16 Şubat 2022 23:15

Tiyatronun isyanı

Genel-İş İzmir 2 No’lu Şube Kadın Komisyonu üyelerinin provasından bir fotoğraf.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Geçen hafta “Tiyatro sanatı ve özgürlükler” başlıklı yazımızda, özel tiyatroların yaşadığı sorunlardan bahisle Moda Sahneden, Yönetmen Kemal Aydoğan’ın isyanını ve talebini seslendirmeye çalışmıştık. Yönetmen Kemal Aydoğan şöyle diyordu:

“Sermayenin tiyatrolarının dışında özel tiyatroların sağ salim bu ekonomik saldırıdan çıkabilmesi ‘Tiyatro yapma koşullarını’ değiştirmekle mümkün. Vergi düzenlemesi şart. KDV sıfırlanmalı,  gelir vergisi yüzde 5’ten yukarı olmamalı. Elektrik, su, doğal gaz kullanımında fiyat avantajı sağlanmalı. DT, ŞT bilet fiyatları ile rekabet etmek mümkün değil. Bu dezavantaj doğuran durumun giderilmesi, seyircinin özel tiyatrolara kolayca ulaşımının sağlanması için yeni bir destekleme modeli yürürlüğe konulmalıdır. Ancak bu koşullarda batmaz özel tiyatrolar.”

İster feryat diyelim, ister tiyatronun isyanı.

Kemal Aydoğan feryadında/isyanında yalnız değil.

15 Şubat günü Tiyatro Kooperatifi “Özel tiyatrolar, verdikleri yaşam savaşında son noktaya geldi!” başlıklı bir “Duyuru” yayımladı.

“Duyuru”da “Toplumun ihtiyaçlarını beslenme ve barınma mücadelesine indirgeyen bu ağır ekonomik koşullar, sosyal gereksinimlerin karşılanmasını imkansız kılıyor. Oysa sanatın tüm dalları insanların sosyal yaşamları için bir gereklilik ve ihtiyaçtır.  Pek yakında, ödenemeyen faturalar, karşılanamayan giderler ve büyük vergi yükü sebebiyle, başta sahnelerimiz olmak üzere özel tiyatroların da yok oluşuna şahitlik edeceğiz” dendikten sonra, Anayasa’nın, “Sanatın ve sanatçının korunması” başlıklı 64. maddesini hatırlatmaktadırlar.

“Duyuru”da şöyle önerilerde bulunulmaktadır: “Başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere, ilgili tüm kamu kuruluşlarını aşağıdaki önerilerimizi acilen hayata geçirmeye ve ortak çözüm için iş birliğine davet ediyoruz.

Tiyatrolar, mevcut mevzuatta “tacir” statüsündedir; faaliyetlerimize özgü bir tanım yapılması, özel tiyatroların üzerindeki “tacir” statüsüne bağlı ağır vergi yükünün azaltılması; ilk adımda KDV’nin yüzde 1’e indirilmesi ve bu oranın kalıcı kılınması

Özel tiyatrolar için sponsorluk teşviklerinin sağlanması

Özel tiyatroların bağış alabilmesi

Özel tiyatrolara yönelik desteklerin halihazırda çok sınırlı olması sebebiyle, desteklerin çeşitlendirilmesi (Elektrik, su, doğal gaz indirimleri; KOSGEB ve SGK teşvikleri vb.)

Sigortalanma mevzuatında gerekli düzenlemelerin yapılması.

Belediyecilik mevzuatında gerekli düzenlemelerin yapılması.

Yerel yönetimlerin özel tiyatroların desteklenmesi ve halkın sanata erişiminin sağlanması için üstlerine düşen sorumluluğu gerektiği biçimde yerine getirmelerini bekliyoruz.”

Tiyatro Kooperatifi talep ve önerilerinin ardından “Duyuru”larını şöyle bitiriyorlar: “Mevcut krizin çözümüne yönelik somut adımların bir an önce atılması adına Tiyatro Kooperatifi olarak kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör nezdinde çalışmalarımızı sürdürdüğümüzü; gerekli önlemler alınmazsa, tiyatrolarımızın birkaç ay içerisinde kapanacağından endişe duyduğumuzu başta seyircilerimiz olmak üzere tüm kamuoyuna saygıyla bildiririz.”

Zor bir durum. Tiyatro dünyası için, seyirci olarak da sizin, bizim, herkes  için…

Çözüm bulunmalıdır. Merkezi ve yerel yönetimler tarafından. Acil!

Durumu sanatsal ifade özgürlüğünün ilke ve esaslarıyla birlikte değerlendirmemize katkısı olacağı düşüncesiyle “Susma Platformu”nun yayımladığı Hukukçu Merve Selen Şohoğlu tarafından yazılan ve üç bölüm halinde yayımlanan “Hukukun Sanat Özgürlüğüne Bakışı” yazı dizisine bakılmasını, Pelin Başaran ve Ulaş Karan tarafından yazılan Sanatsal İfade Özgürlüğü Kılavuzu’nun okunmasının faydalı olacağını düşünüyorum.

Okuyucularıma öneririm.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa