09 Ekim 2022 02:40

Ellerimiz kirlendi

Fotoğraf: Unsplash

Paylaş

GECİKME

Gecenin bir yerinde odamın ışığı yanınca güneşin doğduğunu sandım erken sabahla. Sönünce karanlıkta kaldım. Geciken sabahla.

ACIDAN MUTLULUĞA

Acılara katlananlar mutlu bir yaşam elde edebilir sonunda. Kıyısından, köşesinden dönüp gidenlerse gittikleriyle kalırlar. Mutluluk peşlerinden gelmez.

SIKIŞIK

Renksiz, kokusuz çiçeklerin arasında siyah beyaza dönüşmüş bir dünyada. Beton duvarlar arasında. Üst üste, alt alta sıkışarak. Ezip duruyorken birbirimizi.

ZAKKUM

Zakkum’a cehennem ağacı diyorlar. İlkbahar, yaz sonbahar boyunca açan, ağaçları gelin gibi donatarak cennet bahçesine çeviren mor, beyaz boru çiçeklerine bakmadan. Zakkumu zıkkımla karıştırdıklarından.

ŞARKISIZ TÜRKÜSÜZ

Şarkısız, türküsüz kalırsak kuşlar da ötmez. Baykuşların çığlıklarıyla kargaların yaygaraları duyulur gece gündüz. Duymuyorken birbirimizi, konuştuğumuzda. Şarkısız, türküsüz kaldığımızda.

ELLERİMİZ KİRLENDİ

Çocukluğumuzda oturduğumuz evlerin bahçelerinde ceviz ağacı olurdu. Ellerimiz kınalanırdı ceviz kabuklarından. Ne o evler kaldı, ne de o bahçelerin ceviz ağaçları. Betona değiyoruz şimdi kirlenen ellerimizle.

SAPMADAN

Düz yolda doğru gidebilirsin/gidebiliriz. Asıl dolambaçlı yolda sapmadan/saptırılmadan doğru gidebilmektir.

İKİ YOL

Düzde yolun dar da olsa korkusuzca yürürsün. Güneşin sıcak yüzü, ayın alaca karanlığında. Tepelerde yürüyeceğin yol alabildiğine genişse de savrulursun rüzgarlar, fırtınalarla.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa