Görüş kapalı
![](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/176125.jpg)
Fotoğraf: Envato
GÖREMEDEN
Kapalıyken kapılar sokağa bakıyorum pencereden. Sokak da bana. Boşlukla. Kaldırsam başımı gökyüzü okşayacak yüzümü. Sokak taştan ağırlığıyla eğiyor başımı. Dönüyorum odama. Göremeden gökyüzünü.
IŞIMA
Hem yağmur, hem kar yağsın; essin rüzgarlar. Ne sel, ne tipi, ne fırtına… Gün yüzü aydınlık. Güneşten, aydan, yıldızlardan dökülen. Işıldasın dünya: Hava, su, toprak, kararan yüzlerimiz karanlıktan. Işısın.
GÖRÜŞ KAPALI
Maskelerle örttüler yüzleri. Gülüyor muyuz, ağlıyor muyuz? Kapattılar gözleri. Görmeyelim diye ölenleri. Her şey her yer maskeli. Açsalar da yüzleri.
KIRK ODALI KONAKTA
Bir konakta geçti çocukluğum. Kırk odalı bir konakta. Masallardan uzak. Oda oda kiraya verilen bir yoksullukta.
GÜZELLEME
Sen gülümseyince güneş açtı. Toprak kabardı. Kuru dallar yeşerdi zeytin dalları zenginliğiyle. Pıtrak gibi yapraklarının ölümsüz güzelliğinde.
HERKESLE
Güneş açmalı, ay doğmalı. Süpürülmeli karanlık. Bilmeli gök gökyüzü olduğunu, toprak topraklığını. Doğurmalı. Doğurtmalı insanlarla el ele. Kucak kucağa. Herkesle.
ÇAĞCIL
Öykü belirli bir süreç içinde gelişir/gelişmiştir. Bu süreç içinde bulunulan yeri, zamanı, yaşananları ele alarak -gerekiyorsa geçmişle gelecekle- bağlantılarını kurar. İster toplumsal ister doğrudan bireye yönelik olsun, uyumlarla uyumsuzlukların, ilişkilerle çelişkilerin yaşandığı olaylardaki değişende değişmeyeni yakalar. Çağcıldır.
HİÇ Mİ YOKSUN
Saçların, yüzün, bütün güzelliğinle geliyorsun da akşamları. Aydınlanıyor karanlık. Sabahları, güneş doğduğunda, yoksun yanımda. Hiç mi yoksun?
Evrensel'i Takip Et