24 Ekim 2021 00:11

İçme suyu ve mikroplastikler

Mikroplasitk görüntüsü

Görsel: Oregon State University/Flickr (CC BY-SA 2.0)

PAZAR
Paylaş

Plastikler uzun yıllardır günlük hayatımızın da tam merkezinde. Plastik kirliliği ve plastiklerin daha küçük parçalanma ürünleri olan mikroplastikler başımızın belası. Sofra tuzunda, okyanuslarda, dağların zirvelerinde, dünyanın en ıssız, insansız bölgelerinde dahi mikroplastiklere rastlanıyor. Mikroplastiklerin özellikle su ekosistemleri üzerindeki olumsuz etkileri yeni yeni ortaya çıkmakta ve araştırılmakta. Türkiye’nin plastik atığı ithal eden bir ülke olduğu da göz önünde bulundurulursa, önümüzdeki dönemlerde plastik kirliliği sorununun ulaşabileceği boyutlar daha rahat anlaşılabilir.

Mikroplastiklerin salınımı, tespiti ve ortadan kaldırılması üzerine günümüzde pek çok çalışma yapılmakta. Evlerimizde yiyeceklerin depolanması ve hazırlanmasında sıklıkla kullandığımız plastiklerin yüksek miktarlarda mikroplastik salınımına neden olduğu bilinmekte idi. Ancak bugüne kadar bu sonuçları ortaya çıkaran deneyler, laboratuvarlarda kullanılan ve iyonlarından, safsızlıklarından arındırılmış (Filtrelenme, ters ozmoz vb. aşamalardan geçerek arındırılmış) saf su ile yapılmakta idi. Geçtiğimiz hafta yayımlanan yeni bir çalışma, saf su yerine içme suyu kullanıldığında mikroplastiklerin oluşum durumlarını araştırdı1. Araştırmacılar Dünya Sağlık Örgütünün standartlarını kullanarak sentetik bir içme suyu hazırladılar. Bu sentetik içme suyu içilebilir çeşme suyunu bileşim bakımından taklit edecek şekilde oluşturuldu. Yani sentetik içme suyuna çeşme suyunda bulunan iyon, element ve minerallerin aynısı eklendi.

40 ila 100 derece sıcaklıktaki sentetik su ve çeşme suyu, plastiklere eklenerek mikroplastiklerin oluşumu takip edildi.  Her iki su örneğinde mevcut bulunan bakır iyonları nedeniyle, bakır oksitten oluşan bir filmin plastikler üzerinde zamanla oluştuğu gözlendi. Bu filmin, plastik yüzey üzerini kaplayarak mikroplastiklerin salınımını düşürdüğü ortaya çıkarıldı. Su ısıtıcılarında/çaycılarda kullanılan polipropilen tabanlı plastik ürünleri ve çeşme suyunu kaynatıp kullanarak yapılan daha uzun süreli çalışmalar, bakır oksit filmin su ısıtıcıları üzerinde benzer şekilde oluştuğunu ve mikroplastiklerin salınımında yüzde 99.8 oranında azalma olduğunu gösterdi. Sentetik suda bakır iyon miktarları arttıkça daha yoğun filmlerin oluştuğu da gösterildi.

Çalışma, gerçek dünyayı taklit edecek deneysel test sistemlerinin oluşturulmasının ne kadar elzem olduğunun altını bir kez daha çizmiş oldu ve çeşme suyu (İrlanda, Dublin şehrinin çeşme suyu) kullanılan plastik su ısıtıcılarında oluşan bakır oksit filmlerin mikroplastik salınımını düşürdüğünü gösterdi.  Bunun yanı sıra, mikroplastik salınımını ve kirliliğini azaltmak için doğadan ilham alarak bakır oksit ve ondan daha zararsız benzer kaplamaların yapılabileceği fikrini ortaya koyması bakımından da oldukça önemli.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa