1 Mayıs'a doğru

İşçi sınıfının ‘Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü’ olan 1 Mayıs’ın ilk kez kutlandığı 1890 yılından bu yana 132. kez dünyanın dört bir yanında kitlesel eylemlerle kutlanacak. 1 Mayıs 1890’da işçi sınıfının ‘İnsanca çalışma ve insanca yaşam koşulları istiyoruz’ talebi, aradan geçen uzun süreye rağmen bugün de güncelliğini koruyor.

Türkiye’de 1 Mayıs’lar, yıllardır işçi ve emekçilerin en güncel ve somut taleplerinin, acil çözüm bekleyen sorunlarının gündeme geldiği, tarihi boyunca bütün sekter ve ayrıştırıcı girişimlere rağmen, emekçilerin en temel ve acil talepleriyle alanlara çıktığı en önemli günlerden birisi.

1 Mayıs’ın ilk kez ortaya çıktığı dönemden bugüne uzun zaman geçmiş olsa da, ilk ortaya çıktığı dönemde işçi sınıfının yaşadığı sorunlarla, günümüzde işçi sınıfının karşı karşıya olduğu temel sorunlar arasındaki benzerlikler dikkat çekiyor.

Son birkaç ayda ülkenin dört bir yanında yaşanan işçi eylemleri, elektrik ve doğalgaz faturaları başta olmak üzere, temel tüketim ürünlerine yapılan fahiş zamlar nedeniyle hemen her yerde “geçinemiyoruz” başlıklı kitlesel eylem ve etkinlikler yapılıyor. Bizzat tek adam rejimi eliyle yaratılan ekonomik kriz ve yoksulluk girdabı nedeniyle ülke nüfusunun yüzde 80’den fazlası açlık ve yoksulluk sorunuyla karşı karşıya. Fahiş zamların geri alınması,  asgari ücret ve maaşlara ek zam yapılması gibi acil taleplerin hükümet tarafından ısrarla görmezden gelinmesi bu yıl 1 Mayıs’ın önemini daha da arttırıyor.

Aylardır ülkenin dört bir yanında geçinemediğini haykıran milyonlar, insanca yaşayacak ücret talep eden, sendikalı olduğu için işten atılan ve ülkenin dört bir yanında direnişe geçen işçiler, iş güvencesi ve kadro talepleri karşılanmayanlar, insanca çalışmak ve insanca yaşamak isteyen tüm emekçiler için bu yıl 1 Mayıs kutlamalarının nicelik ve nitelik olarak güçlü geçmesinin ayrı bir önemi var.

1 Mayıs’ın nasıl bir içerikte ve hangi taleplerle kutlanacağı konusunda en büyük sorumluluk, kuşkusuz az çok sınıf kaygısı olan sendika ve konfederasyonlara, emek ve meslek örgütlerine düşüyor. 1 Mayıs gibi evrensel bir günün, yaygın bir şekilde ve geniş bir katılımla, bu önemli günün hakkını vererek güçlü bir şekilde kutlanması elbette önemli. Fakat en az bunun kadar önemli olan bir diğer nokta, 1 Mayıs sonrasında işçi ve emekçilerin, onları temsil etme iddiasında olan sendikal ve siyasal örgütlerin sermaye ve hükümetin saldırılarına karşı nasıl bir tutum takınacağı, 1 Mayıs sonrasında nasıl bir mücadele çizgisi izleyeceği.

Tek adam rejiminin ekonomi politikaları sonucunda oluşan ağır tabloyu değiştirmek için mücadeleyi sadece ekonomik talepler üzerinden yürütmenin yeterli olmayacağı bugün çok daha net görülüyor. Bu nedenle, temel ekonomik taleplerin yanı sıra, bugüne kadar yaşadığımız olumsuzlukların ana nedeni olan mevcut siyasal rejimin, emekçilerden ve yoksul halktan yana siyasal bir program üzerinden değiştirilmesi talebi de 1 Mayıs’ın önemli mücadele başlıklarından birisi olmak zorunda.

1 Mayıs’ın, giderek ağırlaşan ekonomik kriz koşullarına ve iktidarın çözüm olarak sunduğu ekonomik-siyasal içerikli saldırılarına karşı en güçlü yanıtı vermek açısından ayrı bir önemi var. 2022 1 Mayısı, ne kadar yaygın ve kitlesel olarak kutlanabilir, emekçilerin gerçek sorunları ve talepleri ülke gündemini ne kadar belirleyebilirse, 1 Mayıs sonrasında ülkenin içine itildiği ekonomik-siyasal krize ve sonuçlarına karşı yürütülecek mücadelenin daha kitlesel, daha güçlü ve sonuç alıcı şekilde sürdürülebilmesi o kadar mümkün olabilir.

İhsan Çaralan

1 Mayıs’a doğru giderken işçiler ‘nasıl bir 1 Mayıs’ı tartışıyor

DİSK, KESK, TTB, TMMOB ve TDB, 1 Mayıs'ın Maltepe Meydanı'nda kutlanacağını duyurdu

Zamlara karşı 1 Mayıs’ta alanlara

Emek Partisinden 1 Mayıs öncesi Emek Sempozyumu

1 Mayıs yaklaşırken deri işçisi: Ürettiğim ayakkabıyı almak için 6 gün çalışmam lazım

İİSŞP bileşeni sendikalar toplandı: 1 Mayıs’a işyeri eylemleriyle hazırlanacağız

İzmir'de yüzlerce kişi "Zamlar geri alınsın, ücretlere ek zam yapılsın" diyerek sokağa çıktı

Üç konfederasyona bağlı sendikalar: Birleşik ve güçlü 1 Mayıs'ı örgütlemeliyiz

Gebze'de "işçi direnişlerinin ışığında sınıf mücadelesinin seyri" tartışıldı

DİSK Başkanlar Kurulu sonuç bildirgesinde "kitlesel ve yaygın 1 Mayıs" vurgusu

7 siyasi parti ve örgüt halka seslendi: Ekmek, barış, özgürlük için haydi 1 Mayıs’a

Belediye işçileri: 1 Mayıs’tan TİS masasına talepleri haykırmaya