7 Haziran 2022

Canımızı yakabilirsiniz ama kalemimizi bükemezsiniz!

Evrensel, Türkiye’de işçi ve emekçilerin 12 Eylül karanlığının yasaklarını aşarak, kapatılan sendikalarını yeniden kurdukları ve meydanları doldurarak kitlesel eylemler gerçekleştirmeye başladıkları bir dönemin etkileriyle doğdu. 1989 bahar eylemleri ve ardından gerçekleşen Zonguldak madenci grevi bu eylemlerin en akılda kalanları olsa da aslında irili ufaklı onlarca eylem ve direnişe tanıklık edilen bu süreç, üniversitelerdeki öğrenci hareketlerinin de belirgin bir etki kazanmayı başladığı bir dönemdir. Kültürel alandaki canlanmayı buna eklemeliyiz.

Hayat yeniden ileriye doğru bir ritim kazanırken, dünyadaki medya düzeni bakımından ise neoliberal politikalara bağlı olarak emek haberlerinin artık gazete sayfalarının kısa haber sütunlarına itildiği, giderek de buharlaştırıldığı bir dönemin eşiğindeydik.

Evrensel, emeğiyle dünyayı var ettiği halde iddiaları tarihten silinmek istenen işçi sınıfının sesi, soluğu olma iddiasıyla yayın hayatına başlarken, demokrasi, bağımsızlık ve enternasyonalizmi temel yayıncılık değerleri olarak benimsedi.

Her gün yalan satan, patronunun ya da sesi olduğu iktidarın çıkarlarına uygun olarak bazı haberleri abartarak öne çıkartırken bazılarını özellikle görmeyen, manşetinden şantaj yapmayı, birilerini hedef haline getirmeyi işinin doğası sayan bir gazetecilik anlayışına karşı, çok daha sınırlı imkanlarla halkın ihtiyaç duyduğu gerçeğin sesi olmakta ısrar etmek hiç de kolay bir iş değil. Dönemin özelliklerine göre dozu farklılaşsa da her dönem çeşitli düzeylerde baskı yaşarsınız. Bu bazen arkadaşımız Metin Göktepe’nin katli gibi bir noktaya varır, bazen yazarlarınız hapsedilir, bazen ekonomik kuşatmayla boğulmaya çalışılırsınız ve her daim yargılanırsınız.

Bütün bunları yaşarken gazetecilikten ödün vermemek, hamaset ve ajitasyondan uzak durmak Evrensel’in 27 yıl boyunca üzerine titrediği bir tutum olmuştur. Basılı Evrensel, internet haberciliğimiz ve Evrensel’in bünyesinde doğarak iktidar tarafından kapatılana kadar yayın hayatına devam eden Hayatın Sesi Televizyonu açısından işini doğru ve düzgün yapmaya çalışmak hep hayati önemde oldu.

Günlük bir yayımcılık yaparken hatalar yapmamak mümkün değil. Önemli olan yaptığınız hatalardan öğrenmek ve dersler çıkarmaktır. Öğrenmekten imtina edecek kadar burnu havada bir gazetecilik bizden uzak olsun.

Evrensel’in en özgün yanlarından biri düzenli yer verdiğimiz işçi mektuplarıdır. Türkiye’de kârını katlayan şirketlerin fabrikalarında çalışan işçilerin kaleminden çıkan gerçekler somut birer haber olarak bu ülkedeki sömürü düzeninin düzeyini de gösteriyor.

Evrensel’in tarihi birikmiş emeğin toplamıdır. Adana’da 19 Mart 2004 günü, “Demokratik Güç Birliği”nin seçim konvoyunu takip ederken geçirdikleri kazada yaşamını yitiren Evrensel’in Adana Muhabiri, arkadaşımız Hasan İşler ve DİHA Muhabiri Sevgili Volkan Eryiğit’i bu yazı vesilesiyle saygıyla, sevgiyle anmak isterim. Yıllar içinde Evrensel’e büyük emekler vermiş birçok arkadaşımızı sağlık sorunları nedenleriyle yitirdik. Yarın ve sonraki günlerde bayilerde olacak olan Evrensel’de onların hepsinin birikmiş emeği var. Sadece Evrensel’in kendi tarihinde değil, Türkiye’de ve dünyada doğru bir gazetecilikte ısrar ettiği için yaşamından olan gazeteciler, işimizi yaptığımız her gün, doğrulardan ödün vermemek bakımından bize ciddi bir sorumluluk yüklüyor.

Ve yazarlarımız… Hakkında davalar açılan, hedef gösterilen ama hep sağlam duran yazarlarımız Evrensel’in hikayesinin çok güçlü bir damarını oluşturuyor.

Evrensel, dünyayı her gün yeniden anlayıp yorumlama çabasıyla, onu daha iyi bir dünyaya doğru değiştirme çabasını gazeteciliğinde birlikte var edebilmeyi hep önemsedi. Bundan sonra da devam edecek olan bu çaba, Evrensel’in varlık gerekçelerini oluşturuyor.

AKP’den önceki iktidarların yaşayarak öğrendiği bir gerçeği, yirmi yıllık tarihi boyunca artık AKP’nin de öğrenmiş olması gerekir. Canımızı yakabilirsiniz ama kalemimizi bükemezsiniz!

Evrensel’i ilan ambargonuzla, ekonomik kuşatmayla boğamazsınız! Yargılamalarla, cezalarla yıldıramazsınız!

Tam bu noktada bizi hiç yalnız bırakmayan okurlarımıza da bir sözümüz var. Zor bir dönemden geçiyoruz ve bu zorlukları birlikte aşıncaya kadar belki biraz daha ağırlaşarak yaşamaya devam edeceğiz. Ağırlaşan kağıt ve dağıtım maliyetleri, iktidarın Basın İlan Kurumu eliyle sürdürdüğü ilan ambargosuyla birleşince bizi her gün biraz daha fazla zorluyor. Bu kuşatmayı bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da okurlarımızın desteği ile aşabileceğimizi biliyoruz. Bayiden alınan her Evrensel, halkın gerçekleri öğrenme mücadelesi bakımından büyük bir değer taşıyor. Maddi durumu uygun olan okurlarımızın bir Evrensel’i de başkasına okutmak için alması, e-gazetemize abone olunması bizi daha da güçlü kılacaktır.

Sadece yalanın perdesini yırttığımız değil, gerçeğin dünyasının hakim hale gelebildiği bir ülke ve dünya dileğiyle…

Evrensel'i Takip Et