Ek bütçe kimin için?
Ekran görüntüsü TBMM'nin resmi Youtube hesabından alınmıştır
Ekonomide bütün uyarılara rağmen atılan yanlış adımların kaçınılmaz sonucu olarak döviz kurlarında ve enflasyonda yaşanan artış kontrolden çıkmış durumda. Öyle ki hükümet, 2022 bütçe ödeneklerinde yaşanan ciddi sapmalar nedeniyle daha yılın ilk yarısında ikinci bir bütçe (ek bütçe) hazırlamak zorunda kaldı.
Ek bütçeler genellikle olağanüstü nedenlere bağlı olarak merkezi yönetim bütçesinde öngörülenden yüksek harcama artışları veya gelir azalışları sonucunda hazırlanır. Hükümet temsilcileri sık sık ekonomide her şey kontrol altında deseler de ekonomide ipin ucunu çoktan kaçırdıklarının farkındalar.
2022 bütçesinin ilk beş ayında bütçe giderleri açısından yüzde 60’ın üzerinde sapma yaşanması nedeniyle hükümet ek bütçe yapmak zorunda kaldı. Salı günü Meclis Genel Kurulunda görüşülmeye başlanan ek bütçenin yılın ikinci yarısında ülke ekonomisindeki yüksek riskler ve kırılganlık karşısında yeterli olması mümkün değil.
2022 bütçesi ödenekleri 1 trilyon 751 milyar lira olarak belirlenmişti. Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre 2022 yılının ilk 5 ayında yapılan harcamalar 960 milyar liraya ulaştı. 2022 yılı bütçe ödeneklerinin yüzde 55’inin daha yılın ilk 5 ayında tüketilmiş olması, hükümetin ek bütçeye neden bu kadar ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor.
2022 Bütçe Kanunu’nda yer almayan kur korumalı mevduat (KKM) hesabı için ek bütçeyle 40 milyar liralık ödenek konuldu. Yılın ilk beş ayında KKM için 21 milyar lira ödendiği koşullarda kalan yedi ay için 19 milyar lira ayrılmış olması dikkat çekici. Diğer taraftan döviz kurlarındaki artış nedeniyle hazine garantili kamu özel işbirliği (KÖİ) projeleri için de ek bütçeye yaklaşık 11 milyar lira ek yapılıyor. Böylece bütçeden hazine garantili projelere ayrılan kaynak toplamda 53.5 milyar liraya yükseldi. Döviz kurları yukarı doğru gittikçe hem KKM, hem de müşteri garantili KÖİ projelerine halkın cebinden aktarılacak miktar artmaya devam edecek.
Merkezi yönetim bütçesinde olduğu gibi ek bütçenin de temel kaynağı halktan toplanacak vergiler ve temmuz ayından itibaren temel tüketim ürünlerine yapılacak yüksek oranlı zamlar olacak. Gerek asgari ücrete yapılması beklenen sembolik zammın, gerekse memur ve emeklilerin maaşlarına eklenecek enflasyon farkının kısa süre içinde fazlasıyla geri alındığını hep birlikte göreceğiz.
Hükümet ek bütçeyi finanse etmek için vergi ve zamlara baş vurdukça uzun süredir geçim sıkıntısı yaşayan milyonların yaşadığı sefalet koşullarının daha da ağırlaşması kaçınılmaz.
Bugüne kadar bu iktidar tarafından hazırlanan bütün bütçeler gibi, ek bütçenin de emekçilerin yaşadığı sorunlara çözüm üretmekten çok uzak olduğu net bir şekilde görülüyor.
- Asgari ücret tartışmaları 14 Kasım 2024 04:36
- 2025 bütçesi üzerine-3 07 Kasım 2024 04:24
- 2025 Bütçesi üzerine-2 31 Ekim 2024 04:38
- 2025 bütçesi üzerine - 1 24 Ekim 2024 04:38
- Hak mücadeleleri 17 Ekim 2024 03:30
- Borç batağında çırpınanlar 03 Ekim 2024 04:42
- Derin sessizlik 19 Eylül 2024 04:33
- Yeni OVP’nin emekçilere vaadi 12 Eylül 2024 04:35
- Kısır döngü 05 Eylül 2024 04:58
- Az çalıştırıp çok sömürecekler 22 Ağustos 2024 04:20
- Derin eşitsizlik 15 Ağustos 2024 04:20
- Enflasyon düşecekmiş! 08 Ağustos 2024 04:12