Bumerang etkisi
Fotoğraf: Pixabay
Avustralya yerlileri Aborjinler tarafından kullanıldığı bilinen ve ağaçtan yapılan kıvrık bir av aleti olan bumerang, ne kadar şiddetli fırlatılırsa fırlatılsın, hedefindeki avı vuramaması durumunda, dönüp dolaşıp fırlatanı vurmasıyla ya da avlamasıyla ün yapmış bir alet olarak biliniyor.
Bumerang, hareket özelliği nedeniyle avcıların kullandığı bir av aleti olmanın yanı sıra, ekonomik, toplumsal ve siyasal gelişmeler ya da olaylarla ilgili neden-sonuç ilişkilerini açıklamak için sosyal bilimciler tarafından da kullanılıyor. Belli bir etkinin sonucunda ortaya çıkan tepkinin olumsuz olarak geri dönmesi, hedefine ulaşmayan bir girişimin geri dönerek, girişimi yapanı vurması ‘bumerang etkisi’ olarak ifade ediliyor.
Sermaye güçlerinin birikmiş sorunlarına ekonomik kriz koşullarında, daha kolay çözümler üretebildiği bilinen bir gerçektir. Kriz dönemleri, bu nedenle sermaye sınıfı için o zamana kadar yapamadıkları ya da çeşitli nedenlerle erteledikleri adımları atması için en uygun dönemlerdir. Sermaye için kriz dönemleri, maliyetleri azaltmak için resmi asgari ücretin de altında işçi çalıştırmanın, esnek ve güvencesiz istihdamın, maliyet artışlarını bahane ederek işçi ücretlerini olması gerekenin altında arttırmanın, işçileri ücretsiz izne çıkarmanın, çalışma sürelerini fiilen uzatmanın en yoğun yaşandığı dönemlerdir. Bu anlamıyla ekonomide yaşanan her olumsuzluk, patronlar ve onların temsilcisi olan iktidarlar açısından emekçinin kafasına inmesi an meselesi olan etkili bir ‘sopa’ işlevi görür.
2022’nin ilk günlerinden itibaren doğal gaza, elektriğe ve temel gıda maddelerine yapılan zamlar işçi ve memur maaşlarına yapılan zamları daha ceplerine girmeden sildi süpürdü. Geçtiğimiz bir yıl içinde akaryakıt ürünlerine 47 kez zam yapılması, başta temel gıda ürünleri olmak üzere, iğneden ipliğe her şeyin fiyatında son yılların en yüksek artışının yaşanmasına neden oldu.
Tüm dünya ülkelerinin enflasyonu kontrol altına almak için faizi arttırdığı bir dönemde ‘Faiz sebep, enflasyon netice’ ısrarı sonucunda düşürülen politika faizi, tıpkı fırlatılmış bir bumerang gibi geri dönerek politika faizi dışındaki bütün faiz oranlarını arttırdı. Bütün uyarılara rağmen atılan bu tehlikeli adımın sonucu olarak, faiz indirimi yapıldığı andan itibaren başta bütçe açığı olmak üzere, bütün ekonomik dengeler tamamen altüst oldu. Bu durumun, uzun süredir ciddi anlamda geçim sıkıntısı içinde olan emekçi ve yoksul kesimlerin yaşam koşullarını daha da zorlaştırması, ekonomide yaşanacak durgunluk nedeniyle iflasları ve kitlesel işten çıkarmaları beraberinde getirmesi kaçınılmaz görünüyor.
2022 yılının 19 yıllık AKP iktidarının en zor yılı olmasına kesin gözüyle bakılırken Erdoğan’ın, bir kez daha içinde yaşadığı paralel evrenden seslenerek, bütün veriler tam aksini göstermesine rağmen, 2022 yılının Türkiye’nin en parlak yılı olacağını, kur ve faizin kademeli şekilde düşeceğini iddia etmesi dikkat çekici. Oysa ekonomide atılan riskli adımların ülke ekonomisi üzerindeki asıl yıkıcı etkileri önümüzdeki birkaç ay içinde net bir şekilde görülecek.
Ülke tarihinin en ağır ekonomik kriz koşullarında atılan yanlış adımlar, ekonominin ve ülkenin gerçeklerine taban tabana zıt uygulamaların, kısa süre içinde adeta bir bumerang gibi geri dönerek önce ekonomiyi, sonrasında milyonları vurması kaçınılmaz görünüyor.
- Asgari ücret stratejisi 05 Aralık 2024 04:54
- Geçinemeyenler 28 Kasım 2024 04:36
- Asgari ücret tartışmaları 14 Kasım 2024 04:36
- 2025 bütçesi üzerine-3 07 Kasım 2024 04:24
- 2025 Bütçesi üzerine-2 31 Ekim 2024 04:38
- 2025 bütçesi üzerine - 1 24 Ekim 2024 04:38
- Hak mücadeleleri 17 Ekim 2024 03:30
- Borç batağında çırpınanlar 03 Ekim 2024 04:42
- Derin sessizlik 19 Eylül 2024 04:33
- Yeni OVP’nin emekçilere vaadi 12 Eylül 2024 04:35
- Kısır döngü 05 Eylül 2024 04:58
- Az çalıştırıp çok sömürecekler 22 Ağustos 2024 04:20