04 Haziran 2021 00:35

Erdoğan’ın faiz çıkışı

Recep Tayyip Erdoğan'ın TRT canlı yayınına katıldığı programdan bir fotoğraf.

Fotoğraf: Murat Kula/AA

Paylaş

Uzunca bir süredir aynı filmi tekrar tekrar izliyoruz. Erdoğan çıkıyor faizler düşürülmeli diyor. Kur fırlıyor, enflasyon beklentisi artıyor. Sonuçta faizler daha yüksek seviyeye çıkarılarak kurun ateşi söndürülmeye çalışılıyor. Geçtiğimiz 2.5 yıl içinde politika faizi yüzde 24’den yüzde 8.25’e kadar çekildi, sonra tekrar yüzde 19’a yükseltildi. Deniyoruz, yanılıyoruz, sonra bir kez daha deneyip yine yanılıyoruz.

Yanlışlardan ders almama dendiğinde kimi zaman Einstein’a kimi zaman Benjamin Franklin’e atfedilen o meşhur alıntı geliyor ister istemez akla: “Delilik aynı şeyi tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemektir”. Yakın zamanda Oregon State Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışma ise bu durumu narsisizmle bağlantılandırıyor.1 Çalışmada insanların genellikle hata yaptıklarında bundan ders almaya çabaladıkları belirtiliyor. Buna karşılık narsisistik kişilik özelliklerine sahip bireylerin hata yaptıklarını kabullenmekte zorlandıkları bu nedenle de düzeltme çabasına girmedikleri ifade ediliyor. Elbetteki pek çok mekanizmadan süzülerek oluşan ulusal politikaların liderlerin kişisel özellikleri etrafında açıklanması basitleştirme olarak değerlendirilebilir. Ancak otoriter yönetimlerde bu mekanizmaların büyük ölçüde devre dışı bırakıldığı ve politikaların liderin iradesi doğrultusunda şekillendirildiği de unutulmamalı.

Sebep her ne olursa olsun bu zamana değin hükümetin düşük faiz ısrarının olumsuz sonuçlarını hep birlikte yaşadık. Pandemi koşullarında, küresel faiz oranlarının en düşük seviyelerde seyrettiği bir dönemde bu denli yüksek faizlerle kuru baskılamaya çalışmamızın başlıca nedeni hükümetin ekonominin gerçekleriyle örtüşmeyen bir yaklaşımı ısrarla sürdürmesi.

Sıkı para politikası seçimle iş başına gelen hiçbir hükümetin isteyerek benimseyeceği bir politika değildir. Koşulların zorlaması nedeniyle benimsenir ve alınan sert tedbirler genelde bir önceki dönemde yaşanan ihmallerin sonucu ortaya çıkar. Bizde de durum pek farklı değil.

Bugün hükümet hızla oy kaybettiği bir süreçte bu tercihi yapmak zorunda kalıyor. Peki yapmasa ne olur? Kur ve enflasyon hız kazanır, bu da piyasa faizlerini daha yukarı taşır. Merkez Bankası eliyle bankaları ucuza fonlamak ve kredi açmaya zorlayacak düzenlemeler yapmak kısa vadede işe yarar gibi görünse de orta vadede daha büyük sıkılaşmayı gerektirecek sonuçlar doğurur.

Bugün piyasalara baktığımızda Erdoğan’ın faiz çıkışının fazla ciddiye alınmadığını, ilk paniğin ardından kurun nispeten sakin bir seyir izlediğini görüyoruz. Piyasalar açıklamayı seçmene dönük bir mesaj olarak fiyatlandırıyor. Kavcıoğlu’nun para politikasında gevşeme olmayacağı yönündeki mesajı da bu yöndeki beklentiyi güçlendiriyor. Ancak tersine gelişmelere de hazırlıklı olunması gerektiğini yakın zamanda tecrübe ettik, gördük.

Öte yandan, karantina tedbirleriyle beli iyiden iyiye bükülen, dükkanları yeniden açmaya koyulduğu bir süreçte borcunu çevirmekte zorlanan esnaf kesimi hükümeti düşündürüyor. Şubat ayında esnafa kullandırılan hazine destekli kredilerin geri ödemesi 6 ay ertelenmişti. Yeni bir erteleme olmazsa bu uygulama haziran ayı sonunda bitiyor. Sağlanan hibe desteği ise sembolik düzeyde kaldı. Yüzde 24 gibi oldukça yüksek bir düzeyde seyreden ticari kredi faizleri bu kesimin borcunu çevirmesini daha da zorlaştırıyor. 

Bu kesim AKP iktidarının geleneksel olarak sırtını yasladığı ve önemli oranda destek sağladığı bir kesim olması açısından da büyük önem taşıyor. Buradaki çözülme yaklaşan seçimlerde iktidarın elini büyük ölçüde zayıflatacaktır.

_______________________

1 Howes SS, Kausel EE, Jackson AT, Reb J. When and Why Narcissists Exhibit Greater Hindsight Bias and Less Perceived Learning. Journal of Management. 2020;46(8):1498-1528. https://journals.sagepub.com/doi/10.1177/0149206320929421
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa