30 Eylül 2022

Emek ve özgürlük

Fotoğraf: Sevda Karaca/Evrensel

Toplumsal hayatı ilgilendiren iki kavram: Emek ve özgürlük.

Türkiye yıllardır bu iki kavramın eksikliğinin acısını çekiyor. Bir yanda Cumhur İttifakı diğer yanda Millet İttifakı ve toplumsal hayatın öznelerinin en sık kullandığı kavramlar anlayacağınız.

Ben de bu hafta kadrajımı seçime giderken yaşadığımız gelişmelere çevirmek istedim. Demokratik bir devletin olmazsa olması, bu iki kavramın hayata geçmesidir. Bugün ise ne özgürlükten ne de emeğin hakkından söz edebiliyoruz. Adaletsizliğin olduğu yerde zaten olamazlar ama egemenler tarafından varmış gibi kullanılırlar.

Ne var ki hepimiz bu gerçekliği sorguluyoruz.

Şimdi uzun uzun örnekler sıralamama gerek yok. Toplumun yüzde 80’i gitgide yoksullaşıyorsa, yüzde 20’lik bir kesim de tam tersine servetlerine servet katıyorsa en başta adaletsizlikten bahsedebiliriz. İşte burada eşit yurttaşlık ve adalet arayışı devreye girer. Buradan hareket ederek emek ve özgürlük kavramlarının içeriği doldurulabilir.

‘HEP BİRLİKTE BAŞARACAĞIZ!’

Bu gerçeklikten hareketle, “Üçüncü bir yol daha var” diyen Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisinin (TÖP) oluşturduğu “Emek ve Özgürlük İttifakı” “Hep birlikte başaracağız” sloganıyla yola çıktı.

Deklarasyonun sonuç bölümü konumuzu özetliyor aslında.

“…Türkiye’nin aydınlık ve demokratik geleceğini düşünen tüm kurum, kuruluş ve partilere, tek tek yurttaşlaradır. Hep beraber sorumluluk alalım. Cumhuriyetin 2. yüzyılında yangın yerine çevrilen ülkeyi ortak talepler ve birlikte mücadele anlayışıyla özgür ve demokratik şekilde yeniden inşa edelim.

Türkiye halkları ayrımcılığa, nefret söylemine, kutuplaşmaya, Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı arasına sıkışmış bir egemen siyasete mahkum değildir.

Emek, barış, özgürlük ve demokrasi değerleri temelinde halkın egemen olduğu bir toplumsal düzen kurabiliriz. Bunu başarmak ezilen ve sömürülen halk kitlelerinin değiştirici gücüyle mümkündür.”

‘BULAŞICI CESARET’

Ve ardından 80 edebiyat insanı desteklerini açıkladı. Önümüzdeki günlerde desteklerini açıklama hazırlığında olan birçok işçi, esnaf, köylü, sanatçı, aydın ve bilim insanı olduğunu düşünüyorum.

20 yıllık AKP ve Erdoğan hegemonyasını ortadan kaldıracak bir kaldıraç olarak “Emek ve Özgürlük İttifakı”nı geliştirmek ve büyütmek son derece önem taşıyor.

Lazım olan şey Selahattin Demirtaş’ın dizelerinde altını çizdiği gibi Bulaşıcı Cesaret:

Çıt çıkmasın diyecekler
Renk olmasın diyecekler
Gülerek isyan etmişsin
Gül açmasın diyecekler
Gülelim o zaman
Öksüz kalmasın isyanın

Suçsa suç kardeşim
Gülüşü solmasın insanın

Gün doğmasın diyecekler
Umuda silah çekecekler
Koşarak isyan etmişsin
Suçu sana yükleyecekler
Koşalım o zaman
Yalnız kalmasın isyanın
Suçsa suç kardeşim
Tepesini attırmayın insanın

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Peşkeşe ‘dur’ de!

Peşkeşe ‘dur’ de!

Çayırhan Termik Santralinin özelleştirilmesi için alınan ve genelde mal değerinin yüzde 10 düzeyinde belirlenen geçici teminat bedeli 250 milyon TL oldu. Bu bedel madenin sadece 3.5 günlük kazancına denk geliyor. Satışa karşı direnişi sürdüren madenciler, ‘Yağmayı durduralım’ çağrısı yaptı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et