20 Aralık 2021 04:30

Şili’de kritik dönemeç

Eylem yapan Şili halkı

Şili'de yapılan bir eylem (Temsili görsel) | Fotoğraf: Guido Coppa/Unsplash

Paylaş

Hiç şüphesiz her seçim çok önemlidir. Özellikle seçimde yarışan siyasetçiler, siyasi partiler, siyasi hareketler ve ittifaklar, gerçekleştirilen her seçimi bir kader anı gibi takdim etmeye özen gösterirler. Ancak bu yazı yazılırken yurt dışındaki Şilililerin ülkelerinin büyükelçiliklerinin önünde oluşturduğu kuyruklarla başlattıkları seçim süreci gerçekten diğer seçimlerden daha fazla önem taşıyor demek mümkün. Çünkü Şilililer seçimlerde sadece ülkenin başkanını değil aynı zamanda 1973’de gerçekleştirilen darbe sonrasında oluşturulmuş olan politik sistemi de oyluyor olacaklar.

Başkanlık seçimlerinin ilk turunu birinci bitiren aşırı sağcı José Antonio Kast Sol Cephenin Adayı Gabriel Boric ile seçimlerin ikinci turunda karşı karşıya gelirken ülke tam anlamı ile ikiye bölünmüş bir toplum görüntüsü oluşturuyor. Anketlerde Boric az bir farkla önde gözükse de seçimlerin sonucunu yüzde 25’lik bir kararsızlar kesiminin tavrı belirleyecek. Darbeci Pinochet dönemini olumsuz bir dönem olarak görmeyen Kast, ikinci tura giderken seçim programını bir nebze de olsa merkeze çekmeye çalışmıştı. Kast, kadınları küçümseyen ve yabancı karşıtlığı içeren bir kampanya yerine ‘düzen, güvenlik ve ekonomik kalkınma’ üzerinden bir kampanya sürdürmeye çalıştı. Kast, Şilililere 2019’da yaşanan toplumsal patlamadan önceki Şili’ye dönmeyi vadediyor. Güneyde Mapuche yerlilerinin yaşadığı bölge zaten olağanüstü hal altında seçimlere gidiyor, buradaki büyük toprak sahipleri Kast’ın seçilmemesi halinde kendilerini büyük bir tehdidin beklediğini düşünüyorlar. Kuzeydeki kırsal ve madenci kentler de Kast’ı ve Venezuelalı göçmenler üzerinden kurduğu politikaları destekliyorlar. Aynı zamanda üst-orta sınıflar ve elitler de 2019 sonrasında ülkenin girdiği politik ve ekonomik bunalıma bu güvensizlik ve düzensizlik durumunun sebep olduğunu düşünüyorlar ve Kast’ı destekliyorlar. Geçtiğimiz cuma günü Kast taraftarları 2019 toplumsal olaylarının sembolü haline gelmiş olan İtalya Meydanı’nın yarısını çim ve çiçeklerle kaplayarak ve heykel kaidesinin bir yüzünü beyaza boyayarak topluma bu mesajı vermek istiyorlardı; Kast seçilirse 2019 öncesindeki ‘örnek’ ülke Şili’ye geri döneceğiz, bu meydanın diğer yüzünü de 2019 öncesinde olduğu haline döndüreceğiz. Bu hiç şüphesiz Kast’ın muhtemel başkanlığının nasıl olacağını da bize gösteriyor; toplumsal muhalefeti reddeden bir asker ve polis idaresi.

Boric ise 30 yaş altı seçmenler arasında neredeyse rakipsiz. Boric, Şili Komünist Partisinin ağırlığını da bu genç seçmenler sayesinde ezerek geniş cephenin adayı olabilmişti. 2011’de öğrenci hareketi içerisinden yükselen ve daha sonra da Temsilciler Meclisi üyesi olan Boric te Kast’a benzer bir biçimde, ikinci tur kampanyasını merkeze çekmek zorunda kalmıştı. Ekonomik politikalarda devletçilik vurgusunu hafifleten, ceket ve gömlek giyerek daha fazla ‘başkan’ görüntüsü vermeye çalışan Boric aynı zamanda merkez partilere olan eleştirileri bırakarak Bachelet gibi önemli isimlerin desteğini alabildi. 35 yaşında olan ve hukuk fakültesi eğitimini tamamlayamadan siyasete atılmış olan Boric ise halen sürdürülmekte olan kurucu meclis ve yeni anayasa çalışmalarının en büyük destekçisi durumunda. Neoliberal politikaların ülkede ve gençler üzerinde yarattığı yıkımın farkında ve devlet yatırımlarını arttıracak, tren yollarına önem verecek (Kamyoncuların büyük tepkisini çekecek bir biçimde), öğrenci borçlarını silecek, bir refah devleti vadediyor. Santiago’da, Valparaiso’da kent merkezlerinde büyük desteğe sahipken kırsal kesimlerde ve 50 yaş üstü gruplarda bu destek azalma eğilimi gösteriyor. Kampanyasını merkeze çekmesinin kararsızlar üzerinde nasıl bir etki yarattığını ise bu pazar günü görmüş olacağız.

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa