‘Adalet bekçileri’ meselesi (1)

Themis heykeli | Fotoğraf: Tingey Injury Law Firm/Unsplash

Kirvem,

Adları sanları Emin veya Emine olanlar kadar, ben özüm de adım gibi eminim ki, ülkemizin “ali menfaatler”i uğruna en “halisane” duygularla üç kelam edip, keza “en kalbi” hislerimle, elimden geldiğince iki satır karalayıp, hatta bu bapta ne denli içten, ne denli samimi olduğumu bir bakıma hilafsız, hurdasız kanıtlamak için, yerine göre tıpkı taklacı güvercinler misali sayısız taklalar da atsam, yine de bu hususta maalesef hep yaya kalıyorum...

Bu çabalarımla yetinmeyip aynı zamanda da kutsal “ekmek” adına seksen türlü yeminler de etsem, daldan dala uçuşan serçe, bıldırcın, kırlangıçları ağzımla tutup, dahası da; bu konudaki hünerlerimi şahitler eşliğinde sergileyip, ardından da ismimi Guinness Rekorları Kitabı’na altın harflerle yazdırsam bile, yine de “Aptala malum olur” kabilinden biliyorum ki; memleketimizin, milletimizin hayrına aklım sıra ne söylersem söyleyeyim, “Yurttan Sesler Korosu”na eşlik edip  hangi türküyü çığırırsam çığırayım eninde sonunda bu gayretlerimin tümü, ne yazık ki amiyane deyimiyle “Boşuna telaş, dikine tıraş”tan zerre kadar öteye gitmiyor vesselam!..

Çünkü şu bizim “cennet” vatanımızda; şu gülü, bülbülü, sümbülü bol ülkemizin  ali menfaatlerinin hangi koşullar, hangi kurallar doğrultusunda zapturapt altına alınıp uygulanacağını madde madde belirleyen “Anayasa”mızın amir hükümleri, “kapı gibi” ortadayken, bunun yerine kerameti kendinden menkul kimi muktedir zevatın, gecenin bir vaktinde verdikleri emir veya direktiflerin hüküm sürdüğü bu bizim diyarlarda;  memleketin ali menfaatlerinin kimlerin “uhdesinde”, kimlerin “tekelinde” olduğunu özellikle de şu son günlerde milletçe gıdım gıdım da olsa izlemeye başladık...

Nitekim  “mafya, siyaset, iktidar” cenahında dönen dolapların nahoş kokuları, kimi gizli  “hesaplar” yüzünden kazara da olsa su yüzüne çıkarken, buz dağının derinde kalan asıl kısmı, yine memleketimizin ali menfaatleri teranesiyle veya sağımız solumuz “lebalep“ düşman dolu masalıyla gözlerden ırak limanlara doğru neredeyse göz göre göre sürüklenip savsaklanmaya çalışılırken, öte taraftan bu kaknem gidişatın foyalarını ortaya dökmek için ellerindeki “adalet” terazilerinin yetkilerini,  mevcudiyetini, sorumluluğunu unutup, bunun yerine hani ayıptır söylemesi sanki “dut yemiş bülbül” misali susan bu sözde “adalet bekçileri”nin haline bakılırsa; anlaşılan o ki, tıpkı şu günlerde Tuz Gölü’nün giderek kuruyup koktuğu noktaya varmak üzereyiz...

Öyleyse?..

Öyleyse bu bapta lafı daha fazla uzatmadan, gerisini istersen haftaya konuşalım Kirvem!..

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Kadın işçiler devlere karşı

Kadın işçiler devlere karşı

Chinatool grevi, ücretleri eriten Şimşek programının arkasında dizilenleri gözler önüne seriyor: Programın uygulayıcısı iktidar, programdan güç alıp %25 zam dayatan Chinatool ile Şimşek’in kapısını aşındırdığı Chinatool’un ortağı uluslararası finans tekeli HSBC... Küçük parçaların üretimi için küçük elleri kullanılan kadın işçiler, bu dev ittifaka sendikalarıyla kafa tutuyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
İmamoğlu’ndan belediye operasyonlarına tepki: Sandık gelecek, bir kişi gidecek, her şey değişecek.

Evrensel'i Takip Et