Çin: Yardımsever mi yükselen emperyalist mi?
Fotoğraf: Royal Court of Saudi Arabia/AA
Çin, pandemiyle büyüme hızı yavaşlasa bile, kapitalist üretiminin gelişme hızıyla yakın gelecekte ABD’yi yakalayıp geçecek bir ülke. En başta bu nedenle Amerikan emperyalizminin düşmanlığını çekiyor. Ukrayna Savaşı'nın temel bir nedeni, ABD’nin, ittifakın “zayıf karnı” olarak Çin’in yakın müttefiki Rusya’yı güçten düşürmeye yönelmesi. “Ticaret Savaşları” ve NATO’nun Çin’i “başlıca tehdit” ilan etmesinin nedeni de Çin’in ABD’nin üstünlüğünü tehdit etmesi.
Çin imalat sanayi; 2014’de 1978’dekinin yüzde 4441’i büyüklüğe ulaşmıştı. Şimdi rakamlar daha da büyüdü. Son yıllarda gelişme hızı yavaşlasa da sürüyor. 1990’lardan başlayarak büyük miktarlarla sermaye ithal eden Çin, 2000’lerin ortalarından bu yana bir o kadar da sermaye ihraç ediyor. Çin artık dünyanın 2. büyük sermaye ihracatçısı. 2021’de ise, Forbes’in “Global 2000” en büyük tekeller listesinin ilk onunda, Çin’in 1. sıra dahil, 4 tekeli bulunmaktaydı.
Bu büyümenin doğrudan bir sonucu Çin’in dünyanın dört bir yanındaki yayılmasıdır. 2006’da, 8 ülkede (Nijerya, Mauritus, Zambiya, Moğolistan, Pakistan, Tayland, Rusya ve Kazakistan) “ekonomi ve ticaret işbirliği bölgeleri” kurarak başladı. İlk ortak dış yatırımını bir Pakistan şirketiyle Pakistan’da gerçekleştirdi. Sonra ABD’yi kendi kurduğu Trans Pasifik Ortaklığından çekilmeye zorlayarak, birçok uluslararası “iş birliği” ve “kalkınma” ortaklıkları kurdu ve kurulu olanlara katıldı. Kolombiya, Sudan ve Suriye gibi ülkelerde şirketler satın almaya başlayan Çin’in enerji tekelleri şimdi hemen tüm petrol ve gaz ülkelerinde yatırımlara sahip. ABD’yi geride bıraktığı elektrik sektöründe, 2017’de Çin’in 145 milyar dolarlık dış yatırımları, 121 milyarlık ülke içi yatırımlarını aşmıştı. Bankalarıysa çeşitli ülkelerin imalat ve hizmet sektörlerinde milyarlarca dolarlık satın almalar gerçekleştirdi.
Çin dış yatırımları Asya’da çoktan 1. sıraya yerleşti. Afrika’da 2012’den itibaren ABD dış yatırımlarını geçti. Mal ihracında ise 2008’den beri geçtiği ABD’ye pandemi öncesinde neredeyse üç misli fark atıyordu. Çin’e “dünyanın atölyesi” denirdi, şimdi Afrika “Çin’in atölyesi”. Bu kıtada Çin, 2019’a kadar hükümetleri 153 milyar dolar borçlandırdı. Latin Amerika’da bile Çin dış yatırımları ABD’yi geride bıraktı. Özellikle sol hükümetlerin olduğu ülkeleri borçlandırması da öyle.
Çin’in stratejik bir yönelimi, kadim İpek Yolu’nu ihya etmek üzere 2013’te ilan ettiği “Kuşak-Yol Projesi”. Bu kapsamda sadece İran’la 400 milyar dolarlık bir anlaşma imzaladı. En son Taliban Afganistan’ına girdi.
Sırada ABD müttefiki Suudiler vardı ve Xi Jinping geçtiğimiz günlerde Riyad’daydı, 30 milyar dolarlık 34 anlaşma imzaladı. Üstelik Xi, Riyad’da 22 Arap ülkesiyle birlikte Arap-Çin İşbirliği Forumu ve ardından Çin-Körfez zirvesine katıldı. Temmuzda, Biden Suudilerden petrol üretimini artırmasını istediği için oldukça sönük geçen ve bu talebin reddedildiği ABD-Suudi görüşmesinin ardından Xi’nin ayaklarının altına lavanta halıları serildi. Bankacı-sanayici-tüccar olmakla kalmayıp maharetli bir diplomasi de yürüten Çin, bölgenin hasımları İran’la Suudilerin gönüllerini bir arada kazanma çabasında.
Soru şu: Çin yardımsever mi? Bunca para dökerek yayılma ve dünya hegemonyası mı peşinde yoksa “hayırlı bir gelecek” ve “barış içinde bir dünya” mı amaçlıyor? Rusya’nın emperyalist olmadığını ileri süren kimileri, Çin’in henüz silahlara el atmamış olmasından hareketle onu “halkların dostu” olarak lanse ediyor. Marx sermaye fetişizminin altını çizmişti. Çin’in tekelci kapitalizmi ve milyarlarca dolarlık ihraç sermayesi, ne sosyalistlik iddia eden yöneticilerinin “güzel” lafları ne de savunucularının avuç açmalarına pabuç bırakır. Myanmar darbesi, Çin Genelkurmay Başkanı'nın ziyaretinin ardından gerçekleşti. Pire Limanı'nı Çin boşuna ele geçirmedi. Nijerya’nın güneybatısındaki “yap-işlet-devret” modeli 1,5 milyar dolarlık Lekki Limanı'nı Çin, tüm orta Afrika’yı ABD’ye bağlamak için inşa etmedi!
Amerikan emperyalizmi ve saldırganlığı ileri sürülerek ne Çin emperyalizmi olumlanabilir, ne de bir emperyaliste dayanarak diğeriyle mücadele edilebilir!
- Ortadoğu yeniden dizayn edilirken... 10 Aralık 2024 05:08
- Esad’la görüşüp anlaşma mı, kavga mı? Hangisi? 03 Aralık 2024 06:45
- CHP ile Cumhur ve sınama yanılma… 27 Kasım 2024 06:45
- Papatya falı ve havuçla sopa... 19 Kasım 2024 04:58
- İngiltere'de Kasım Gelincikleri ya da 'şehitleri anma' günü 12 Kasım 2024 04:26
- Hoş geliyorsun faşizm… 06 Kasım 2024 04:55
- İşçi sınıfının ekonomik mücadelesinde kendisinden başka güvenecek kimsesi yoktur! 22 Ekim 2024 04:50
- Bahçeli, MHP ve terör... 17 Ekim 2024 05:43
- CHP ile nereye kadar? 15 Ekim 2024 05:11
- Sadece İsrail mi terörist? 08 Ekim 2024 04:51
- İsrail’le uzlaşıp anlaşma mı, mücadele mi? 06 Ekim 2024 03:57
- Haydut başı: Amerikan emperyalizmi 01 Ekim 2024 05:02