmeden “ucube heykeller”, “Yerlerine daha iyilerini koyacağız” denerek kaldırıldı!
3) Turizm Bakanlığının sosyal medya hesabından yayımladığı, “Türkiye’nin yaz sezonu tanıtım videosu” gelen yoğun tepkiler üzerine yayından kaldırıldı. “Siz eğlenin, ben aşı oldum” sloganı ile turizm çalışanlarının “Aşılıyım” baskılı maske takacağı görüntüleri içeren tanıtım, muhalefet ve sosyal medyada tepki alınca sadece iki saat yayında kalabildi!
AKP’DE ‘METAL YA DA MANTALİTE YORGUNLUĞU’ MU YAŞANIYOR?
AKP için çok vahim olan bu tablo karşısında; AKP’nin geçmişte çok etkili tanıtım kampanyaları yaptığı ve başarılı propaganda malzemeleri ürettiğini bilenlerin ilk aklına gelen; “Ağustos’ta suya girsem balta kesmez buz olur” türküsü ya da “Çölde karşısına kutup ayısı çıkan bahtsız bedevi”nin talihsizliği öyküsü gelse de gerçek böyle değildir.
Nitekim, son günlerde bakanlardan hangisi ağzını açsa ağızlarından söz değil “pot” dökülüyor. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun, Almanya ziyaretinde, “Turistin göreceği herkesi aşılayacağız” demesi, Turizm Bakanı Ersoy’un ise; “Tam kapanma”nın daha haftası dolmadan, “Tam kapanmanın sonunda 5 bin vakanın altına inileceğini” ilan etmesi, bu konuda son örnekler oldu.
Bütün bu gelişmeler, siyaseti yakından izleyenlere, Erdoğan’ın 2017 mayısında AKP’nin başına yeniden geçtiğinde, kimi belediye başkanlarını ve il yöneticilerini “Metal yorgunluğu var” diye eleştirerek istifa ettirmesini hatırlattı.
Erdoğan’ın partide yenileme girişimlerine karşın, o zamandan beri, AKP’deki çözülmenin de baskısıyla her girişimde başarısızlığa uğraması, 2015’ten beri AKP’nin “kazanma şampiyonu” olduğu iddia edilen seçimleri hile hurda ile kazanması, “AKP’de bir metal yorgunluğu mu var?” tartışmalarını da gündeme getirmişti.
Bugün yaşananlara bakıldığında da AKP’de, “metal yorgunluğu”nun sadece kişilerde değil, her kademeden örgütlerde yaşandığını, hatta “metal yorgunluğu”na,”mantalite yorgunluğu”, “tükenmişlik sendromu” gibi siyaset dışı nitelemelerle yapılan değerlendirmeler de eklenebilir. Ve AKP’de yaşananlar, bütün bu nitelemelere güçlü destek de verebilir.
Ama gelinen yer bütün bu nitelemelerin ifade ettiklerinin ötesindedir.
AKP’NİN DERDİNİN ÇARESİ YOKTUR
Çünkü içinden geçilen koşullarla, Erdoğan’ın “tek adam rejimi”nin;
* Ekonomik kriz karşısında krizi kontrol etme dayanaklarının (Merkez Bankasının net rezervlerinin -60 milyar dolara düştüğü, bütçe açığının zirve yaptığı) artık tükendiği, Pandemiye karşı mücadelede maske dağıtımından başlayarak iktidarın üstüne düşen her konuda başarısız olduğu, pandemiye karşı mücadeleyi vatandaşa getirilen yasaklar ve cezalara indirgerken, yandaşların her tür yasak ve cezadan muaf tutulduğu,
* “Yoksulluk, Yolsuzluk ve Yasakları (3Y)” ortadan kaldıracağız, iddiasıyla iktidara gelen AKP’nin geçen 19 yıl içinde “Yoksulluk, Yolsuzluk ve Yasaklar”ın yanına “Yağma ve Yozlaşmayı” da ekleyerek “3Y”yi “5Y” yaptığı,
* Büyüyen sorunlar karşısında eskiden çözüm olanların artık çözüm olmamasının öz güvensizliği, yalanı, kara propagandayı, gerçekleri çarpıtma ve görmezden gelmeyi gerektirecek kadar ileri çözülme, çürüme ve bürokratlaşmanın, “Ben ne yaparsam doğru odur” umursamazlığının burgacına girmiştir ki, AKP’nin bundan kurtulması kolay olmayacak, hatta mümkün olmayacaktır!
Yukarıda sözünü ettiğimiz “üç vaka”; iktidarın kamuoyu karşısında, kabaca da olsa kendisini övebileceği, muhalefeti kötüleyebileceği materyaller üretme yeteneğini bile kaybettiğinin açık kanıtlarıdır.
Hele de böyle vahim “üç vaka”nın 10 güne sığması ve her gün bu vakalara yenilerinin eklenmesi artık bir sürpriz sayılmaması duygusunun yerleşmeye başlamış olması, iktidarın çözümsüzlükte geldiği yeri göstermesinden de öte artık derdinin çaresizliğinin de göstergesidir!
- Yığınların siyasete müdahalesi için... 19 Ocak 2025 04:46
- 2025 yılı emek yılı olacağını gösteren önemli işaretlerle başladı 12 Ocak 2025 04:53
- Tartışmalar "Sadece Türkiye’nin Kürt sorununun demokratik çözümü" kapsamını aşıyor 05 Ocak 2025 04:58
- 2025'in emek, barış ve özgürlük yılı olması dileği ile... 31 Aralık 2024 06:59
- Ülkemiz işçi emekçileri 2025'i emek yılı yapacak güce ve deneyime sahiptir! 28 Aralık 2024 06:16
- Asgari ücretli işçinin grev hakkıyla da donatılmış yeni bir mekanizma talebiyle mücadeleye! 24 Aralık 2024 16:44
- Son iki haftada oluşan Suriye haritası neyi gösteriyor? 12 Aralık 2024 04:45
- Asgari ücret miktarı, AÜTK'ye bırakılamayacak kadar ciddi ve önemli taleptir! 08 Aralık 2024 04:44
- Suriye'de çıkar peşindeki herkes operasyonun içinde ama kimse rolünü kabul etmiyor 05 Aralık 2024 06:45
- Eğer ‘Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz’se... 01 Aralık 2024 04:54
- İşçilerin özelleştirmeye karşı cepheden ‘hayır’ demekten başka bir seçeneği yok! 27 Kasım 2024 06:55
- Tek adam yönetiminin ülkeyi nereye getirdiğinin bir haftaya sığan fotoğrafıdır! 24 Kasım 2024 04:47