Sarayın fatura derdi yok!
Fotoğraf: Cem Şan/AA
Yılbaşında hükümet milli piyangodan ikramiye çıkarmış gibi elektriği zamlandırdı. Hem de ne zamlandırma– tam büyük ikramiye!
Zaten durmadan zamlanan elektrik yüzde 50’den az olmamacasına zamlanınca, neredeyse kapkaçla “geçinmeyen” evlerin tümü dert küpüne döndü. Dramdan geçilmez oldu.
Elektriğe büyük zam tam da kışın ortasında yapıldı. Doğru dürüst beslenemeyen halkın büyük çoğunluğu, doğalgazın da yanına yanaşılamayınca, kar soğuklarının ortasında bir de ısınamaz oldu. Zaten beceriksizlik ya da gazın parasını ödeyememekten İran’dan gelen boru hatlarında tıkanma oluşmuş, evler bir yana fabrikalar bile çalışamaz olmuştu.
Faturalar el yakmaya başladı. Kışların görece sıcak geçtiği Adana’da emekli Mehmet Bey geçen yıllarda olduğu gibi, birkaç kış ayını azar azar açtığı klimayla geçireyim dedi ve şok yaşadı. Gelen elektrik faturası tamı tamına 2 bin 982 TL’ydi.
Zam bir yandan, elektrik üretimi ama ille de dağıtımının özelleştirilip büyük çoğunluğu yandaş olan özel tekellere verilmesi bir yandan, faturalar şiştikçe şişmekteydi. TRT kesintisi bile düşülmeden kesilen faturalar “Allah gözlerini doyursun” dedirtmekteydi.
Ne yaptı 4.460 TL emekli maaşı alan Mehmet Bey? Maaşının neredeyse tamamı mutfak masrafına gitmekteydi. Oluru yoktu. Kapattı klimayı. Sırtına battaniyeyi aldı, ellerine eldivenlerini geçirdi, kıvrıldı koltuğuna, öylece oturmaya başladı. Önceki aylarda 180 ile 300 TL arasında gelen elektrik faturası yaklaşık on kat katlanınca çaresiz kalmıştı. Çaresi yok değildi. “Yasal hakkımız” diyen Mehmet Bey “milyonlar sokağa çıkarsa zamların hepsi geri alınır” diyor artık. Ama bu demekle olmuyor, el ele verip yapabilmek gerekiyor. İşin başa düştüğü, hiçbir tuzu kurudan bir hayır gelmeyeceği ortada.
Neredeyse bir tek Saray ve tekelci zengin takımıyla vurguncuların fatura derdi yok görünüyor. Sarayınkini, maaş yetmezmiş gibi, devlet ödüyor; berikilerinse çerez parası faturalarındaki miktarlar. Ama Mehmet Bey faturadan dertlenen tek emekli değil. Buyur ailesi de, elektrikli klimayla değil, odun sobasıyla ısınan emeklilerden. Ama onlara gelen fatura da 600 TL. Olacak şey değil! Emekliye yüzde 25 zam verdiler, elektrik iki mislinden fazla pahalandı. Yüzde 50 denen elektrik zammı da lafta yüzde 50. Babacanlar işçi ailesi. Geçen ayki 250 TL’lik elektrik faturaları 400 TL’ye yükselmiş. Onlar da odun sobasıyla ısınmaya çalışanlardan oysa. “‘Halk sokağa çıkmasın’ diyorlar ama nasıl çakmayacaksın? Akşama evime nasıl ekmek götüreceğim” diyor baba.
Evet, derdi çeken bilir, “nasıl çıkmayacaksın?” Sadece elektrik ve gaz değil ki. Yemesi içmesi, ulaşımı, hiçbirine yetişmiyor alınan ücret ve maaşlar. Milyonlarca insan aç ve açıkta! Hele bir de işsizlik. İşçisi, işsizi, emeklisi, genci yaşlısı, erkeği kadını, kırın ve kentin dar yoksullarıyla, memurla, esnafla omuz omuza verip kendi göbeğini kesmeye girişmezse, düzeleceği yok.
Geriye “hele sandık ortaya konsun, o zaman gidecekler” diyenler kalıyor. Eller kollar kavuşturulup Mehdi bekler gibi beklenirse, bir halt olacağı yok. Bu gidişle ne sandık gelir ne de hükümet gider! Belki sandık gelir, ama kim bilir hangi koşullar ve yasaklarla gelir, bir işe yarar mı meçhul! Ama kesin ki otobüs bekler gibi beklemekle hiçbir şey değişmez. Mehmet Bey haklı, ancak milyonlar sokağa çıkarsa, zamlar da geri alınır, hükümet de değişir.
Sandık babında hükümetin eli boş durmuyor. Desteklerinin azaldığını görmüyor değiller ve tedbir üstüne tedbir almaktalar. Tehditlerin bini bir parayken, çocuklara muhalefet liderlerine “hain” diye bağırtmak mı ararsınız, yeni kararnamelerle yasaklar mı?
Son çıkarılan bir C.Bşk. Genelgesiyle medyaya sansür sıkılaştırılıyor. Muhalif sesler daha sertçe kısılmaya çalışılacak. Gerekçe de, küçücük çocukların eline mikrofon verip dedeleri yaşındaki muhalif liderlere küfrettiren başkalarıymış gibi, “basın yoluyla, aile kurumunu, çocukları ve gençleri hedef alan tehdit ve tehlikelerin yayılmasının önlenmesi…” Ses çıkarmayıp “kimse sokağa çıkmasın” diyerek bekledikçe, daha çok yasak gelir bu gidişle ve sandıktan murat edilen de elde edilemez olur.
- Ortadoğu yeniden dizayn edilirken... 10 Aralık 2024 05:08
- Esad’la görüşüp anlaşma mı, kavga mı? Hangisi? 03 Aralık 2024 06:45
- CHP ile Cumhur ve sınama yanılma… 27 Kasım 2024 06:45
- Papatya falı ve havuçla sopa... 19 Kasım 2024 04:58
- İngiltere'de Kasım Gelincikleri ya da 'şehitleri anma' günü 12 Kasım 2024 04:26
- Hoş geliyorsun faşizm… 06 Kasım 2024 04:55
- İşçi sınıfının ekonomik mücadelesinde kendisinden başka güvenecek kimsesi yoktur! 22 Ekim 2024 04:50
- Bahçeli, MHP ve terör... 17 Ekim 2024 05:43
- CHP ile nereye kadar? 15 Ekim 2024 05:11
- Sadece İsrail mi terörist? 08 Ekim 2024 04:51
- İsrail’le uzlaşıp anlaşma mı, mücadele mi? 06 Ekim 2024 03:57
- Haydut başı: Amerikan emperyalizmi 01 Ekim 2024 05:02