26 Şubat 2022 23:05

‘İp ipullah sivri külah’ meselesi

Yolda yalnız yürüyen bir adam.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Kirvem,

Ülkemizin dahili harici bilumum sorunları ezelden beri bir türlü rayına oturmadığı gibi, tam aksine giderek çoğalıp katmerleşirken, bu bapta sabrı taşan, tahammülleri taban yapan vatandaşlarımızın kahir ekseriyeti de, bu can sıkıcı durumdan zerre kadar memnun olmadıklarını arada bir hafif yollu da olsa dillendiriyorlar…

”Derdini söylemeyen derman bulamaz” veya “Ağlamayan çocuğa meme vermezler” atasözlerinden yola çıkan kadirşinas halkımız, ecdadımızdan miras kalan bu uyarılara genellikle harfiyen uydukları halde, nedense, ne hikmetse dillendirdikleri şu ya da bu minvaldeki sorunlarına, bitip tükenmeyen meselelerine derman, çare ararken, bunun yerine devletin en üst makamlarındaki koltuklarda oturan iktidar mensuplarının bol kepçeyle dağıttıkları boş laflarla karşı karşıya kaldıklarında, bu kez de hem sabırları taşıyor, hem de kafalarının tası ister istemez atıyor…

Nitekim son zamanlarda, özellikle de şu son günlerde ülkemizin içinde debelenip durduğu gidişattan, bir günden diğerine bir nevi  “yazboz tahtası”na dönüşen yönetim tarzından, keza nabza göre şerbet dağıtan bu “idareimaslahat” düzeninden yaka silkip illallah edip, dolayısıyla bu yampiri gidişatın gerek maddi, gerekse manevi sıkıntılarını, artık giderek kabak tadı veren, “aynı gemideyiz” tatavasıyla daha fazla sineye çekmeyeceklerini “demokratik” yollarla hatırlatmak için devlet ricaline, yetkili makamlara ikide bir  sayfalar dolusu dilekçeler, arzuhaller döşemek yerine, tam aksine özellikle kadınlarımızın öncülüğünde; tencere, tava, kepçe, kevgirlerle sokaklara dökülüp veya balkonlara dikilip, koro halinde “Dert bende derman sende” şarkısı eşliğinde dertlerini, anlatmaya çalıştıkları halde, yine de seslerini, soluklarını bu sağır kulaklara duyurmakta zorlandıklarına bakılırsa; anlaşılan o ki, bu “nanemolla” gidişatımızın rotası maalesef evlere şenlik…

Öyle ya da böyle; dün olduğu gibi, keza bugün, bu saat taşıma suyla döndürmeye çalıştığımız, “demokrasi çarkı”mız bir türlü dikiş tutmazken, buna rağmen tıpkı tereciye tere satarcasına el aleme illa da demokratik, laik bir ülke olduğumuzu; keza terazisi haktan, endazesi hukuktan, kantarının topuzunun da memleketimizin sathındaki tüm vatandaşlarımıza; eksiksiz gediksiz, hilesiz hurdasız “adalet” dağıttığını söyleyip duruyoruz ama, nafile…

Nafile çünkü, milletçe halimiz ahvalimiz ne yazık ki, “ip ipullah sivri külah” misali  ortalıkta ayan beyan sırıtıp duruyor Kirvem!..

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa