Çöp tekel, tek vatan, Michigan
Fotoğraf: Hermes Rivera/Unsplash
Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan ailesi mensuplarının yönetici olduğu vakıflar aracılığıyla ABD’de satın alınan çiftlik, inşa edilen binalar ve ‘taşınan’ paralarla ilgili yayınından sonra ‘ailenin kaçış hazırlıkları’ başlıca gündem oldu. Bu doğruysa, yani kaçacaklarsa 20 yıldır ‘vatan millet beka’, ‘Nas var sana bana ne oluyor’, ‘tek vatan, tek millet… Rabia’ vs. ile her gün içtimaya çekilen milletin kaderinde günün birinde Michigan yolcularının ardından mendil sallamak varmış diyeceğiz. ‘Giderlerse gitsinler mi?’ Olabilir tabii, nasılsa buralar boş kalmaz! Sadede gelelim:
Bu kaçış hazırlıkları konuşulurken Eurostart’ın çöp verisi yayımlandı. Buna göre geçen yıl AB’den ihraç edilen atıkların en büyük varış noktası Türkiye oldu. Tam 14.7 milyon tonluk çöp atıldı memlekete. Bunun toplam atık ihracatının yarısına denk düştüğü belirtiliyor. Türkiye’yi Hindistan (2.4 milyon ton) ve Mısır (1.9 milyon ton) izliyor. Ama sadece Doğu ülkeleri yok. Hakkını yemeyelim, Avrupa, çöplerini bir parça kıtaya da boşaltıyor. İsviçre, Norveç, Birleşik krallık da var listede. Bu ülkeler içinde Birleşik Krallık yani İngiltere ABD’den çöp alıyor ama kendi kimyasal atıklarını Türkiye’ye gönderiyor.
Ülkeyi çöplüğe çevirmenin tabii ki bir anlamı var. Çöpün geri dönüşümü ve işlenmesi çok büyük bir rant bırakıyor. Bunun için hem yerli hem yabancı şirketler büyük bir rekabet içinde en büyük parsayı toplama peşinde. Olan, konteynerlerden, çöp dökülen arazilerden çıplak elle, bakteri ve virüslere karşı korunmasız bir şekilde ‘ham madde’ toplayan, toplarken ayrıştıran ve bunu geri dönüşüm tesislerine satarak geçinen garibanlara oluyor. Çöp işinde tekelleşmek isteyen firmalar atık toplama işini kontrol altına almak ve kendilerine bağlamak amacıyla bu garibanların çek çeklerinin ellerinden alındığı, gözaltına atıldığı, ekmek parasından olduğu operasyonları güvenlikle iş birliği halinde sürdürüyorlar. Bu arada depolar basıldı, sokak toplayıcılarından mal alanlara para cezası uygulaması başlatıldı. Sokakta görünmeyen bir şiddet var. Atık işçisinin ekmeği yandaş rantiyenin ağzında.
Nerede bir rant varsa bunun da altından iktidar yakınları, parti elemanları çıkıyor. Devleti şirket gibi yönetme prensibi ‘aile şirketi’ gibi yönetmeye dönüştü. Belediye başkanlarından bürokratlara, akraba tekellerden, dünürlere kadar birçok tanıdık çöpten beslenir halde. 2021’de çıkan bir haber şöyle: “AKP’li Güngören belediyesi kent temizliği ve çöp toplama ihalesini Yeni Şafak gazetesinin de bağlı olduğu Albayrak Holding’e verdi…” Nokta.
Ve çok yeni bir haber de Esenler Belediyesinin ambalaj atıklarının toplanması ve değerlendirilmesi işinin ihalesiz ve bedelsiz olarak Eski AKP İlçe Belediyesi Yöneticisi Hüseyin Aydın’ın şirketine verilmesiyle ilgili olarak Başkan Tevfik Göksu hakkındaki suç duyurusuyla ilgili.
Geçen yılın verilerine göre çöp sektöründe 500 bin işçi var. Dolaylı istihdam 1.5 milyon. Yılda 3.2 milyon ton toplanan çöp yıllık 10 milyar TL getiriyor. Dünya plastik tüketiminin 2050’de 1 milyar tonu geçmesi beklendiği hesaba katılırsa gelecek çöplükte! Buna demir, nükleer, kağıt gibi atıkların muhtemel artışını da eklemek gerekir.
Kavga kıyametin sebebi gayet açık öyleyse. Bu durumda geri dönüşüm işçileri de örgütleniyorlar mecburen. Önceki gün Evrensel’e konuşan Kocaeli Geri Dönüşüm İşçileri Derneği Başkanı Nizamettin Kaya “Bir firma Gebze’de çalışan arkadaşlarımıza ‘Bana çalışmazsanız sizi çalıştırmam’ diyerek baskı uyguluyor. Bununla birlikte zabıtanın ve polisin baskısı da birleşince arkadaşlarımız çalışamaz duruma geldi” diye anlattığı ortamda açlık, yoksulluk ve işsizlikle karşı karşıya bırakılan işçiler adına “Önümüze çıkmasınlar” diyor.
Yukarıdan aşağıya yönetimin, bürokrasinin ve güvenliğin her katmanının el birliğiyle dünyanın açık çöplüğüne dönüştürülmüş, bu uğurda rant kavgalarına boğulmuş bir yerde, çoluk çocuk akrabai taallukat nasıl yaşatılır değil mi? Bravo diyelim, Mischigan’da Boksör Muhammed Ali’nin çiftliğini hatır için yapılan indirimiyle satın almak da sağlam bir öngörü, iyi ticaret yani.
Son olarak bu çöp tekellerinden biri aynı zamanda evlerde sayaç okuma işini de üstlenmiş durumda. Sahibi akraba olanlardan. Yerel yönetim seçimlerinde İmamoğlu aleyhine yapılan kampanyada kullanılan ‘Sayaçlarınızı terör elemanları okuyacak’ tevatürünün nedeni de gayet yerli milli ve duygusalmış demek ki: Yani rantsal.
Tek vatan, çöpte tekel… istikamet Michigan.
- Arka taraf! 15 Kasım 2024 04:48
- Kürtler Türkler birbirini sevsin! 01 Kasım 2024 05:02
- ‘Çözüm’süz süreç 25 Ekim 2024 15:05
- Hiçbir şey olmamışsa da bir şeyler oluyormuş gibi çözüm süreci 18 Ekim 2024 05:07
- Yenikapı ruhu 2.0 11 Ekim 2024 04:50
- Kimin yanında, kimin karşısında? 04 Ekim 2024 04:55
- Narin'in katlinden polis cinayetine 27 Eylül 2024 06:05
- İsrail’in kirli savaşı 20 Eylül 2024 06:00
- Narin'in gerçek sırrı 13 Eylül 2024 05:23
- Halaydan büyük meseleler 06 Eylül 2024 05:41
- SETA'dan gelen imdat 30 Ağustos 2024 04:55
- İzmir yangınının anatomisi 22 Ağustos 2024 05:00