Yanlı ve yanlış yazan terazi
![](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/176870.jpg)
Fotoğraf: Pixabay
Yanlı ve yanlış olarak nitelendirdiğimiz ‘terazi’ adaleti simgeliyor.
Bakın 30 yılda bitmeyen soruşturma ve davalar varsa, orada adalet terazisinin adil oluşundan söz edemeyiz. Adil yargılanma hakkı bir insan hakkıdır ve bunun standartları vardır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde yer alır adil yargılanma hakkı.
Musa Anter davası ya da JİTEM davası olarak bilinen davaları biliyorsunuz. Katılanların avukatları ‘insanlığa karşı suç’ niteliğindeki katliamlarda, dava ve ceza zaman aşımlarının olamayacağını anlatmaya çalıştılar duruşmalarda.
Terazide yanlışlıklar var. Terazi yanlı bir terazi. Hangi birinden söz edelim; Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş davalarındaki AİHS 18. madde ihlalinden, Selçuk Kozağaçlı ve arkadaşlarının yargılandığı, üstelik tutuklu yargılandığı davalardan, Gezi davalarında yargılanan hak savunucularının haksız tutukluluğundan, Diyarbakır Cezaevinde tutuklu olarak bulunan 16 Kürt gazetecinin varlığından söz edebiliriz.
Çok dava var yanlı ve yanlış terazi önünde. Hangi birinden söz edelim, biz de şaşırdık...
300 bine yakın mahpus var cezaevlerinde. Denetimli serbestlik uygulamasına tabi 500 binden fazla insan var. Eski siteme göre bu insanların hapiste olmaları gerekir.
Terazi yanlı ve yanlış tartınca Türkiye nüfusu büyük sayılarla ‘sabıkalı’ durumda oluyor.
6 yıl oluyor tek bir akademisyenin davası -haksız- hukuksuz bir KHK tasarrufu olduğu kanıtlandığı halde (Anayasa Mahkemesi kararlarıyla) görevlerine başlatılmıyorlar ve idari yargı, daha tek bir dosya hakkında bir karar vermiyor, veremiyor.
Büyükada davası, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi üyelerinin ‘Savaş halk sağlığı sorunudur’ açıklaması nedeniyle açılan dava da ‘demokrasinin kılıcı’ olarak duruyor.
Ya 27 Mayıs 1995 tarihinden beri Galatasaray Lisesi önünce oturma eylemi yapan ‘Cumartesi Anneleri’ hakkında açılan davaya ne demeli?
Son cümlemiz LGBTİ+’lar ile ilgili olsun, LGBTİ+’lar kendi oldukları gibi yaşama hakkına sahiptir; Bu bir insan hakkıdır. Unutulmasın; herkes insan hakları ve insan onuruna sahiplik konusunda eşittir.
Tekrarlıyorum; sadece haklar bakımından değil, insan onuruna sahiplik bakımından da eşittir.
Nefret suçu işleyenlere ve onları koruyan kamu otoritelerine duyurulur!
Evrensel'i Takip Et