Meksika’da feminisid dalgası

Ekran görüntüsü @hoysololeslie'nin Twitter hesabından yayımladığı videodan alınmıştır
Hükümetin yıllardır savunduğu ve 2013’te elektrik piyasasını yabancılara ve özel sektöre açan neoliberal düzenlemeyi iptal edecek olan yeni elektrik reformunun kongrede nitelikli çoğunluğu elde edememesi sebebiyle yasalaşamaması, ülkenin lityum kaynaklarının millileştirilmesi kararı gibi López Obrador yönetimi ile muhalefet arasında tartışmaların artışa geçtiği bir dönemde, Meksika’da ülkenin politik gündemi bir kez daha ardı ardına gelen kadın cinayetlerine doğru yoğunlaşmış bulunuyor. Ülkenin en zengin eyaletlerinden biri olan, en geniş endüstriyel üretim kapasitesini sahip Nuevo León eyaletinde, 27 yaşındaki María Fernandez’in cenazesinin bulunduğu gün kaybolan Debanhi Escobar’ın cenazesinin de, 18 gün sonra son görüldüğü yere yakın bir noktada, bir motelin terkedilmiş bir sarnıcı içerisinde ortaya çıkması ülkede dehşet ve infial yarattı.
Debanhi’nin kurban gittiği cinayet, aslında Meksika’da ve Nuevo León eyaletinde kronikleşmiş hale gelen bir kadın cinayetleri halkasının parçası. Nuevo León, 2021’de ülkedeki kadın cinayetlerinde 101 kadının katledilmesiyle dördüncü sırada yer alırken, kaybolan kadın sayısında ise önemli bir artışın yaşandığı bir eyalet; 2021 yılında eyalette 1145 kadın kaybolmuşken sadece 2022’nin ilk üç ayında bu sayı 395’e ulaşmış bulunuyor. Ülkede çoğunluğu 15-19 yaşları arasında, toplam 20 bini aşkın kadın halen kayıp statüsünde aranırken, bu sayının yarısı Nuevo León eyaletindeki kayıplara tekabül ediyor. Bir dönem, sınır kenti Ciudad Juárez ile özleşmiş bulunan kayıp ve katledilen kadınlar meselesi artık neredeyse tüm ülkeyi kaplayan bir mesele haline gelmiş durumda.
Debanhi vakası ve yaşanan bu kadın cinayetleri (feminisid) aslında ülkedeki kurumsal eksiklikleri, kadın cinayet ve kaybolmalarına emniyet teşkilatının ve adalet sisteminin yaklaşımları, kurbanların ve ailelerin süreç içerisinde tekrar kurban haline getirilmeleri gibi birçok sorunu da tekrar açık bir biçimde tartışma konusu haline getirmiş oluyor. Kadınlara yönelik artan şiddet olaylarının ve kaybedilme vakalarının genellikle kolluk kuvvetleri tarafından hafife alındığı, bu alana yönelik özel bir kaynak aktarımı yapılmadığı, yeterli mekanizmaların ve alanda uzmanlaşmış yetkin birimlerin oluşturulmadığı ise herkes tarafından bilinen olgular. Eyaletin yeni seçilmiş tiktok ve sosyal medya fenomeni Samuel García’nın eyalette giderek artan kadına yönelik şiddet olaylarını ‘pandeminin ağırlaştırdığı koşulların, ruh sağlığı üzerindeki etkilerine ve iş olanaklarındaki azalmaya yol açması’ ile ilişkilendirmesi ve minimize etmeye çalışması da bu durumun en açık ifadesi olarak görülüyor.
Debanhi’nin katledilmiş cenazesinin, en son görüldüğü yere çok yakın bir yerde bulunması da bu alana kaynak ve eleman aktarımının yapılmadığının en açık göstergesi ve kadın örgütlerinin olaya karşı duyduğu öfkeyi daha arttıran en önemli unsurlardan birisi.
Bölge ve cenazenin bulunduğu motelin polisler tarafından dört defa aranmış olması ve tüm arama süreci zarfında polislerin, arama ekip ve köpeklerinin her sabah bu noktada toplanıp arama çalışmalarına başlamış olması bile cenazenin ancak 2 hafta sonra bulunmasını engelleyememiş olması polis ekiplerinin bu konuda ne kadar ehil olduklarını ortaya koyuyor. Bu kronikleşmiş duruma karşı ise kadın örgütleri bir kez daha tüm ülke kadınlarını bu pazar sokaklara çağırıyor, ülke geneline yayılan yeni şiddet dalgasına dayanışmayı ve mücadeleyi yükselterek karşı koymak ümidiyle.
Evrensel'i Takip Et