TSK yatak ve yorgan dağıtırken

Görseller: Savunma Bakanlığı | Kolaj: Evrensel
Geçtiğimiz hafta kimi gazetelerde ve web sitelerinde yer alan bir haberin başlığı şöyleydi: “Mehmetçik Bahar Kalkanı bölgesinde çocuklara yatak ve yorgan yardımı yaptı.” Haberi dağıtan ajanslar kaynak olarak bir haber bülteni veya yetkiliyi değil, Savunma Bakanlığı sosyal medya hesabını gösteriyordu.
Militarizmi bilenler, halkla ilişkilerden anlayanlar için bu “haber” bariz bir propaganda çalışmasının ürünüydü. Daha önce TSK tarafından gerçekleştirilen çalışmalarda olduğu gibi bir slogan (Çocuklar Kendi Yataklarında Yatsın!) ve gerekli malzeme, kullanıma hazır fotoğraflarla birlikte, üretilmiş ve propaganda çalışmalarına kucak açanların dikkatine sunulmuştu.
Propaganda çalışması için Kayseri’den 40 adet çocuk yatağı ve yorganının Suriye’ye, İdlib bölgesine getirildiği ve askerler tarafından çocuklara dağıtıldığı anlaşılıyor. Haber ajansından çok propaganda aracı işlevi gören ajanslar için sosyal medyadan dağıtılan kısıtlı bilginin ötesine geçmek elbette ki, gerekmiyor. Olan biteni açıklığa kavuşturmak, sorulması gereken soruları sormak bu ajansların görevi değil.
Sorulması gereken sorulardan birkaçını, ana sorudan başlayarak soralım. TSK bir komşu ülkedeki çocuklara neden yatak yorgan dağıtıyor? Bir haber ajansının veya gazetecinin hemen aklına gelebileceklerden de soralım: Dağıtılan yatak yorganlar neden Kayseri’den getirildi? Suriye’de yatak yorgan yok mu? Yoksa, neden 40 adet getirildi? Madem dert iyilik ve güzellik, neden 400 veya 4000 değil?
Habercilik gereği sorulması gerekenlerden sormayı sürdürelim: “Kayseri Barış Garnizonu” nereden çıktı? Söz konusu olan, Kayseri Hava İndirme Tugayı olmasın? Resmi adıyla, 1. Komando Tugayı? Bir garnizonun, komando tugayının, hele hele hava indirme tugayının barışla ne ilişkisi olabilir?
Bu soruları bir yana bırakıp, propaganda çalışmasının asıl sorumlusuna dönelim. Haber kaynağı olarak gösterilen bakanlık Twitter hesabında, dört fotoğraf bulunuyor. Bu fotoğraflarda askerler ve çocuklar var. İlk bakışta anlaşılıyor ki, askerlerin hepsi salgından korunma kurallarına uygun olarak maskeli. Çocukların hiçbiri maske takmıyor. Pek mesafe falan da yok. Onlara uzaklardan yatak yorgan getirecek denli özenli TSK, demek ki çocukların salgından korunması gibi temel bir önceliği hiç önemsememiş, maske dağıtmayı akıl edememiş. Maske dağıtmak zor değil, ama propaganda etkisi yok. Hem çocuklar maske taksalar fotoğrafların etkisi kalmaz.
Fotoğraflar önemli. Her birinin elbette bir işlevi var. İlk fotoğrafta bir çocuğun başparmağını kaldırarak onay işareti yapması sağlanmış. Yani, çocuklar mutlu. Yani, çocuklar bu çalışmadan ve bu çalışmayı yürütenlerden memnun. Bu ve diğer fotoğraflarda çocukların yüzleri kapatılmamış. Çünkü kapatılsa yine fotoğrafların etkisi olmayacak.
Dördüncü fotoğrafta yüzlerden çok kalabalık vurgulanmış. Toplam 20 kadar yatak var. Her birinin önüne bir çocuk yerleştirilmiş. Yer toprak ve ıslak. Yani çamurlu. Çamurlu bir yere yataklar neden yerleştirilmiş, çocuklara yorgan ve yastık dağıtımı neden böyle bir yerde yapılıyor soran elbette yok.
Fotoğraflardan birinde, belki de atlanmış bir ayrıntı var. Arka planda komando giysili, elinde otomatik silah tutan biri var. Ama sakallı. Dağıtım yapan askerler ise sakallı değil. Tahminen sakallı kişi asker değil. Ama propaganda çalışmalarına kucak açan ajanslar elbette bunları soruşturacak değil.
Geçen yıl sınır ötesindeki köylerden çocuklar Mardin’e getirilmiş ve armağana boğulmuşlardı. Sonra, “Bize hediyeler verdiler. Çok teşekkür ediyoruz!” veya “İlk defa bu kadar mutlu oldum!” dedikleri yazılmıştı. Bir de tanrıdan askerleri korumasını, başarılı kılmasını diledikleri.
Mardin gezisinin amacı, “Bölge çocuklarının yüzünü güldürmek” idi. Yatak yorgan dağıtımının amacı ise, “Çocuklar Kendi Yataklarında Yatsın!” Ama bütün bunların çocukların iyiliği veya yararıyla bir ilişkisi olmadığı ortada. Çocukların asıl gereksinimi belli. Suriye’de, Türkiye’de ve tüm dünyada! Çocukların en temel gereksinimi barıştır, barış!
Evrensel'i Takip Et