Yedinci yargı paketi

Çocukluğumda babam evimizin bahçesinde tavuk beslerdi. Günlük taze yumurta yerdik. Bir süre ördek de besledi. Yumurtası toprak kokar, çok lezzetli değildir. Ördeklerin suyu sevdiğini, suda yüzmek isteyeceklerini düşünerek çamurdan bentler yapıp, küçük havuzlar oluştururdum yüzsünler diye. Ama onlar havuzda yüzeceklerine bendin çamurdan duvarında solucan ya da böcek arar ve gagalarıyla bendi yıkarlardı. Gagalanan yerlerden su kaçmaya başlardı. Su kaçağı olan bir yeri kapatmaya çalışırken, aynı anda başka ördekler duvarın diğer yerlerini gagalarıyla yıkar, oradan sular havuzun duvarını delerdi. Ben bir oraya, bir buraya koştururken bir süre sonra havuzun duvarları tamamen yıkılır, birikmiş su akar giderdi.

AKP’nin yargı paketlerini benim delinen havuz duvarını yeniden yapma ya da yamama çabama benzetiyorum. Güya yargıyı tamir ediyorlar. Aksayan yanlarını düzeltmeye çalışıyorlar. Ama yaptıkları her yama yeni açılan bir başka delikle boşa çıkıyor.

Yedinci yargı paketi de bir yama çabası ama faydasız.

Uzun yargılama süreçlerini daha da uzatmaktan başka bir işe yaramayan ara buluculuk uygulaması genişletiliyor. Zaman ve para kaybından başka ne işe yaradığı belli olmayan ara buluculukta AKP ısrar ediyor.

Ev haczinde hakim kararı getirerek zaten çok uzun olan icra işlemlerini daha da uzatıyor.

Türkiye borçlular ve suçlular cenneti. Birine borcun varsa ödeme. Enflasyon resmi açıklamalara göre yüzde seksen, alacağın ödenmiyorsa eklenecek yasal faiz yüzde dokuz. Bankadan kredi çekeceğine borçlan ve borcunu ödeme. Eğer devletten alacaklı isen devletten zaten alamıyorsun, uzun uğraşlar sonunda alırsan faiz de ödemiyor. Bir de damga vergisi kesiyor.

İstediğin suçu işle. Siyasi değilse, daha doğrusu muhalif birisi değilsen, zaten dört seneye kadar cezada cezaevine girmiyorsun. Dört seneden fazla ceza alıp girdiysen, birkaç ay yatıp çıkıyorsun. Birini mi öldürdün? Merak etme, bir şekilde gene çıkarsın. Pandemi izni olur, dışarıya alışma izni olur, mafya çetelerine getirilen infaz indiriminden yararlanırsın, çıkınca iki kadın daha öldürürsün.

Anayasa Mahkemesindeki yığılmayı önlemek için adil yargılanma hakkı ihlali başvurularında bakanlık komisyonunu devreye sokuyor.

Hiçbiri köklü çözüm değil. Yama, pansuman. Sorunu çözemiyorsan zamana yay mantığı. Adil yargılama yapmıyorsan, komisyon da kursan, komisyona binlerce dosyayı göndersen sorun çözülecek mi? Adil yargılama yapsana, hakimlerinin ve savcılarının kanunlara uymasını sağlasana.

Adil yargılama yapacaklarına, vatandaşın yargıya ulaşmasını zorlaştırıyorlar. Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru harcı 1500 liraya çıkarılmış. İnsanlar nasıl bireysel başvuru yapacak?

Birbiri ardına yapılan “reform paketleri”ni gördükçe insanın “Gölge etme başka bir şey istemez” diyesi geliyor.