03 Eylül 2022 04:20

Embedded Cüneyt (Özdemir) "Z Kuşağı"nı Saray'a "iliştirme" mesaisinde

Cüneyt Özdemir

Ekran görüntüsü, 'Cüneyt Özdemir' YouTube kanalının videosundan alınmıştır.

Paylaş

Kovuğundasın…

Issız ve serin…

Enfes bir eylül sabahına uyanmışsın…

Yanında az evvel kokusunu sindirdiğin kahven…

Salmışsın kendini su sesine karışan müziğe…

Fevkalade görünüyor her şey…

Gayriihtiyari müziğe tempo tutmandan belli…

İçin içine sığmıyor gibi…

Ama fakat nafile…

İnce ince bir yürek sızısı yapışmış yakana…

Çok görüyor bir lahzalık mutluluğu… (sanki...)

Zira önünde duran klavye hatırlatıyor…

Hadi!..

Hani inançlı olsam, ne günahım var da bu eziyeti reva görüyorsun bana…

Cüneyt Özdemir’le başlatıyorsun sabaha, diye isyan edeceğim yaratana…

“Ya biz” itirazıyla söyleniyorsanız siz de… ‘Yapmayın’ demem…

Haklısınız…

Öyle ya… Her zamanki gibi zımparasından geçmişsin koca haftanın… 

Ve nihayet…

Güzel bir eylül hafta sonunda kahvaltıya oturuyorsun…

Evrensel’in sayfalarını karıştırıyorsun ve o da ne!..

Cüneyt Özdemir!.. 

Affola maruz bıraktığım için…

Zira yapacak bir şey yok…

Hem de hiç… Ya da ben bilmiyorum…

Bildiğim, politik medya eleştirisi ile meşgul olacaksan, kaçışın yok…

Selam vermeyeceğin, hayatının zerresine yaklaştırmayacağın…

Ama memleketin başına çullanmış kötülüklerin medyadaki bu vb. aparatlarıyla hep cebelleşeceksin

Keza siz de…

Harfiyat’ta ya da başka mecralarda başkaları…

Bir şekilde sokacağız hayatınıza Ertuğrul Özkökleri de Nagehan Alçı, Ahmet Hakan ve Yeni Akitçileri de…

Zira zaten onlar size bize rağmen varlar…

Hayatları eğip bükmek, efendilerinin işine gelecek şekilde kalıplamak için toplumu, hep de var edilecekler… Taa ki…

Nitekim…

Rasim O. Kütahyalı sanki çok mu matahtı da vaktiyle “misafir” etmiştik sütunumuzda…

Eee… Daha göreceğimiz cefa varmış ki şimdi de Cüneyt Özdemir (C.Ö)… de…

NEREDEN ÇIKTI ŞİMDİ BU C.Ö?!

Şuradan:

Neredeyse bir hafta içinde Cüneyt Özdemir’e dair iki haberle karşılaştım…

Muhtemelen daha fazla haber olmuştur…

Ama beni yazmaya iten, dikkatimi çeken bu haberler oldu…

İlkinde beyimiz, Kılıçdaroğlu’nun şahsında “Altılı Masa”ya veriştiriyor:

Cüneyt Özdemir: Altılı Masa, ‘aramızdan birini seçeceğiz, siz de eşek gibi gelip bize oy vereceksiniz’ diyor (22 Ağustos 2022)

İkincisi bir araştırma sonucu:

YouTube’da en çok takip edilen isim Cüneyt Özdemir…Açık ara önde ve en yakın rakibine iki katından fazla fark bindiriyor… (31 Ağustos 2022)

Neden takıldım bunlara…

İki haberi birbiriyle ilişkilendirerek ele alacağım…

Ama evvel şu notu düşmeliyim:

Şu ana dek Cüneyt Özdemir’in (Habere konu olan kısa videoları dışında) YouTube’daki mecrasında hiçbir yayınını izlemedim…

Kibir ya da matah bir şey diye yazmıyorum bunları… (katiyen)

Bilakis… 

Yazılanları bunu bilerek değerlendiresin diye belirtmeyi borç biliyorum kıymetli okur…

Sonucu:

C. Özdemir sahiden en yakın rakibine fark bindirecek* seviyede yayın mı yapıyor, bilmiyorum…

Dedim ya, hiç izlemedim…

Lakin zaten meselemiz de bu değil; Özdemir yayıncılığının başarısını tartışmayacağız…

SARAY APARATI HİLMİ DAŞDEMİR OLUNCA ‘ARAŞTIRAN’, Bİ’DAKİKA DİYORSUN HALİYLE…

Meselenin burada bizi ilgilendiren iki boyutu var…

İlki, araştırmayı yapan (C.Ö’yü birinci sayan) şirketin kimliği:

OPTİMAR

Hilmi Daşdemir’in şirketi…

Habertürk’ten CNN Türk’e…

İktidar kontenjanından “tartışma” programının gediklilerinden…

Ekranlarda rastlamışsınızdır…

Hırçın mı hırçın, saldırgan, azgın bir rejim ajit-prop elemanı…

Böyle bir kimliğin yayımladığı veri benim nazarımda ziyadesiyle tartışmalıdır…

Aynı güvensizliği mevzu ettiğimiz YouTube izlenirliği araştırması için de taşıyorum doğrusu…

Elbette peşinen -hele hiç izlememişken- sonuca itiraz edecek halim yok…

Hayır, Cüneyt Özdemir başarısızdır, diyecek değilim…

Şüphem şu:

Cüneyt Özdemir YouTube izleyicileri nezdinde parlatılıyor olabilir mi?!

İzleyici dikkati Özdemir’e mi yönlendiriliyor?..

Çok mu komplocuyum?

Ne münasebet!..

Adı “Ak-troll” faaliyetlerinde “ele başı” iddiası ile gündeme gelen Hilmi Daşdemir ise bahse konu araştırmanın sahibi, tüm süfli hesapları rezervde tutalım, derim…

Geçiyorum…

Meselenin burada bizi ilgilendiren ikinci boyutuna geliyorum…

HANGİSİ DAHA KÖTÜ: CÜNEYT ÖZDEMİR’İN İZLENİRLİĞİNİN ŞİŞİRİLMESİ Mİ, SAHİDEN AÇIK ARA İZLENİR OLUŞU MU?..

İlk şık sık izlenen bir iktidar taktiği olarak şaşırtmaz…

Üzerine asıl düşünülmesi gereken ikinci ihtimal; Özdemir’in sahiden YouTube’un en çok izlenen fenomeni olması, pek çok açıdan tetkik edilmeyi hak eden bir hadiseye işaret eder bu halde zira…

Neden?

Yazıya oturmadan internette turladım, Cüneyt Özdemir taraması yaptım biraz…

Ve Ekşi Sözlük’ten aldım cevabı…

“Cüneyt Özdemir’in gizli yandaşlığı” başlığı altında, “emekli gergedan” vaktiyle (13 Mayıs 2021) koymuş teşhisi:

“[Cüneyt Özdemir] gizli yandaş değil, akp’nin beceremediği z kuşağını konsolide etme çabası [içinde]”

Araştırma verisiyle bağlantısı anlaşılmış olmalı:

“Z Kuşağı” olarak kodlanan genç nesil, Rejimin (bir hesaba göre yüze 95’ine) el koyduğu ya da teslim aldığı geleneksel medya (TV ve gazeteler) yerine YouTube kanallarını izliyor…

REJİM KONVANSİYONEL MEDYADAN KAÇAN GENÇLERİ YOUTUBE’DA MI YAKALIYOR?

Bu bilgi doğru ise -ki gözlemler teyit ediyor- Saray rejimi geleneksel medyadan kaçan bilhassa genç memnuniyetsiz nesli/takipçiyi -hiç değilse- kayda değer ölçüde yakalayabildiğini mi düşüneceğiz?

Hiç değilse kuvvetli bir olumsuzlama verme şansımız yok gibi..

Bilakis, Optimar da yapsa, sorumuza ‘evet’ diyen bir araştırma sonucu var…

Öyleyse şimdi soru şu:

Geleneksel medyada rağbet göstermediği AKP figürlerine (bilhassa) gençlik YouTube yayınlarında neden teveccüh gösteriyor?

Hatta -doğru ise neden Cüneyt Özdemir’i açık ara en çok izlenen programcı yapıyor?..

Mim koymalı soruya ve teşrih masasına yatırmalı…

‘Tek adam’ rejiminden kurtulmaya ve yeni bir ülke kurmaya ahdetmişler ciddiye almalı…

Enine boyuna kurcalamalı erbapları…

Bence mi?..

İddialı bir cevabım yok…

Sadece ‘galiba’ şerhi düşerek şunları sıralayabilirim..

YOUTUBE GİBİ MECRALARDA REJİMLE MESAFELİ GENÇLİĞE SESLENECEK İKTİDAR APARATININ MUHTEMEL PROFİLİ VE TARZI: 

  • İslamcı gelenekle özdeşleşmemiş, mümkünse sola bulaşmış/uzaktan bakınca sol bir geçmişten geliyor denilebilecek seküler imajlı birilerini öne çıkararak seslenmek
  • Yaşam tarzı olarak, yeme içme ve giyim tarzı ile “yaşam tarzına müdahale edilenler” karesinde görünmek…
  • Geleneksel medyanın hegemonik dil ve üslubun ötesinde, hitap edilen genç kitlenin frekansına girecek dil ve üslupla konuşmak; beden dilini buna ayarlamak
  • Rejimin mesajlarının doğrudan taşıyıcısı pozlarından kesinlikle uzak durmak…
  • İnandırıcılığını artırmak için hakkaniyetli (doğruya doğru, yanlışa yanlış diyen), kadir kıymet bilen, sözünü sakınmayan, eleştiriye açık, hep “başka bir şeyi” arayan, eskiyle hesaplaşmaktan sakınmayan, arayış içindeki bireyin liberal tonundan fotoğraf vermek…
  • Esas olarak mesela alenen Tayyip Erdoğan’ı savunan çizgide durmak yerine, tam aksi çizgiden hareket ederek, Erdoğan karşıtlarının tutarsızlıklarını hatta onu taklit ettiğini göstermeye odaklanmak…
  • Sağduyulu ifadelerle, Erdoğan karşıtlığının manasızlığını önce bir kof bir saplantı olarak resmetmek, ardından, “her türlü saplantıya karşı duruşu” kutsama zarfı içinde sunarak, MUHALEFETİN ERDOĞAN KARŞITLIĞINI “ŞU AKIL VE TEKNOLOJİ ÇAĞININ” DEĞERLERİNE YASLANARAK İTİBARSIZLAŞTIRMAK
  • Erdoğan’ın iktidar pratiğini/hedeflerini sıradanlaştırarak “tek adam” rejiminin faşizan karakterini maskelemek…
  • Tek adam rejimine karşı mücadeleyi, Saray’a muhalefet meselesini klasik iktidar-muhalefet çekişmesi içinde itiş kakışa indirgeyerek, muhalif safları seyreltmek: ERDOĞAN DESTEKÇİSİ OLMUYORSAN TARAFSIZ KAL… BU HESAPLAŞMA SENİN HESAPLAŞMAN DEĞİL MESAJIYLA ikna etmeye çalışmak…

Uzattım ama…        

Böylece yukarıdaki iki haberden ilkini de çağırmış olduk…

Neydi o haberimiz:

“EŞEK GİBİ OY VERECEKSİNİZ” DİYEN ASIL KİM?

Cüneyt Özdemir: Altılı Masa, ‘aramızdan birini seçeceğiz, siz de eşek gibi gelip bize oy vereceksiniz’ diyor…

Güzel…

Pekiii... Sorular:

  • SİZ ŞİMDİYE KADAR HİÇ YUKARIDAKİ CÜMLENİN ÖZNESİNİ DEĞİŞTİREREK, ÖZDEMİR’İN, “ALTILI MASA” YERİNE, “TAYYİP ERDOĞAN/AKP/CUMHUR İTTİFAKI” YAZARAK AYNI İTİRAZI DİLLENDİRDİĞİNE RASTLADINIZ MI?
  • Cüneyt Özdemir’in hiç Erdoğan’ın “Tek adam”lığını esastan ve sistematik eleştirisini yaptığına tanık oldunuz mu?
  • Yapsa, muhalefetin esamesini okutmayan CNN Türk’te programına devam edebilir, İktidar medya mecralarında boy göstermesi keyfine bırakılır mıydı?

Aklınızı mı yediniz, tabii ki hayır, “gençler”…

Böyle sesleniyor ya: “Gençler”..

GENÇLER DİYE HİTAP ETTİĞİ, REJİMLE MESAFELİ OLDUĞU DÜŞÜNÜLEN “Z KUŞAĞI” DİYE KODLANAN KESİME SESLENME KAPASİTESİNİ KAZANMAK/KORUMAK İÇİN AMA SOL/MUHALİF JARGONU TACİZ EDİYOR:

- “Başka bir siyaset mümkün”

Başka:

- “Türkiye’deki siyaset tek bir dinamik üzerine. Erdoğan’a karşı olanlar ve Erdoğan’ın yanında olanlar.

- Biz üçüncü taraftayız. Biz buna mahkum değiliz, hayat bundan ibaret değil. Bir yol daha var yepyeni, taze, genç, eğlenceli.

Cüneyt Özdemir’in Kılıçdaroğlu’nu/”Altılı Masa”yı hedefe yerleştirmesinin kritik hedeflerinden biri şu:

- Erdoğan’a karşısın ama bak o(nlar) da Erdoğan’dan farksız…

Öyleyse:

- Biz “üçüncü tarafız”…

Yani?..

Erdoğan-Kılıçdaroğlu/Cumhur-Altılı Masa kapışmasında taraf olamayın…

Ya?

Ya da bu kimin işine gelir?..

C. Özdemir’in seslendiği Erdoğan’ın İktidar pratiğine mesafeli gencin umutsuz bir şekilde (güya soldan, radikal bir ifadeyle “üçüncü tarafız” safsatasıyla) Erdoğan karşıtlığından feragat etmesi, tam da Tayyip Erdoğan’ın hanesine yazacak tutum değil mi?

Sağlamasını yapalım:

Özdemir kimi sol jargonu (Başka bir siyaset/dünya) süfli niyetinin maskesi yapıyor…

Halbuki…

Kafa karıştırmak adına sarf ettiği “üçüncü taraf” argümanını, sahiden sosyalist/devrimci ‘masa’lar/ittifaklar kullanıyor…

Saray rejimine karşı duran burjuva muhalefeti/Altılı masa ile mesafelenerek devrimci/komünist merkezler yaratıyor… (isabetle)

Ama hiçbiri, hiçbir sol-sosyalist odak “Ha Erdoğan, Ha Kılıçdaroğlu fark etmez” aymazlığına kapılmıyor…

Dahası ısrarla ısrarla altını çiziyor:

Saray/tek adam rejiminin tasfiyesi tüm sosyalist güçlerin öncelenemez kırmızı çizgisi….

Ötesine lüzum var mı?

REJİMİN, FARKLI KESİMLERE SESLENEN, HİTAP EDİLEN HEDEF KİTLENİN İHTİYAÇLARINA GÖRE DONANAN, TROLL ORDUSU DESTEKLİ/EŞ GÜDÜMLÜ MEDYA/PROPAGANDA MASALARI/MECRALARI VAR…

Ve Cüneyt Özdemir tam da (ve ne güzel ki) fark edildiği üzere, İktidarın kontak kuramadığı yeni nesille (“Z Kuşağı”) Saray’ın (seçim stratejisine hizmet gibi) çıkarları hesabına hemhal olmaya, onları yönlendirmeye çalışan ekibin bir aparatı…

Ve galiba diskuru:

- [AKP’ye] Kazanamıyorsan paralize et!.. Muhalefetin parçası olmasın!

Cüneyt Özdemir budur ve onun “embedded” (“iliştirilmiş” demek) geçmişi bugünkü karakterinin parçasıdır…

“Embedded”liği mi?

C.Ö’nün “Savaş muhabirliği”ni açıklar ve Irak Savaşı’ndan işgalci askeri kuvvetlere ‘iliştirilerek’** gazetecilik yapmasından gelir…

“İliştirilmiş”lik belli ki alışkanlık yapmış…

Halihazırda lejyoner medya askeri olarak “z kuşağı”na YouTube’da pusu atmakla icra ediliyor…

-------

* Üçüncü Nevşin Mengü yüzde 9.2, İkinci Oğuzhan Demir yüzde 10.2 oranında ölçülürken, sahiden Cüneyt Özdemir’in izlenirliği yüzde 26.1.

** “Türk embeddedleri Irak cephesinde

İlk Türk ‘embedded’ (iliştirilmiş) gazeteciler Irak’a girdi. Irak’taki savaşı ABD ve İngiliz birlikleriyle beraber izleyen bütün dünyadan 600 ‘embedded’ muhabir arasında Türkiye’den Cüneyt Özdemir, Mithat Bereket ve Ümit Bektaş var.” Hürriyet, 10 Nisan 2003

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa