‘Zamların geri alınması’nın yolu, halkın göbeğini kendisinin kesmesinden geçiyor!
Elektrik faturasını yakan Genel-İş İzmir Şubeleri üyeleri | Fotoğraf: Dilek Omaklılar/Evrensel
Tek adam yönetiminin, fahiş elektrik zamlarının etkisini azaltmak için tarifelerde yeni düzenleme yapacağına dair açıklamalardan sonra; gözler iktidar cenahında yapılan girişimlerde. Enerji Bakanı Fatih Dönmez, önceki gün bu çerçevede 21 elektrik dağıtım şirketinin üst düzey yetkilileri ve bakanlık bürokratlarının katıldığı bir toplantı yaptı.
Bakan Dönmez’in toplantı salonuna girmesiyle, sanki ilahi bir protestoymuş gibi salonun elektrikleri söndü. Toplantı bir başka salonda sürdürüldü!
Toplantıda; bugüne kadar elektrik üretimi, dağıtımı ve enerji zamları konusunda önemli bir mücadele veren, alternatif öneriler getiren Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) başta olmak üzere, tüketici derneklerini, sendikaları, faturaların canını yaktığı, zamlara tepki göstererek fatura yakan, sokağa çıkan halk kesimlerini temsil eden kimse yoktu. Tersine toplantıya Enerji Bakanı, bakanlık bürokratları ve 21 dağıtım şirketinin temsilcileri katıldı. Kamuoyuna, zamların hiç olmazsa bir bölümünün geri alınacağı bir girişim gibi sunulan bu toplantı gerçekte, hem fahiş zamların hem de artık bir krize dönüştüğü açıkça görülen elektrik-enerji krizinin birinci dereceden sorumlularının, suç ortaklarının toplantısı olmuş gibi görünüyor.
CUMHURBAŞKANI: ‘ZAMLARIN YÜKSEKLİĞİ MUHALEFETİN YAYGARASI!’
Bu toplantıdan hemen önce, virüs testi negatife döndükten sonra ilk kez kamuoyu karşısına çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, nelerin konuşulacağının sınırlarını da çizmişti.
Daha önceki konuşmalarında, “Vatandaşın şikayetlerini anlıyoruz; gerekeni yapacağız…” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan; “Muhalefetin elektrik ve doğal gaz konusundaki spekülatif gayretlerini de boşa çıkarmak gerekiyor. Muhalefetin yaygarasını kopardığı gibi bir durum söz konusu değil, Batı’da şu anda elektrik, doğal gaz fiyatları nerelerde?” diyerek, elektriğe yapılan fahiş zamlara yönelik, Edirne’den Van’a kadar yurt sathına yayılan tepkileri “muhalefetin yaygarası”na indirgedi.
Cumhurbaşkanının zamları meşru göstermek için gerekçesi de; “Batı’da elektrik ve doğal gaz faturaları nerede?” diye sormak oldu.
İktidar sözcülerinin zamlar ve hayat pahalılığı konusundaki her eleştiriyi, her tepkiyi, “Batı’da hayat bizden daha pahalı” diyerek geçiştirmeleri, kimsenin inanmadığı ama kendi yarattıkları sorunların girdabına kapılmış tek adam yönetiminin çaresizlikten piyasaya sürdüğü iddialardan birisidir.
ENERJİ BAKANI: ELEKTRİK VE DOĞAL GAZA YAPILAN ZAMLAR AZ BİLE!
Enerji Bakanı, 21 dağıtım şirketiyle yaptığı toplantının arkasından; “Her bir şirketimize ayrı ayrı uyarılarımızı yaptık. Bu süreçte enerji sektöründen de sürece katkı sağlamalarını bekliyoruz” diyerek başladığı açıklamada, sektörle ilgili amaçları ve bu amaçlar doğrultusunda ne kadar milyar TL yatırım yapıldığından, bu alandaki başarılardan söz etti. Tıpkı işçilerin talepleri gündeme geldiğinde patronlarla masaya oturup onlara nasıl yeni servet aktarımı yapılacağını konuştukları gibi!
Nitekim, zamların geri alınmasına dair bir şey söylemeyen Bakan Dönmez’in “100 liralık elektrik faturasının 50 TL’si, doğal gazda ise 100 TL’lik faturanın 75 TL’si hükümetimiz tarafından karşılanmaktadır. Buna ek olarak, bu süreçte enerji sektöründen de sürece katkı sağlamalarını bekliyoruz” demesine, Cumhurbaşkanı ve iktidar sözcülerinden gelen savunmalara bakıldığında;
1) Yapılan zamların zorunlu ve çok az olduğunu düşündükleri,
2) “Faturalarda indirim”in son derece az, belki tarifelerde yüzde 52’lik zam tarifesine tekabül eden alt sınırın 210 kilovattan 230 kilovata çıkarılması, esnafların tarifelerinde küçük bir indirim ve zammın yüzde 127’lik üst çılgın sınırının bir miktar aşağı çekilmesiyle sınırlı kalacağı anlaşılmaktadır.
‘ZAMLARIN GERİ ALINMASI’ MÜCADELESİ GENİŞLEYEREK İLERLEYECEK
Böylece, elektrik zammına duyulan toplumsal infial karışışında yapılan ilk “Gözden geçirme” gibi, bu ikinci “Gözden geçirme”nin de bir “Göz boyama”yı aşamayacağı anlaşılıyor. Yapılan şaşaalı toplantıların, kör gözüm parmağına gerçeklerin çarpıtılarak yeniden yeniden piyasaya sürülmesinin amacı da budur.
Ancak zamlar öylesine yakıcı ve ardı arkası kesilmeyecek biçimde tetiklenmiştir ki, iktidarın pansuman amaçlı geri adımları ya da manevraları, zamların her gün artan acısını azaltıcı bile olamayacak mahiyettedir. Tersine, elektrikten doğal gaza, akaryakıttan kömüre, gıdadan ulaşıma, belediye hizmetlerinden ısınmaya, kiraya… yapılan zamlar işçilerin ve emekçilerin geçim koşullarını olağanüstü biçimde ağırlaştırmaktadır, ağırlaştırmaya da devam edecek gibi görünmektedir.
Nitekim gelişmeleri yakından izleyen ekonomistler, önümüzdeki aylarda da zamların yayılmaya devam edeceğini söylemektedir.
Bu yüzden de iktidarın, palyatif girişimlerine rağmen, “Elektrik zamlarının geri alınması” için sokaklara inmeye başlayan halkın talebinin, “Temel tüketim mallarına yapılan zamların geri alınması”na varması gibi, işletmelerden yükselen “Ücret ve maaşlara ek zam yapılsın”, “İnsanca yaşanacak bir ücret” talepleri genişlerken bu talepler etrafındaki eylemlerin yaygınlaşacağı da tartışmasızdır.Zamların geri aldırılmasının tek gerçekçi yolu da, halkın şu ya da bu sermaye partisi ya da çevresinden beklentiye girmemesinden, kendi göbeğini kendisinin kesmesinden geçiyor.
Dahası, emek cephesinden yükselecek bu mücadelenin hem sendikal harekete, hem de siyasete yeni bir nefes getireceğinin önümüzdeki dönemin tartışılmaz özelliklerinden birisi olacağını söylemek yanlış olmaz.
Emek ve demokrasi güçlerinin de hesaplarını buna göre yapması gerekmektedir.
- Yığınların siyasete müdahalesi için... 19 Ocak 2025 04:46
- 2025 yılı emek yılı olacağını gösteren önemli işaretlerle başladı 12 Ocak 2025 04:53
- Tartışmalar "Sadece Türkiye’nin Kürt sorununun demokratik çözümü" kapsamını aşıyor 05 Ocak 2025 04:58
- 2025'in emek, barış ve özgürlük yılı olması dileği ile... 31 Aralık 2024 06:59
- Ülkemiz işçi emekçileri 2025'i emek yılı yapacak güce ve deneyime sahiptir! 28 Aralık 2024 06:16
- Asgari ücretli işçinin grev hakkıyla da donatılmış yeni bir mekanizma talebiyle mücadeleye! 24 Aralık 2024 16:44
- Son iki haftada oluşan Suriye haritası neyi gösteriyor? 12 Aralık 2024 04:45
- Asgari ücret miktarı, AÜTK'ye bırakılamayacak kadar ciddi ve önemli taleptir! 08 Aralık 2024 04:44
- Suriye'de çıkar peşindeki herkes operasyonun içinde ama kimse rolünü kabul etmiyor 05 Aralık 2024 06:45
- Eğer ‘Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz’se... 01 Aralık 2024 04:54
- İşçilerin özelleştirmeye karşı cepheden ‘hayır’ demekten başka bir seçeneği yok! 27 Kasım 2024 06:55
- Tek adam yönetiminin ülkeyi nereye getirdiğinin bir haftaya sığan fotoğrafıdır! 24 Kasım 2024 04:47