İki devletin bayrağıyla uğurlanan sır
Fotoğraf: Facebook
Bazı cenaze törenleri özel haber değeri taşır. Yeraltı dünyasının ünlü isimlerinin cenaze törenleri böyledir. Onların cenaze törenleri, yer üstündeki ilişkilerinin de röntgenini verir.
Dündar Kılıç’ın cenaze töreni, 13 Ağustos 1999 tarihli Milliyet gazetesinde şu başlıkla haber olmuştu: ‘Son kabadayı toprağa verildi.’ Kılıç’ın cenaze törenine, sanat, iş, spor ve yeraltı dünyasından birçok isim katılmış, kalabalık yüzünden trafik uzun süre kilitlenmişti. Şişli Camii’ndeki törene, Kılıç’ın yakınları dışında kimlerin katıldığını Milliyet’in haberinden aktaralım: “‘Kürt İdris’ lakaplı İdris Özbir, Necdet Ulucan, Diyarbakırlı ‘Zaza Hikmet’ olarak bilinen Hikmet İlgin, Alaattin Saral, Kılıç’ın eski damadı Alaattin Çakıcı’nın azmettirmesi sonucu öldürülen Tevfik Ağansoy’un eşi Hülya Ağansoy, Susurluk davası sanıklarından ‘Arnavut Sami’ lakaplı Sami Hoştan, Sedat Şahin, sanat dünyasından Zeki Alasya, Ferhat Güzel, Nuri Sesigüzel, Mustafa - Hilmi Topaloğlu, Ali Şan, Fedon, Beşiktaş Başkanı Süleyman Seba, Osman Cevahir, Şadan Kalkavan, Prof. Dr. Kaya Çilingiroğlu, oğlu Kaya Çilingiroğlu ve Yazar Yaşar Kemal.”
‘Kürt İdris’ lakaplı İdris Özbir’in Şişli Camii’nde 21 Aralık 2002’deki cenaze törenine, yakınları dışında katılanlar da gazetelere şöyle yansıdı: “Alaattin Çakıcı’nın kardeşi Gencay Çakıcı, Sedat Peker’in kardeşi Vedat Peker ve Hasan Heybetli. Adnan Şenses, Ferdi Tayfur, Serdar Gökhan, Ferhat Güzel ve Gani Şavata, Avukat Burhan Apaydın.” Sedat Peker, Kürşat Yılmaz ve Vedat - Nuri Ergin kardeşlerin çelenk gönderdiği cenazede sanatçılar Ferdi Tayfur ile Bülent Ersoy’un çelenk göndermek yerine Türk Eğitim Vakfına bağışta bulunduğu gözlendi.
Roma’da Casamonica klanının lideri 65 yaşındaki Vittorio Casamonica için film gibi bir cenaze töreni düzenlendiğini hatırlatarak asıl konumuza yaklaşalım. Casamonica’nın 20 Ağustos 2015 günü düzenlenen cenaze töreninde Francis Ford Coppola’nın ‘Baba’ filminin müziği çalındı. Kilisenin girişine de ‘Roma’yı fethettin, şimdi de cenneti fethet’ yazılı bir döviz asıldı. Cenaze aracı olarak 6 siyah atın çektiği, 1910 model bir at arabası kullanıldı. Aracın kiliseye gelişi sırasında bir helikopterden alana gül yaprakları döküldü.
Kabadayılık eski zamanlarda kaldı. Mafya babalığı, kabadayılığın endüstrileşmiş ve piyasa ilişkileri içinde ciddi bir dönüşüme uğramış halidir. Dev bir uyuşturucu karteline, kara para ilişkilerine hükmeden bir mafya babası, kendisini bir kabadayının kıstaslarıyla sınırlamaz.
Wikipedia’da “Kıbrıs Türkü iş insanı” olarak geçen, kumarhane, yasa dışı bahis, uyuşturucu, kara para, siyasetin finansmanı gibi gündemlerle haber olan Halil Falyalı’nın tabutu ise iki devletin bayrağına sarıldı. İki devlete önemli hizmetleri nedeniyle bir itibar gösterisi olarak okunmalı.
11 Şubat 2022 tarihli Kıbrıs Bugün gazetesi, Falyalı’nın cenaze törenini, KKTC ve T.C. bayraklarına sarılı tabutu ile birlikte, “Falyalı’ya ‘şehit’ protokolü” başlığıyla manşetine taşıdı.
Bir tabutun KKTC ve T.C. bayraklarına sarılması başbakan tarafından verilen izin ile mümkün olabiliyor. Falyalı tekbir sesleriyle uğurlandı. Haberde, Falyalı tarafından mali olarak desteklendiği gündem olan Ulusal Birlik Partisinin (UBP) cenazeye tam kadro katıldığı belirtiliyor: “Kovid-19 olan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar cenazeye katılamazken eşi Sibel Tatar, Başbakan Faiz Sucuoğlu, Eski Başbakan Ersan Saner, İçişleri Bakanı Kutlu Evren, Sağlık Bakanı Ali Pilli, Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, Tarım Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Geçici Meclis Başkanı Ünal Üstel gibi isimler katıldı.”
“Kumarhaneler Kralı” Ömer Lütfü Topal, 28 Temmuz 1996 gecesi, yine Falyalı gibi evine giderken kalaşnikoflu iki kişi tarafından çapraz ateşe tutularak öldürülmüştü. Cinayetle ilgili soruşturmada yıllar sonra kaleşnikofun şarjör kutusundaki bantta Abdullah Çatlı’nın parmak izi bulunmuştu. Bu suikastın ardından 3 Kasım 1996’da Susurluk kazası gerçekleşti. Türkiye, çalkantılı bir değişim dönemine girmişti.
Bugün de yine çalkantılı bir dönemde, Amerika’nın takibindeki ve arşivindeki bir görüntünün Kuzey Kıbrıs’ta başbakanın istifasını getirdiği Falyalı’nın suikastını konuşuyoruz. Falyalı cinayetinde ‘Söylemez Kardeşler’in adı geçiyor. Soruşturmayı yürütenlerin bize göstermek istediği fotoğrafı bir süre sonra daha net göreceğiz. Ama asıl önemli soru şu: Bu suikasta yol veren siyasi ve istihbari ilişkiler silsilesini tam olarak görebilecek miyiz?
Kuzey Kıbrıs’taki bir kaynağım, Falyalı’nın, Türkiye’de iş birliği içinde olduğu insanlardan bağımsız bir yapı oluşturmak istediğini belirterek ekledi: “Onun için temas içinde olduğu tüm siyasi, bürokrat ve önemli insanların zora sokacak ilginç bir video arşivi vardı. Bunun ele geçirildiği söylense de tümünün ele geçirilmediğini biliyoruz. Bunların bir şekilde dolaşıma sokulduğunu düşün.”
Yine değişimin tartışıldığı çalkantılı bir süreçte gerçekleşen Falyalı suikastını hangi gelişmelerin takip edeceği ayrıca önem taşıyor.
Yazmaya devam edeceğiz.
- Türkiye zor bir değişimin ağır sancılarını yaşıyor 25 Kasım 2024 06:35
- Ebedi barış mümkün mü? 18 Kasım 2024 04:23
- İki güncel rapor eşliğinde Kürt meselesini tartışmaya devam 11 Kasım 2024 04:47
- 'Çöle çevirdikleri yere barış geldiğini söylüyorlar' 06 Kasım 2024 05:33
- Bir siyaset olarak 'terörle mücadele' 04 Kasım 2024 07:07
- Erdoğan’ın Mevlana vurgusunun hikmeti ne olabilir? 31 Ekim 2024 08:07
- Mayınlı bir süreç 28 Ekim 2024 05:10
- Yenidoğan çetesi: Çürümenin ekonomi politiği 21 Ekim 2024 05:00
- Barışa kapı açmak mı, süreci yönetmek mi? 14 Ekim 2024 05:00
- ‘Yerli ve milli muhalefet’ tuzağı 07 Ekim 2024 05:13
- Bu sadece bir İsrail savaşı değil 30 Eylül 2024 05:00
- Savaş satanların yarışında söz sahibi olmak... 23 Eylül 2024 05:00