27 Haziran 2022 04:55

‘Nas’ ve ‘Gözlerimdeki ışık’tan sonra ekonomiye yeni bir norm daha: ‘Rahmani’lik!

Nureddin Nebati

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Bakan olarak atandığında, “Gözlerimdeki ışığı görüyor musunuz?​” diye, ekonomiyi kendi gözerindeki ışığa indirgeyen Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, “Kültepe Ekonomi Zirvesi-2022”de ekonomik gidişata dair yeni bir norm daha koydu!

Ekonomide önceliklerinin “enflasyonla mücadele” olduğunu öne süren Bakan Nebati, “Türkiye’nin dengeli şekilde büyüdüğünü” de iddia etti.

Oysa daha üç hafta önce “İstesek enflasyonu düşürürdük” diyerek, enflasyonla mücadele diye bir sorunlarının olmadığını açıkça ilan eden Nebati, Türkiye’nin dengeli bir biçimde büyüdüğünü de iddia ederek ekonomide izledikleri politikanın esasının sermaye sınıfı lehine “dengesizlik” üstüne oturduğu gerçeğinin üstünü örtmeye çalıştı.

Bunu ekonomi alanında kalarak yapamayacağı için de tartışmayı dinin alanına çekmeye yöneldi.

Yıllık yüzde 73.5’lik enflasyonla dünya enflasyon sıralamasında Venezuela, Sudan, Lübnan, Suriye, Zimbabwe’den hemen sonra 6’ncılığı da geçerek 5’inciliğe yaklaşması,Gelir adaletsizliğinde her yıl yeni rekorlar kırarak TÜİK’e göre bile GSYH, 2022 yılı birinci çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 7.3 artmasana karışın emeğin GSYH içindeki payı yüzde 31.5’e gerilerken, sermayenin payının yüzde 47.6’ya çıkması,Yılın başında büyük övgülerle yürürlüğe sokulan 1 trilyon 470 milyar TL’lik bütçeyi yılın yarısına gelmeden tüketip, 880.5 milyar TL’lik “ek bütçe” talebi Mecliste görüşülürken ekonominin başındaki Bakan Nebati’nin “dengeli büyüme”den ve “enflasyona karşı mücadeledeki başarı”larından söz etmesi bırakalım burjuva iktisadı normlarını, akılcı sınırlar çerçevesinde bile anlaşılır değildir.

NEBATİ’DEN EKONOMİYE YENİ BİR NORM: ‘RAHMANİ’LİK!

Hazine ve Maliye Bakanı Nebati bunu bildiği için olacak 24 Haziran’da yukarıda sözü edilen zirvedeki konuşmasında ekonomideki gelişmeleri; “Çok iyi işler yapıyoruz. Türkiye 21. yüzyılın en önemli aktörü. İyimseriz, iyimser olmaya devam edeceğiz. Rahmani bakış açısıyla işlerimizi yürütüyoruz. Karamsarlık şeytanidir, sürekli vesvese verir” diyerek savunması şaşırtıcı olmamıştır!

Eğer Nebati, “iyimserlik” ve “kötümserlik” (Nebati, iyimserliğe rahmanilik, kötümserliğe de şeytanilik(*) diyor) üstüne soyut bir kavramsal tartışma yapıyor olsaydı, bu tartışmayı dini renklere boyasa bile böyle bir tartışma tamamen yersiz, vakit kaybı olan bir tartışma olurdu!

Ancak Nebati, sadece sözcüsü değil seçkin bir mensubu da olduğu sermaye sınıfının (burjuvazinin), hatta onun bir kliğinin çıkarını savunmayı olumlayıp onu “rahmanilik” düzeyine yükseltiyor. Sermaye kesiminin çıkarlarını savunmayanları ise şeytanın yanında, hizmetinde olmakla suçluyor!

Böylece Nebati, tartışmayı ekonomi alanında bir tartışma olmaktan çıkarıp dinin alanına çekerek, tartışmaya kendi tarafından dokunulmazlık kazandırmaya çalışıyor. Nebati’nin böylece, aynı zamanda tartışmadan kendini haksız çıkarmayacak bir sonuç çıkarmayı da güvenceye almayı amaçladığı anlaşılıyor.

‘CEK’Lİ ‘CAK’LI VAATLER VE HAMASETTEN DİNE SARILMAYA!

Çünkü tek adam yönetimi, halka verecek bir şeyinin kalmamasının yanında ne faiz, ne enflasyon ne de dolar ve avro başta olmak üzere tüm yabancı paralar karşısında TL’nin serbest düşüşünü durduramaması (Daha doğrusu durdurmak istememesi),”cek”li “cak”lı vaatlere de inanan kimsenin kalmadığını görünce, son çare olan dini akitlere dayanmaya kadar gerilemiştir!

Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Faiz sebep enflasyon neticedir” artık şeklindeki dünyaca da tanınan ünlü “doktrini”ni savunmak için “Dinimizde faiz ‘Nas’tır. Öyleyse sana bana ne oluyor!” diyerek tartışmayı kendi acısından bitirmesinin arkasından Nebati ekonomideki iyi gidişatı “Ekonomi gözlerdeki ışıktır!” diyerek, kendi gözlerindeki “ışığı” ekonomik bir norm olarak göstermesine şimdi de “rahmanilik-şeytanilik” normunu eklemiştir.

Eğer siz ekonomideki gidişatı iyi görüyorsanız rahmanisiniz, yani “Allah’ın yolunda”sınız, yok eğer eleştiriyorsanız şeytanisiniz; yani “şeytanın yolunda”sınız!

TEK ADAM YÖNETİMİNİN GELDİĞİ YER ÇARESİZİLİKTİR!

Gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gerekse onun bakanı Nebati’nin bir yandan ülke ekonomisini adeta iflasa sürükleyen politikaları, bu politikaların işçi sınıfı ve emekçilerin yaşamına işsizlik, yoksullaşma ve açlık olarak yansıyarak katlanılamaz biçimde zorlaştırması karşısında emekçilere, “Halinize şükredin. Yaradan sizi sınıyor!” deme noktasına gelmesi iktidarın başarısının değil başarısızlığının itirafıdır.

Bu yüzden tek adam yönetimi ekonomik politikalarını, ciddi ekonomistler tarafından az çok benimsenen normlar etrafında tartışmaktan kaçırarak bu politikaların halkın hayatındaki görülmemiş hızdaki yoksullaşmanın nedeni olduğunun üstü örtmeyi amaçlamaktadır.

Başka bir söyleyişle, “Denize düşenin yılana sarılması” gibi, iç ve dış politikada olduğu gibi ekonomik politikaları da çıkmaza giren tek adam yönetimi içine sürüklendiği çaresizlik karşısında dini değerleri yardıma çağırmaktadır.

Ötesi laga lugadır!

(*) Rahmani, tanrı ile ilgili, tanrısal, tanrının yolundan giden, şeytani ise şeytanla ilgili, şeytanın yolundan giden anlamında kullanılıyor.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa