Liberaller, muhafazakarlar ve Kulturkampf

Bismarck ve Papa Pius IX arasında bir satranç oyunu olarak Kulturkampf'ın karikatürü. 'Berlin ve Roma arasında' Kladderadatsch, 1875.

Kültür kavgası (Kulturkampf) terimi Tıp Doktoru, Antropolog, Yazar ve Politikacı Rudolf Virchow (1821-1902) tarafından, Şansölye Bismarck’ın 1871’den itibaren Katolik kilisesine karşı başlattığı kampanyayı tanımlamak için ortaya atıldı. Virchow tıp alanında birçok buluşa imza atmış, patoloji ve kamu sağlığında kurucu figür olarak kabul edilen bir doktor. Hanoverli Doktor Kugelmann, Marx ve Engels’e mektuplarında Virchow’dan materyalist bir felsefeyi benimsediği için komünizme kazanılabilecek bir entelektüel namzeti olarak bahseder. Engels ise Marx’a cesur bir burjuva olarak fazlaca siyasete girmiş olan Virchow’un komünizmi benimseyeceğinden umutlu olmadığını yazar (De Rosa 1964). Nitekim Virchow 1861’de Prusya Temsilciler Meclisinde kurulan liberal Alman Terakki Partisinin liderlerindendir. Partinin temel tezleri Bismarck’a karşı Prusya’da hukuk devleti ve yargı bağımsızlığı gibi liberal anayasal talepleri dile getiriyordu. Bismarck’la liberaller arasında 1865’te askeri bütçe üzerinden çıkan kavga Şansölye’nin Virchow’u düelloya davet etmesine kadar tırmanacaktı.

Bu dönemde Bismarck Prusya’nın Almanya’ya hakim olmasını sağlayacak iki önemli askeri çatışma yürütmüştü: Danimarka-Prusya (1864) ve Avusturya-Prusya (1866). Bu savaşların sonucunda  Avusturya’nın etkisindeki Güney Almanya dışlanarak, Prusya’nın hakim olduğu bir Kuzey Almanya Konfederasyonu (1867-70) kurulmuştu. 1848 Devrimlerinden beri Almanya’nın siyasi birliğini temel siyasi hedef olarak belirleyen liberaller, Prusya muhafazakarlığının hakimiyetini kabul ettirdiği bir ulus devleti kah zor kah iknayla kabullendiler. Yeni konfederasyonun kurulması o vakte kadar kendi kanunları olan egemen devletler halinde yaşayan konfederasyon üyelerinin bir dizi yasal reformla ortak yasalara tabi olmasını gerekli kılıyordu. 1869’da Ceza Yasası’nın reformu için Virchow’un başkanlığında toplanan Prusya Bilimsel ve Tıbbi Komisyonun eşcinselliği suç olmaktan çıkarmayı önermesi liberallerin Bismarck’ın birlik siyasetinden nasıl fırsat yaratmaya çalıştığının güzel bir örneğini oluşturuyor (Leck 2020: 96-97). Nitekim, Virchow gibi bir liberal siyasetçinin Bismarck’ın kültür kavgasının destekçisine nasıl dönüştüğünü anlayabilmek için siyasal bağlamı analiz etmeye ihtiyaç var.

Bismarck’ın hegemonik projesi ölümcül bir çelişki barındırıyordu: Prusya’yı Almanya’nın ve Avrupa’nın yükselen gücü haline getiren endüstrileşme iktidar koalisyonunun iki kurucu unsurunu oluşturan sermaye sahibi burjuvazi ve toprak sahibi aristokrasi arasındaki çıkar çatışmasını körüklemekteydi. Siyaset Bilimci Sheri Berman’a göre (2001) Bismarck’ın önünde iki seçenek vardı: Bir, bu siyasi çıkmazdan kurtulmak için bir darbe düzenleyebilir, anayasayı değiştirerek meclisin yetkilerini budayıp, şansölyeliği güçlendirebilirdi. Bismarck bu seçeneği değerlendirdi ancak uygulamadı. İkinci seçenek ise burjuvazi ve aristokrasiden ziyade şehirlerde güçlenmekte olan küçük burjuvaziye daha fazla siyasal temsil olanağı tanımaktan geçiyordu. Ancak bu seçenek de muhafazalar elitlerin kısıtlanması ve anayasalcılığın desteklenmesi anlamına gelecekti. Bismarck bu yolu da izlemedi. Sonuç, siyasal sistemin sosyoekonomik gelişme tarafından kırılma noktasına kadar itileceği bir kriz sürecinin tetiklenmesi oldu. Bu süreç 1890’da Bismarck’ın görevden alınmasıyla yeni bir döneme girecekti. Bu süreçte muhafazakar ve liberal partiler siyasi güçlerini büyük ölçüde kaybederken, Bismarck’ın saldırılarının hedefindeki Katolikler ve sosyalistler kitle siyasetine uyum sağlayarak büyük kazançlar elde ettiler. Bu bağlamda “kültür kavgasını” iktidarın toplumsal tabanında çözemediği çıkar çatışmasını öteleme girişimi olarak nitelendirebiliriz.

Bismarck kültür savaşıyla bir yandan muhafazakarları Protestan ve Katolik şeklinde iki kanada bölüyor, diğer yandan liberalleri laiklik ve dinsel hoşgörü prensipleri arasında tercih yapmaya zorluyordu. Yani: Bismarck’ın kültür siyaseti her şeyden evvel kendi koalisyonunun unsurları içinde çatışmalar yaratarak bunları kontrol etmeyi amaçlıyordu (Feuchwanger 2002: 182-188). Şansölyenin ön göremediği izlediği siyaset sayesinde Katolikleri partileşmeye itmesi oldu (Anderson 1986). Katolik Merkez Partisi (Zentrumspartei) Alman İmparatorluğu ve Weimar Cumhuriyeti’nin en güçlü partilerinden biri haline gelecek ve sıralarından 1917-1932 arasında dört defa şansölye çıkaracaktı. Dolayısıyla “kültür kavgası” kısa vadede Bismarck’ı iktidarda tutsa da mukadder sonu engelleyemediği gibi orta vadede niyetlediğinin tam tersi siyasi sonuçlara sebep oldu.

Kültür kavgası ve benzer terimleri doğdukları siyasal bağlamdaki işlevleri çerçevesinden yorumlamak, bu kavramların günümüzdeki siyasal çatışmaya uygulanıp uygulanamayacakları açısından önemli ipuçları barındırıyor. Eğer Kulturkampf terimi bugüne uygulanacaksa bugünkü iktidar koalisyonundaki sınıf çelişkilerinin analiziyle başlamak elzem görünüyor. Ancak kavram tarihi ve eleştirisi ele aldığımız siyasi çatışmayı analiz etmek için yeterli değil. Evet, Kulturkampf terimi Almanya’da Bismarck’ın Antikatolik siyasetini tanımlamak için ortaya çıktı. Ama liberaller ve Katolik kilisesi arasındaki kavga bütün Avrupa’da baş gösteriyordu. Başka bir deyişle sadece Almanya’ya özgü olmayan bir siyasal çatışmayla karşı karşıyayız. Bunu nasıl açıklayabiliriz? 19. yüzyılda Avrupa çapında Katolik kilisesine karşı kampanyalar ülkemizde tamamen klişeleşmiş bir laiklik tarihini de yeniden düşündürtüyor.

Anderson, M.L. 1986. “The Kulturkampf and the Course of German History.” Central European History 19(1): 82-115.
Berman, S.E. 2001. “Modernization in Historical Perspective: The Case of Imperial Germany.” World Politics 53: 431-462.

De Rosa, R. 1964. “Rudolf Virchow und Karl Marx: Zu einem unveröffentlichten Brief von Kugelmann an Marx über Virchow (1868).” Virchows Archiv für pathologische Anatomie 337: 593-595. 
Feuchtwanger, E. 2002. Bismarck. London: Routledge.
Leck, R.M. 2020. Vita Sexualis: Karl Ulrichs and the Origins of Sexual Science. Urbana, Chicago: University of Illinois Press. 

Evrensel'i Takip Et