4 Ağustos 2021

Devletin sol yanı

Fotoğraf: Doğukan Keskinkılıç/AA

Devletlerin de halleri, yanları var. Son sel ve yangınlarda devletin ‘çay hali’ ile tanışmış olduk.

Mart 2015’te ise SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığına devrinin onuncu yılında ‘SSK Hastaneleri: Devletin Sol Yanı’ diye yazmıştım.

Tansu Çiller’in “son sosyalist kale” olarak tanımladığı bu yapıyı yıkmak AKP hükümetine nasip olmuştu. Neden “sosyalist kale” olarak tanımlanmıştı dönemin başbakanınca dönüp bakalım.

SSK hastaneleri sağlığın finansman ve hizmet sunumunun tek elden yürütüldüğü ülkedeki yegane örnekti. Yani işçilerden kesilmiş primlerle oluşan bütçe ile kendi hastanelerini, eczanelerini hatta ilaç fabrikasını kurmuştu. İstisnalar dışında sağlık hizmeti satın almıyordu.

Hatırlayacak olursak, SSK hastanelerinde döner sermaye yoktu. İşletme yani kâr mantığı ile kurulmamıştı. Ne poliklinikte ne tetkikte hastadan para alınırdı. Döner sermaye olmadığı için performansa dayalı personel ücretlemesi de yoktu. Hizmet rekabete dayalı olarak değil ekip dayanışması ile yerine getiriliyordu.

Geldik bugüne!

Covid-19 pandemisi o modelin yani Tansu Çiller’in Başbakan sıfatı ile “yıkmaktan” söz ettiği SSK modelinin toplumcu yönünü bir kez daha kanıtladı. Hali hazırda SGK pirim borcu olanlar dahil herkes birinci basamak sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanıyor, COVID-19 geçirenler ise kamu hastanelerde ücret ödemiyorlar. Aksi yıkım demekti!

ABD dahil nerede ise tüm dünyada ücretsiz sağlık hizmeti sunulmadan pandeminin kontrol altına alınamayacağı görüldü ve gereken yapıldı.

Evet, on beş yıl geçti SSK hastanelerinin işçilerin alın terinden koparılmasının üzerinden. Üstelik artık SSK ilaç fabrikası da yok, yerinde yeller esiyor. Pandemide yedi düvele aşı tedariki için rica minnet eyleyen zihniyet, aynen kamusal ilaç fabrikaları gibi aşı üretim tesislerini de kapatmıştı.

Gelinen aşamada eşit, ulaşılabilir ve ücretsiz sağlık hizmetinin hayati önemi geniş kitleler ve hükümetler tarafından dünya genelinde yeniden fark edildi. Devletin sol yanı güçlenmeden sağlıklı bir gelecek mümkün değil. Evet SSK, kamusal ilaç ve aşı üretim tesisleri devletin sol yanıydı. Aynen Türk Hava Kurumu (THK) gibi.

Devletin sol yanı güçsüzleştikçe daha çok hasta oluyoruz, daha fazla ormanımız yanıyor, daha fazla doğa talanı oluyor. Devletin sol yanı güçsüzleştikçe bir de bakıyoruz ‘çay hali’ zuhur ediyor.

İnsanlığın sola ihtiyacı hiç bu kadar yaşamsal olmamıştı. Pandemi vesilesi ile hatırladıklarımız geleceğe ışık tutuyor. Çözüm ise dayanışmada.

Sağlıcakla kalın.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et