Milli formadan, kamyonet kasasına: Sezer Öztürk
Fotoğraf: Halil Sadri Yılmaz/DHA
2000’li yılların başında, U-19 ve U-20 milli takım ile başta dünya şampiyonası olmak üzere pek çok turnuvada çok iyi işler ortaya koyan; 2006 yılında Vestel Manisaspor ile anlaşarak Türkiye sınırlarında da forma giymeye başlayan 1985 doğumlu Sezer Öztürk’ün başı bu aralar ‘biraz’ dertte… Son olaylara gelmeden, kronolojik olarak biraz ilerleyelim…
2008’de Vestel Manisaspor’da takım kaptanı olduğunda henüz 23 yaşındadır. Keza aynı yıl, 1. Lig’de yılın futbolcusu seçilir. Sezon sonunda ise Ufuk Ceylan ile birlikte sözleşmelerinin bitmesine daha bir yıl süre varken Galatasaray ile görüştükleri, Manisaspor ile sözleşme imzalamaya yanaşmadıkları için Manisa temsilcisinde kadro dışı bırakılmıştı… Aradan birkaç ay geçtikten sonra dönemin teknik direktörü Mesut Bakkal için söylediği “Beni bitirmeye çalışıyor, bu adam gerçek Manisalı değil!” sözleri nedeniyle ikinci kez kadro dışı bırakılacaktı.
Adı Galatasaray ve Beşiktaş ile anılırken 2010’da Eskişehirspor’a transfer olacak ve A milli takıma da çağrılacaktır. A milli formayı hiç giymese de Eskişehirspor’dayken Trabzonspor ve Beşiktaş’ın transfer etmek için kıran kırana mücadele ettiği iddia edilecek, ancak kırmızı siyahlı takımda kalmaya devam edecektir. Ancak bu kalış, çok da hayra alamet olmayacaktır.
21 Mart 2011’de oynanan ve Sivasspor karşısında son dakikalarda Pele’nin attığı golle Es-Es’in kazandığı maçta frikik kullanılmadan önce kendi takım arkadaşı Pele’ye, kendisine serbest vuruşu kullandırtmadığı için küfürler yağdıran; takımının da galibiyet golüne sevinmeyen bir Sezer Öztürk çıkar artık karşımıza. Bu onun, bilinen ilk vakasıdır ama son vakası olmayacaktır. Sırasıyla Fenerbahçe, Beşiktaş ve Başakşehir formaları giyen Öztürk, futbolu 2015’te Beşiktaş’ta bırakır. Süper Lig’de 124 maçta 15 golü, 13 asisti; 1. Lig’de ise 31 maçta 14 golü ve 14 asisti vardır futbolu bıraktığında… Ancak attığı gollerden ziyade, Beşiktaş’ta Takım Kaptanı İbrahim Toraman ile yumruk yumruğa giriştiği kavga akıllarda kalır.
Futbolu bıraktıktan bir yıl sonra adı tekrar basına düşer. Ancak bu kez futbol odaklı bir tartışmanın içinde değildir. İddialara göre, Almanya’da iki yıl önce Velbert kentinde Sezer Öztürk ve kuzeni bıçaklanmış, bu barda çıkan kavga nedeniyle olayı çözmesi için de Öztürk ‘Hells Angels’ isimli çetenin liderlerinden Necati Arabacı’dan yardım istemiştir. İddialara göre Arabacı’nın tespit ettiği diğer adam balta ve çekiçle feci bir biçimde dövülmüştür. Alman polisinin telefon görüşmelerinden Sezer Öztürk ve Arabacı’nın arasındaki diyaloğu tespit ettiği söylenegelmiş ancak olaylar netleşmemişti.
Son olayda ise Sezer Öztürk iddialara göre trafikte yol verme kavgasından dolayı tartıştığı kişilere ateş açtı ve bir kişiyi öldürürken, dört kişiyi yaraladı. Sezer Öztürk’ün Halil İbrahim Scholten’e ateş ederken etraftakilere “Siz karışmayın, benim hedefim o” dediği iddia edildi. Sezer Öztürk’ün şoförünün olay yerinde olmaması, özel korumasının ise konuyla ilgili bilgisinin bulunmaması gibi şüpheli durumların ardından kayıplara karışan Sezer Öztürk geçtiğimiz günlerde kaçak yollarla yurt dışına çıkmaya çalışırken Artvin’de, bir kamyonetin kasasında yakalandı.
Bu olayda tek suçlu gerçekten Sezer olabilir mi? Bir düşünelim… Daha önce milli takım kampında başka bir futbolcu, takım arkadaşlarına silah çekip iddialara göre birisinin dişlerini kırdığında bu futbolcuya topyekün bir tepki konuldu mu? Ya da milli takım uçağında yaşı kemale ermiş bir gazeteciye, milli takım kaptanı ciddi küfürler savurduğunda ne oldu? Milli takımın kalecisi, Avusturya kampında bir gazeteciyi dövmek için kovaladığında kim, nasıl tepki gösterdi?
Sonuçta ne oldu? Uçakta gazeteciye küfredenler, barda kavga çıkardı; hastaneleri silahla bastı. Benzer şekilde aktif futbol yaşantısında takım arkadaşlarıyla birden fazla kez, kamuoyunun görebileceği/duyabileceği şekillerde şiddetli tartışmalar, kavgalara girişen Sezer Öztürk’e dönelim. Şiddetin tırmandırıldığı bir spor ortamı, elbette Sezer Öztürkler yaratır; eşyanın tabiatı tam olarak bunu gerektirir.
Şimdi siz söyleyin:
Suçlu tek başına Sezer olabilir mi?
- İki şehir, tek kader 12 Kasım 2024 04:19
- Camus’ya nazire 05 Kasım 2024 04:00
- Tesadüfen uzatmalar 29 Ekim 2024 04:19
- Bir garip haciz girişimi hikayesi! 22 Ekim 2024 04:17
- Ne ararsanız var: Bir kavga, bir maçtan çekilme 15 Ekim 2024 04:00
- 3 takımdan ani veda 08 Ekim 2024 04:39
- Bir haftada dört kulübün birden adı değişti 01 Ekim 2024 03:50
- AFDK'den yüzyılın skandalı 24 Eylül 2024 03:56
- Başkanın son senesi 17 Eylül 2024 04:48
- AFDK, üç aydır bir fotoğrafı tanıyamadı! 10 Eylül 2024 04:45
- Tuzlaspor ruhu yaşıyor... 03 Eylül 2024 04:01
- Kulüpler için yepyeni bir kazanç kapısı 27 Ağustos 2024 04:37