İmparatorluğun gözyaşları

Afganistan'dan ayrılmak isteyenler Kabil Havalimanına girmeye çalışıyor | Fotoğraf: Haroon Sabawoon/AA
Kabil’in Taliban güçleri aracılığıyla dramatik düşüşüyle birlikte siyasi sınıf timsah gözyaşları döküyor. ABD’nin Afganistan’dan çekilmesinin sorumluluğunu reddediyor.
Savaş başlamadan önce, Şubat 2003’ün eşi görülmemiş kitlesel protestoları ise tamamen unutuldu. Yeryüzü ve ülkeler savaş karşıtlığı ve coşku ile sarsılıyordu. O zaman Başkan George W. Bush, bu protestoları sadece bir odak grubu -kendi sözü, bir odak- olarak görmezden gelecekti.
Yazar ve Eleştirmen Robert Jensen, 2004 tarihli The Citizens of the Empire (İmparatorluğun Yurttaşları) kitabında, “15 Şubat 2003’te dünya çapındaki eylemlerin tarihteki en büyük siyasi gösteri olduğunu” anlattı. Dünyanın her yerinde milyonlarca insan Bush’u rayından çıkarmak için sokaklara döküldü. Yönetim çılgınca savaşa koşuyordu.
Sözde bir demokraside hükümet nasıl bu kadar kolay milyonların görüşlerini görmezden gelebilir? Olan oldu ve kaos Afganistan’a geldi ve 20 yılı aşkın bir süre ortalığı kasıp kavurdu. Ya protesto kazansaydı? Asla bilemeyeceğiz.
***
Pensilvanya’da hapishane kapıları, ABD hapishane sistemindeki herkesten daha uzun süre, delik denilen bir tecrit hücresinde tutulan uzun süreli bir mahkuma açıldı. Cetewayo’nun kendi deyimiyle özgürlüğü için savaştığı, çoğu zaman ‘delik’te tutulduğu 50 yılın ardından... Onun çilesi, 1980’lerin başında, Pensilvanya’nın merkezindeki Huntington Eyalet Hapishanesinden kaçma girişimi iddiasıyla başladı ve ABD genelinde maksimum güvenlikli hapishanelere tekrar tekrar transferlerle sonuçlandı. Ancak Cetewayo, modern bir Hannibal Lecter gibi hapishaneden hapishaneye değil, zincirler ve prangalar içinde bir delikten deliğe dolaştı.
Arthur Johnson olarak doğdu, “Cetewayo” adını ünlü bir Afrikalı savaşçıdan aldı. Zamanla, yavaş yavaş efsanevi bir figür haline geldi. Her sabah egzersiz yapar, az yer ve nadiren şikayet ederdi. Cetewayo, gençken, devletin “kara militanlar” olarak gördüğü herkese savaş açtığı bir zamanda hapse atılmıştı.
Hangi deliğe konulursa konulsun, her gün mahkum arkadaşlarını “Haydi başlıyoruz kardeşlerim!” diye bağırarak uyandırdı. Ondan sonra da saatler boyu süren, yüzlerce şınav, esneme, diz çökme ve sıçrama hareketlerinden oluşan jimnastik programına başlardı.
Birkaç yıl önce, bir ABD federal yargıcı onun hücre hapsinden çıkarılmasına karar verdi. Federal Yargıç Conner o tarihteki kararında şunları söyledi: “Geçtiğimiz 36 yıl boyunca hapishane yetkilileri, Bay Johnson’ı günde en az 23 saat boyunca ortalama bir at ahırından daha küçük bir odaya hapsederek hücre hapsinde tuttu. Bay Johnson’ın çeyrek asırdan fazla bir süredir ciddi bir disiplin suçu işlememiş olmasına rağmen bu şekilde cezalandırılmaya devam etmesi şaşırtıcıdır.”
Özgürlüğün kapısının açılması için Pittsburgh’deki Abolisyonist Hukuk Merkezi’ndeki avukatlarının yıllarca süren yorucu ve ısrarlı çabaları gerekti. Cetewayo sonunda özgür.
Evrensel'i Takip Et