25 Mayıs 2021

BAL’da tünelin ucu karanlık

2020-2021 sezonunun Bölgesel Amatör Lig statüsünün bir kördüğüme döndüğünü bundan önceki yazılarımda birçok kez dile getirmiş; TFF’nin bu statüyü halihazırdaki pandeminin sebep olduğu zorluklardan daha da zor hale sokmaya başladığının sinyallerini paylaşmıştım. Nitekim beklenen oldu ve TFF işin içinden çıkamayarak topu kulüplere attı.

Ancak böylesi bir garabeti de sanırım dünya üzerinde bir tek bizim futbol federasyonumuz gerçekleştirebilirdi. Hayaldi, gerçek oldu.

Süreci çok kısa bir şekilde özetleyelim.

Önce aylar boyunca suskunluk devri yaşandı. Profesyonel ligler harıl harıl oynanırken, amatör statü hakkında değil oynatma sinyalleri vermek herhangi bir açıklama dahi yapılmadı. Ta ki futbolcular TFF binası önünde eylem yapana kadar… Ardından apar topar bir açıklama yapılarak, asıl açıklamanın yapılacağı birkaç ay sonraki tarihler işaret edilip yangını biraz söndürme girişimi gerçekleştirildi.

Ardından, önce 16-17 Nisan tarihlerinde başlatılacağı duyurulan BAL’ın yeni sezon maçları mayıs ayının son haftasına ertelendi. Öyle ki fikstür ve kura çekimleri dahi 26 Mart’ta gerçekleştirildi. Tabii bu süreçte kulüplerden lige katılım payı, lisans yenileme bedelleri vesaire bütün ücretler tıkır tıkır alındı. Tıpkı, kapalı mekanlardan alınan vergilerde bir gün bile gecikmeyi affetmeyenler gibi TFF bu konuda da taviz vermedi. Büyük kurum olmak bunu gerektirir işte.

266 kulüpten takır takır lisans bedeli vesaire alan TFF, en sonunda topu taca atmaktan başka çare bulamadı: Koronavirüs tedbirleri doğrultusunda yapılacak test ve diğer sağlık giderlerini kulüplerin sırtına yükledi.

Ancak bir de çare önerdi: Dileyen kulüpler, BAL’a katılım hakları saklı olacak şekilde bu sezonluk lige katılmamayı tercih edebilir.

16-17 Nisan’da başlatılacağı duyurulan, ardından mayıs ayının son haftasına ertelenen BAL’ın yeni sezonu, haziran ayının birinci haftasına kadar sarkıtıldı. TFF, yaptığı açıklamada 266 kulübe lige katılıp katılmayacaklarının yazılı olarak sorulacağı; bu sezon katılmak istemeyen kulüplerin ise BAL’a katılım haklarının 2021-2022 sezonunda saklı tutulacağını duyurdu. En geç 21 Mayıs’a dek konuyla ilgili kulüplerden bütün yazışmaların tamamlanacağını belirten TFF’nin önümüzdeki 1 haftayı nasıl geçireceği merak konusu.

Hadi biraz da şeytanın avukatlığını yapalım:

Maddi yükün üstlerine atıldığı kulüplerin testleri gerçekten yapıp yapmayacakları takip edilecek mi? Sonuçta, kendimizi kandırmayalım, bu ülkede pandeminin başında “sahte negatif sonuç” çetesi bile peydahlandı. Bunların önüne geçilebilecek ve sağlıklı koşullarda maçlar oynatılabilecek mi?

TFF bunu göze alabiliyor mu?

Yoksa ‘Ben oynattım oldu’ ile göz açıp kapayana dek ne idüğü belirsiz bir şeyi futbol namına oynatmayı mı tercih ediyor?

Sanırım cevabı hepimiz biliyoruz. Sadece sesli olarak duymaya ihtiyacımız var.

Tıpkı bugünlerde ifşa edilen diğer toplumsal hadiseler gibi…

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Kamu işçisi hedefte

Kamu işçisi hedefte

Ücretleri baskılayan Erdoğan-Şimşek programının yeni hedefi toplu sözleşme sürecine giren 600 bin kamu işçisi. Sendikal bürokrasi eliyle işçiden kaçırılan sözleşme taslağı, iktidar medyasına sızdırıldı. “Taleplerimizi karşılamıyor” diyen işçiler öfkeli. Ekonomide, iç ve dış politikada sıkışan Saray iktidarı, toplumu yönetebilmek için yasaklara, gözaltılara ve tutuklamalarla sarılıyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
'Heybeden’ her gün yeni bir soruşturma çıkıyor. Yargı sopasıyla topluma gözdağı verilmek isteniyor.

Evrensel'i Takip Et