Arbery Davası: Bir kaydın yarattığı fark

Fotoğraf: Wikipedia
Brunswick Georgia’da Ahmaud Arbery’yi öldürmekle suçlanan üç beyaz adamın davası.
Üçlü, ölümcül kuşatmalarından kaçmasını engellemek için araçlarını kullandıktan sonra üzerlerine doğru koşan adam tarafından tehdit edildiklerini hissettikleri için öldürmede haklı olduklarını iddia ettiler.* Üç adam da silahlıydı. Arbery değildi. Polislerin sıklıkla kullandığı savunmayı kullandılar: Saldırı korkusu.
Ancak “vatandaş tutuklaması” (sivil bireylerin yaptığı tutuklama) iddiası da ağırlıklı olarak beyaz olan jürinin önüne düştü. Bu jüri, savunma avukatının Arbery’yi şeytanlaştırma veya kirli ayaklarına atıfta bulunarak onu küçük düşürme ve aşağılamaya yönelik birkaç davetini esastan reddetmek zorunda kaldı. Kırsal güneylilere yapılan bu tür çağrıların kediye kedi otu verme etkisi yaptığını biliyorlardı ama bu sefer işe yaramadı. Belki de özellikle önemli bölümlerinde, olanları gösteren kamera görüntülerinin zenginliği nedeniyle…
Bu görüntüler, beraat ve ağır suç mahkumiyeti arasındaki farkı yarattı. Hepsi bu değil. Görüntü olmasaydı, bu adamlardan hiçbiri suçlanamazdı, yerel savcı ve polislerin umduğu buydu. Sadece umut etmekle kalmadılar, başlangıçta bunu hırsızlığa bağladılar. Ve savcı, katile eve gitmesini ve ellerini yıkamasını söyledi. Ardından kamera görüntüleri ortaya çıktı. Arbery’nin annesi onun için savaşmasaydı, hiçbir şey olmayacaktı.
*23 Şubat 2020’de baba-oğul Gregory ve Travis McMichael, koşu yapan 25 yaşındaki siyah Ahmaud Arbery’i vurarak öldürdü. Bir komşu da olayı videoya çekti. Video 5 Mayıs 2020’de sosyal medyaya düşene kadar failler tutuklanmadı. 28 saniyelik kayıtta, baba ile oğlunun koşu yapan Arbery’e kamyonetleriyle yaklaştığı, Travis McMichael’in araçtan inerek Arbery ile itiştiği, daha sonra Arbery’nin silahla vurulduğu görülüyordu.
İLGİLİ HABERLER

Evrensel'i Takip Et