Gide gide
![](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/216383.jpg)
Fotoğraf: Pixabay
SESSİZLİKTE
Ses veren ağaçlardır sanırsın. Yaprakların rüzgârda birbiriyle sarmaşması ya da ayrı yönlerde uçuşmasındandır aslında. Sessizlikte ses veren.
SUSMAYAN
Deniz göle, göl denize açılıyor Datça’da. Karşıya elini uzattığında adalara dokunur. Arkada cırcır böceklerinin susturmadığı zeytin ağaçları. Gelip geçen otomobillere inat. Susmayan.
GİDE GİDE
Gide gide iz olur. İzler açar yolu. Bir gün olur yol bir kente ulaşır.
BEKLEŞENLER
Dağın ardı deniz, denizin ardı sis. Kıyıda birikip bekleşenler biz, hepimiz. Kotralarınız, gemileriniz, zırhlılarınızla denizi yarıp geçerken siz.
KARANLIK YOK OLMAZ
Karanlık bütünüyle yok olmaz/olmuyor. Demek ki biz yoğunluğunu azaltmakla uğraşıyoruz/uğraşmalıyız.
PARILTI
Kumsalı yalayan dalgacıklara basa basa yürüyorsun. Kayarcasına ıslak kumlarda. Gökle denizin gövdeni saran ışıltısıyla. Parıldayarak.
YAŞAM GERÇEĞİ
Sanatın gerçeği, yaşamın gerçeğiyle iç içe olmalıdır. O zaman sanatın gerçeği, yaşamın derinliklerinden yansıyacaktır.
YAŞAMIN ANLAMI
Yaşam bir gemiyse yüzüp yüzüp batacaktır. Denizin dalgalarıyla boğuşarak direnirse bir anlam kazanacaktır.
ŞİİR ZENGİNİ
Cemal Süreya, Ece Ayhan, Sezai Karakoç Mülkiye’nin üç yoksul şairiydi. Ama üçü de şiir zenginiydi.
Evrensel'i Takip Et