10 Temmuz 2022 03:16

Bir serap olarak özgürlük

"Benim rahmim benim seçimim" | Fotoğraf kaynak: Ekmek ve Gül

Paylaş

ABD Yüksek Mahkemesi en son kararlarından birinde kürtaj haklarıyla ilgili yarım yüzyıllık kendi prensip kararlarını tersine çevirdi. Orijinal karar “Roe v. Wade” 1973’te zamanın kıdemli yargıçları tarafından alınan önemli bir karardı. ABD Anayasasının hamile bir kadının özgür iradesini koruduğunu ve ona devlet tarafından herhangi bir kısıtlama getirilemeyeceğini belirlemişlerdi.

Bu temel hakkın yürürlükten kaldırılması, şimdi milyonlarca Amerikalı kadını şoka soktu. Yüksek Mahkeme aksini söyleyene kadar kendilerini eşit değere sahip ABD vatandaşı sanıyorlardı; ABD Anayasası tarafından garanti edilen korumalardan kişisel ve mesleki yaşamlarında yararlanmıştılar.

Mahkeme bir anda doğurganlık çağındaki yaklaşık 40 milyon kadının özgürlüğünü kısıtladı. Çocuk sahibi olmak isteyip istemediklerine ve ne zaman sahip olacaklarına kendileri karar verme özgürlüğünden yoksun bırakıldılar. Fakat özgürlük olmadan vatandaşlığın değeri nedir? Bir ülkenin tüm özgürlüklerden yararlanamayan yarısına ait olmak ne demektir? Bu tür bir vatandaşlıkta özgürlük sadece bir seraptır. Şimdi çılgın bir muhafazakar teoriye dayanarak, milyonlarca insanın hakları bir kez daha ABD eyaletlerinin yetkisine bırakılıyor, kadınlar ve sorunları karanlık çağlara geri atılıyor. Hukuk, köleliğin düello yapmak kadar yasal olduğu ve ABD askerlerinin “Kızılderilileri” vurarak topraklarını daha fazla soymakla eğlendikleri 19. yüzyıla geri dönüyor.

Bir kadın çocuk doğurma çağında olmasa bile, Anayasanın her türlü yasal korumasına sahip bir vatandaş değil mi? Bu koruma ne zaman sona erer? Şimdilerde görüldüğü gibi beş veya daha fazla gerici ABD yargıcı Anayasayı istedikleri gibi yorumladığında…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa