Polisten pusula olmaz
Hakkâri Emniyet Müdürlüğü gerçekten çok çalışıyor. Proje üzerine proje gerçekleştiriyor. “Pusulam Polis” gibi. Müdürlük web sitesine göre, çalışmayı Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü gerçekleştirmiş. Amaç, “Kaybolduğunda kendisini ifade edemeyecek engelli/malul vatandaşlarımızın parmak izlerinin alınarak mağduriyetlerinin önüne geçilmesi ve vatandaşlarımızın en kısa zamanda ailelerine teslimi.” Sitede verilmeyen bilgiler ise fotoğraflarda. Ekipler evlere girmişler. Her seferinde en az dört polis. Polislerin hiçbiri maske takmamış. Ama parmak izi alacakları için eldivenliler. Anlaşılan, Hakkâri’de salgın bitmiş. Polislerin evlere kovid götürmeleri, evden eve kovid taşımaları gibi bir olasılık yok. Belli ki, halk sağlığı polislerin umurunda değil.
Parmak izi alınmasının tam olarak ne işlev taşıdığı, hangi mağduriyetten söz edildiği belirtilmemiş. Projenin adının nereden çıktığı da. Projenin kapsamını öğrenmek için Emniyet Müdürlüğü Twitter duyurularına bakmakta yarar var. Cuma günü yapılan bir duyuruda, “Pusulam Polis’’ projesinin Özel Eğitim Merkezindeki engelli bireylerin vasilerine anlatıldığı ve engelli bireylerin parmak izlerinin alındığı belirtiliyor. Amaç, engelli bireylerin kaybolmaları durumunda kısa sürede ailelerine ulaştırılmaları imiş.
Bu Twitter duyurusunda kısa bir video da var ve polislerin maske takmadıkları görülüyor. Belli ki, halk sağlığı polislerin umurunda değil. Parmak izi alınan kişilerin yüzlerinin gizlenmesi gerektiği de. Tam tersine, videonun son anlarında, polislerin bir çocuğa sarılması ve yüzünü okşaması gösteriliyor. Videoda, türbanlı bir kadın polisin parmak izi alınan bir bireyin atkuyruğuyla oynadığı da görülüyor. Birinin saçıyla oynamak için izin almak gerektiğini polisler bilmiyor değiller. Ama senaryo, polisin “şefkat dolu” olduğunun işlenmesini gerektiriyor.
Ama şefkat vurguları boş. Videoda türbanlı polisin belindeki silah apaçık görülüyor. Daha açık bir dille özetleyelim: Özel Eğitim Merkezine giden polislerin ne halk sağlığı, ne çocuk hakları umurlarında. Silahtan arındırılmış bir kuruma bellerinde silahlarla giren polisler güvenli bir ortamı tehlikeli kılıyor; içeridekileri mağdur ediyorlar...
Peki asıl amaç ne? Anlamak için Emniyet Müdürlüğü Twitter adresindeki diğer duyuruları inceleyelim. Polisler her olanakta çocuklarla temas etmekte. Amaç, çocuklarla bir araya gelmek: “Yaya ve okul geçitlerinde yayalara öncelik konusunda doğru sürücülük davranışı kazandırmak amacıyla yaya geçidinde yapılan etkinlikte öğrencilerimizle bir araya geldik. Yayalara Öncelik Duruşu, Hayata Saygı Duruşu.”
Başka? “Trafik Dedektifleri Projesi” gibi bir adla şirin gösterilmek istenen eğitimlerde, karşıdan karşıya geçiş, trafik işaret levhaları, çocuk koltuğuna oturup emniyet kemeri kullanma, yaya güvenliği gibi konular işlenmiş. Yine maske yok. Yine çocukların yüzleri kapatılmamış. Yine polislerin hepsi silahlı!
Çocuklarla temasın merkezinde “toplum destekli polislik” var. Yüksekova’da “Pusulam Polis” işlerine Toplum Destekli Polislik Büro Amirliği bakıyor. Ama işi hangi birim üstlenirse üstlensin, hedef aynı! Polis çocuklara şirin, sevecen ve iyiliksever gösterilmeli. Amaç, polisin sevdirilmesi.
Her türlü bahane ve olanak kullanılarak, polis çocukların bulunduğu ortamlara sokuluyor. Eylül ayı, Bağışlı Köyü İlkokulu. Amaç, “Öğrencilerin rol model alabilecekleri meslek gruplarını tanıtmak.” Bir diş hekimi mesleğini anlatacak. Ama sınıfta polisler var. Onlar da polisleri sevdirme derdinde. Ekim başı. Bir “hayırsever iş insanı” çocuklara kırtasiye malzemesi bağışlamış. Bu “hediyeleri” çocuklara bir sivil götürmüyor. Video, baştan sona polislerle dolu. Mesaj, “Hediyeleri çocuklarımıza ulaştırarak, heyecanlarına ortak olduk!” Videonun başında iki çocuğa sarılan bir kadın polis var. Belindeki koca silah kadrajın tam ortasında. Son örnek, Bayköy İlkokulu. Öğrenciler okullarından alınarak animasyon izlemeye götürülmüş. Patlamış mısır ve su ikram edilmiş. Çocukları oyunlarına alet eden “yetkili” akılsızlar, çocuklara dağıtılan suyu bile “ikram” diye yazmışlar.
“Pusulam Polis” vb. çalışmaların hepsi, yaklaşık 15 yıldır sürdürülen polis sevdirme kampanyasının bir parçası. Bu yutturmacalar tek adam iktidarının kurduğu polis devleti için gerekli. Çocukları hiç çekinmeden öldürenleri çocuklara sevdirmek istiyorlar. Bütün bunlar utanç verici...
Evrensel'i Takip Et