Arızalı bakışın yeni hedefleri: Karaveli ve Torrent
Fotoğraflar: AA
Bilimden, bilgiden uzak durdukça, futbolun sonuçta bir oyun olduğu gerçeğini temel alan ve her türlü skorun olgunlukla karşılandığı bir kültür geliştiremiyoruz. Futbolun oyun boyutunu ıskalamak, bizi skor odaklı arızalı bakışa mahkum ederken, fanatizm batağına saplanmayı da kaçınılmaz kılıyor. Sürekli başarılı olma arzusunun şekillendirdiği bu garabet bakış açısı, birkaç senelik sabır gerektiren projelere dahi izin vermiyor. Yarattığı baskı o denli büyük ki, kulüpler yarışta geri düşünce -ekonomik sıkıntıların zoruyla da olsa- giriştikleri gençleştirme projelerinden hemen çark etmek zorunda kalıyorlar. Nitekim sezona proje ve gençleştirme söylemleriyle başlayan Galatasaray ara transferde kadrosuna 36 yaşındaki Gomis ve 31 yaşındaki Semih Kaya’yı katacak kadar geriledi. Umut bağladıkları oyunculara bakınca, küme düşme paniği ile hareket ettikleri anlaşılıyor.
Küme düşseler ne olur ki? Sonuçta bu bir oyun. Çabalarsın, mücadele edersin, elinden geleni ortaya koyarsın ama bazen yine de pek çok sebepten ötürü istediğin sonuçları alamazsın. Bu, son derece doğal bir olgu. Ama tabii arızalı bakış açısının hakim olduğu yerde yenilgiler, küme düşmeler onurla, gururla ilişkilendirilerek bir kişilik sorunu haline getirilir ve asla normal karşılanmaz. Başarısız sportif performansın, onurla, gururla ilgisi bulunmadığını kompleksli yığınlara anlatmak mümkün değil.
Oysaki sporda en önemli olan, skor değil, elden gelen mücadeleyi faziletli bir şekilde ortaya koymaktır. Galibiyetler, şampiyonluklar bundan sonra gelir. Gelişim sağlayabilmek için de skora değil, oyuna odaklanmak gerekir. Bunu beceremediğimiz için gürültülü, patırtılı, didişmeli ortamdan bir türlü kurtulamıyoruz.
Futbolu sadece kompleks tedavi aracı olarak kullanan arızalı bakış sahipleri şimdilerde gözlerini Galatasaray’ın İspanyol Teknik Direktörü Domenec Torrent ile Beşiktaş Teknik Direktörü Önder Karaveli’ye dikmiş durumda.
Bu sezon beklentilerin çok uzağında kalan Galatasaray ve Beşiktaş’ın, bu iki teknik direktörün gelmesiyle birlikte bir anda şaha kalkıp ortalığın tozunu attırmasını bekliyorlardı anlaşılan. Arızalı bakışta beklentilerin sonu yoktur zaten. En çok da kahramanlar ve mucizeler beklenir…
Torrent’in gelmesinden sonra Galatasaray’ın performansında olumlu yönde bir değişim olmayınca, İspanyol teknik direktörün gönderilmesi gerektiğini söyleyenler ortaya çıkmaya başladı.
Beşiktaş da puan kayıpları yaşadıkça Önder Karaveli’ye yönelik homurdanmalar çoğalıyor. Zaten bir altyapı antrenörü olarak Karaveli’yi başından beri Beşiktaş teknik direktörlüğüne layık görmeyenler, bir türlü içine sindiremeyenler vardı. Medya da, Önder Karaveli takımın başında olmasına karşın gündeme sürekli başka isimler getirerek bu hazımsızlara çanak tuttu.
Karaveli’ye geçici teknik direktör gözüyle bakmaktan hiç vazgeçmeyen tipler pusudaydı ve ortaya çıkmak için Beşiktaş’ın üst üste birkaç maçta puan kaybetmesini bekliyorlardı. Bekledikleri gerçekleşince hemen atağa geçtiler...
Oysa Torrent de, Önder Karaveli de kendilerine uzun erimli fırsat verilir ve sabredilirse, oyuna ve takımlarına ciddi katkı yapabilecek, oyuna güzellikler katabilecek nitelikte teknik direktörler. Bunun için kuşkusuz zamana ihtiyaçları var. Kısa sürede onlardan olağanüstü performans beklemek haksızlık.
Beşiktaşlı kimi futbolcular da saha içinde, Önder Karaveli’yi ciddiye almadıklarını gösteren davranışlar sergiliyor. Hakemlerle manasız tartışmalara girip yok yere kart görmek, takımı eksik bırakmak gibi sorumsuzca davranışlar her şeyden önce Önder Karaveli’ye saygısızlık ve haksızlık anlamına gelir. Teknik direktörleri hakemler hakkında tek bir kelime bile etmezken, futbolcuların hakemlere yönelik çirkin davranışları acı bir çelişki oluşturduğu gibi Karaveli’nin işini de zorlaştırıyor.
Önder Karaveli; bilgisiyle, sadece oyuna odaklanmasıyla, nezaketli yaklaşımıyla çok önemli bir değer ve hem futbolumuz hem de kendisiyle çalışan futbolcular açısından büyük bir şans. Fakat görünen o ki, bazı aymaz futbolcular bu şansın farkında değil ve Önder Karaveli’nin insanca/bilgece yaklaşımını suistimal ediyorlar. Bu futbolcular, sorumsuzca davranışların Önder Karaveli kadar kendileri için de hiç hayırlı sonuçlar doğurmayacağını bilmeliler…
- Yapı 12 Aralık 2024 04:32
- Herkesi kendi gibi sananlar 05 Aralık 2024 04:28
- Bize oyunu anlatın 28 Kasım 2024 06:10
- Tutuculuğun bedeli 21 Kasım 2024 04:37
- Buyrun cinnet ortamına... 14 Kasım 2024 04:14
- Komplodan komediye 07 Kasım 2024 04:12
- Seviyesiz saha dışı, kalitesiz saha içi 31 Ekim 2024 04:34
- Mourinho öğretiyor 24 Ekim 2024 03:33
- Milli takım kazandı çünkü... 17 Ekim 2024 04:04
- Hapishaneden milli takıma 10 Ekim 2024 04:45
- Ne kadar rezil olursak... 03 Ekim 2024 04:28
- Oyunu geriden kurma saplantısı 26 Eylül 2024 03:26