23 Haziran 2022 04:15

Yoldaş Kardeşler: Hüseyin ve Rıza

Hüseyin Saygılı

Hüseyin Saygılı (solda) Fotoğraf:   Saygılı ailesinin kişisel arşivi | Rıza Saygılı (sağda)| Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Fransa, güneyi ile Akdeniz’e açılırken vadileri, dağları, ormanlarıyla Anadolu’nun kıraç topraklarından gelmiş insanlarda, mahzun bir muzipliğe davet eden duyguları çağrıştırır.

Yoldaş kardeşlerden küçüğü karlı bir bölgededir. Kaldığı bölgede, kışın kayak için uygun -Rıza ‘kuvvetle muhtemeldir ki’ bunu “müsait” şeklinde eski kullanımıyla cümleye yerleştirirdi- yerler de vardır. Osman’ı kayak için ikna etmesi zor olmaz. Sonra da o muzip gülümsemesiyle fotoğraf makinesine basıp, abisinin düşme anını aile anıları albümünün yanı sıra, yoldaşlarının unutulmazları arasına nakleder: Kayak acemisi Rıza, sırt üstü kayarken kayaklar bir yanda, kollar diğer yanda çaresiz gülmededir.

Saygılı kardeşler, yoldaş kardeşlerdi; bir sene arayla önce küçüğünü, sonra onun bir büyüğünü yitirdik. Gerçeğin diliyle söylenirse, gerçek anlamda eksildik!

Hüseyin, Evrensel Basım-Yayın’dan çıkan ve Andre Ribard’ın imzasını taşıyan “İnsanlık Tarihi” adlı kitabın çevirmeni değildi sadece. Onlarca kısa metni de Fransızca’dan Türkçe’ye, özenli bir çalışma ile kazandırdı. Sabrı, dayanıklılığı ve kararlılığını neşesiyle birleştirmiş bir yoldaş olarak hem kronik ve hayati rahatsızlıklarına karşı direndi, hem de disiplinli şekilde çalıştı.

Küçüğünü erken yaşta kaybetmenin acısını da yaşayan Rıza ise, sağ olsaydı, “ya hemşehrim bu ne melun hastalıkmış!” diye tiye alacağı o sinsi akciğer kanserine yenik düştü. Ama tanıyanları için o hâlâ hoş sohbet canlılığı ve güleç simasıyla yanı başlarında durur gibidir.

Yaşamının uzun yıllarını işçi sınıfının uluslararası mücadelesinin bir neferi olmaya adamış; bu mücadeleye emek vermiş ve bu birikim ve deneyimden güç almış bir devrimci militan olarak Rıza Saygılı, kendisini yakından tanıyan her yoldaşı, dostu, arkadaşı açısından, gıyabında hüzün ve sevinç karışımı bir anmayla kendisinden söz ettirecek “nevi şahsına münhasır” bir kardeş-yoldaştır. Nüktedanlığı, hoş sohbeti ve güleç simasıyla karşınızdadır; “Ya hu Hemşehrim...” diye söze başlayacaktır da, konuşmada “ketum”dur; kıssadan hisse konuşacağı “kuvvetle muhtemel”dir. Sözü vurguyla kuruludur. Özce, çok şey söylemiştir!

Türkçeye çevrilmiş onlarca belgede imzası vardır. Kendi adıyla ve F. Atalay imzasıyla Özgürlük Dünyası’na yazdığı makaleleri, özenli ve kolayca okunur el yazısıyla uluslararası parti ve örgütlerin toplantılarında aldığı notları ve raporları onlarcadır.

Rıza Saygılı’nın ölümü, işçi sınıfı ve emekçilerin sömürü ve baskıdan kurtuluşu için mücadele eden CIPOML bileşeni Marksist Leninist Parti ve Örgütler tarafından, “düşüncesinde ve eyleminde özverili ve inatçı bir proleter devrimcinin” yitirilişi olarak görüldü ve “enternasyonal devrim mücadelesine” kaktılarıyla mücadeledeki yeri ve rolü vurgulandı. Yapılan açıklamada, “CIPOML’nin kuruluşunun şafağından itibaren, önemli enternasyonalist katkılarda bulunduğu”; “komünistlerin uluslararası ölçekte birliğinin güçlenmesi için çaba harcadığı” vurgulanıyor ve “O'nun örneğini; yeteneğini örgütleme kararlılığını, dinamizmini ve enternasyonal devrim mücadelesine, komünizm davasına olan heyecanını bir kez daha vurguluyoruz” deniyordu.

Bu sözler, az sayıda devrimci için söylenmiştir. Rıza Saygılı onlardan biri olabildi. Devrim ve sosyalizm mücadelesindeki varlığıyla yanıbaşımızda olmaya devam ediyor. Yitirdiğimiz Saygılı kardeşleri saygıyla anıyoruz.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa