Apple’ın yeni cihazları ve rutin sabıkaları

Apple, birkaç gün önce düzenlediği etkinlikte yeni ürünlerini tanıttı: iPhone 14, Watch 8, yeni kulaklık serisi… Her Apple etkinliği sonrası geleneksel olarak yaşananlar bu yıl da yaşandı; başta teknoloji yayınları olmak üzere hemen her yer Apple ve cihazlarına methiyeler düzenlerle doldu. iPhone 14 serisinin, 13 serisine kıyasla dişe dokunur bir performans artışı gösterememiş olmasından başlayarak tanıtılan cihazlar tartışılabilir elbette ama Apple ile -ve pek çok benzer açıdan diğer teknoloji tekelleri ile- ilgili cihazlardan daha öncelikli yapmamız gereken başka tartışmalar ve hatırlatmalar var. Bu tartışmaların yapılmadığı durumda, yani Apple cihazlarını ekosisteminden ve Apple’ın çeşitli politikalarından bağımsız olarak ele aldığımızda gayet güzel cihazlardan bahsettiğimizi söyleyebilirdik. Ancak dünyayı yer çekimsiz olarak ele alamayacağımız gibi Apple’ın cihazlarını da ekosisteminden ve şirketin çeşitli politikalarından bağımsız ele alamayacağımız açık.

Apple’ın “duvarlı bahçe” olarak da anılan ve bir kez içine düşenin çıkışını olabildiğine zorlaştıran kapalı ekosistemi ve bu ekosistemin nasıl bir müşteri tuzağı olarak kullanıldığı bugüne dek çokça tartışıldı. Apple CEO’su Tim Cook’un Vox Media’nın Code 2022 etkinliğinde iOS ve Android’in mesajlaşma protokollerinin uyumsuzluğu nedeni ile gönderdiği videoları annesinin göremediğini belirterek Apple’ın bu sorunu çözmeyi düşünüp düşünmediğini soran Gazeteci LiQuan Hunt’a verdiği yanıt ekosistemin niteliğini ortaya koyuyor aslında: Seni iPhone’a geçirmeyi çok isterim. Tim Cook’un bu yanıtını Apple-Epic davasında ortaya çıkan 2016 tarihli bir yazışmadan bir cümle ile tamamlayalım: Android’de iMessage, iPhonelu ailelerinin çocuklarına Android telefon vermelerinin önündeki bir engeli kaldırmaya hizmet edecektir.

Kullanıcıları içeride tutmak ve daha fazla cihaz satmak için sistematik olarak tasarlanmış bir kara delik gibi çalışan bu ekosistemin yanında sıralayabileceğimiz daha çokça vakası var Apple’ın. Şirketin 2016’da Uluslararası Af Örgütü ve Afrika Kaynak Gözetimi tarafından tedarik zincirlerindeki kobalt madeninin çıkartılmasında çocuk işçi kullanımını denetlememekle suçlanan şirketler arasında olduğunu hatırlıyor musunuz? Peki ya çalışma koşullarının ağırlığı nedeni ile işçilerin seri şekilde intihar ettiği Apple’a üretim yapan Foxconn fabrikalarını unuttunuz mu mesela? Hani tedbir olarak çalışma koşullarını düzeltmek yerine işçiler intihar ederse ölmesin diye çevresine ağ gerilen. Bunlar yıllar önceydi diyorsanız buyurun size 2022’den yine Apple ve Foxconn temalı haberden birkaç cümle: Bu işçilerden beşi, altı ila otuz kadının bulunduğu odalarda işçilerin yerlerde yattıklarını söyledi. İki işçi, yaşadıkları pansiyonun suyu olmayan tuvaletleri olduğunu anlattı. Apple’ın Asya’daki taşeronlarında hal böyle iken ABD’de ise örgütlenmekte olan çalışanlarına karşı sendikalaşmayı engellemek için sistematik bir faaliyet yürüttüğünü not düşmek gerek.

Son kullanıcı tarafında da durum çok farklı değil. Bataryaları eskiyen telefonları kullanıcıdan habersiz yavaşlatmaktan Apple onaylı olmayan servislerde tamir edilen telefonları bloklamaya; bozulma ihtimalinin yüksek olduğu bilinen klavyeler ile yeni ürün piyasaya sürmekten “çevrecilik” maskesi altında şarj adaptörünü telefondan ayrı satmaya çokça vakasını listelemek mümkün Apple’ın. Size pazarlanmak istenen o “muhteşem” cihazların sistematik bir aldatmaca ve yoğun bir emek sömürüsünün ürünü olduğunu hatırdan çıkarmamak gerek.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Palavra çöktü

Palavra çöktü

Merkez Bankası, 2025 yıl sonu enflasyon tahminini, daha yılın ilk sunumunda yüzde 21'den yüzde 24'e yükseltti. Enflasyonu düşürme bahanesiyle 20 aydır ücret ve maaşlara saldıran ekonomi yönetiminin hiçbir öngörüsü gerçekleşmedi. Enflasyonun temel sebebinin iç talep ve ‘ücret artışları’ olduğu palavrası tamamen çöktü.

2025’te asgari ücrete yüzde 30 zam

Memur ve emeklilere yüzde 11.54 zam

İşçi emeklilerine yüzde 15.75 zam

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
RTÜK Başkanı “Ülkemizde olumlu olaylar olmuyormuş gibi haber servis ediliyor” deyip ‘yandık’, ‘bittik’ haberleriyle karamsarlık aşılandığını savundu, ceza tehdidinde bulundu.

Evrensel'i Takip Et