14 Ocak 2023 04:55

Emek ve Özgürlük İttifakı İstanbulluları taleplerini haykırmak için mitinge çağırıyor

Bildiri dağıtımı

Fotoğraf: Özlem Songül Abayoğlu/Evrensel

Paylaş

Emek ve Özgürlük İttifakı, ilk mitingini yarın saat 13.00’te İstanbul Kartal Meydanı’nda düzenliyor.

İttifakın il örgütleri “Yoksulluğa, savaşa, baskılara dur diyelim” sloganıyla düzenlenen mitinge tüm İstanbulluları davet ediyor.

Elbette ki, Türkiye nüfusunun beşte birinin yaşadığı bir mega kentte, dahası siyasette “İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır” denecek kadar ağırlığı olan bir kentte, seçim startı da olacak biçimde ilk ortak mitingini yapması Emek ve Özgürlük İttifakına yakışan bir başlangıçtır.

Muhalefetin en dinamik odağı olması itibarıyla, Emek ve Özgürlük İttifakının “Birlikte kazanmak için buradayız. Haydi hep birlikte değiştirelim!” diyen çağrısını içeren yarınki mitinge katılım, emek ve demokrasi güçleri için olduğu kadar tek adama biat etmeyen ve ona son vermek isteyen tüm güçlere de bir çağrı olması nedeniyle ayrıca önem taşımaktadır.

TARAFTARIN TOPLANIP LİDERİN KONUŞTUĞU MİTİNGLERE HAYIR!

Mitingler ülkemizde, seçimlerin en yaygın biçiminde geniş yığınlara seslenmelerinin araçlarının başında olagelmiştir.

Önümüzdeki üç-dört ay içinde yapılacak milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimi için Emek Özgürlük İttifakının İstanbul mitingi, ittifakın kendisini diğer ittifaklardan ayıran çalışmaları bakımından da dersler sunacağı için bir öneme sahiptir.

Nitekim çoktan seçim startını vermiş olan AKP, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı memnun edecek kalabalıklar toplamak için civar illerden taraftar taşımadan, vali ve kaymakamlar aracılığıyla kamu çalışanlarını ve öğrencileri mitinglere katılmaya zorlamaya, kamunun “tesis açılış” ve “temel atma” törenini parti mitingine dönüştürmeye kadar her yola başvurmaktadır. Yeter ki Erdoğan meydana bakıp kendilerine, “Bu kadar mı insan toplayabildiniz” diye kızmasın!

6’lı masa partileri ise kendi taraftarlarını taşıdıkları “Aman çizdiğimiz sınırların dışına çıkılmasın” dediği “Biz iktidara gelince bütün istekleriniz yerine getirilecek. Siz bize oy verin yeter” mesajı verdikleri mitingler düzenlemekle yetinmektedirler.

Böyle mitinglerin Emek ve Özgürlük İttifakının siyaset anlayışıyla uyuşmayacağı da apaçıktır.

EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKININ MİTİNGİNİN FARKI NE?

Emek ve Özgürlük İttifakı ise; gazetemize konuşan ittifak partilerinin yöneticilerinin de söylediği gibi mitingleri, insanların taraftarı oldukları ittifak partilerinin mitinglere katıldıkları ve konuşmacıları dinleyip alkışladıkları bir eylem olmasının ötesinde görmektedir.

Çünkü bu ittifak seçim çalışmasını “Şu parti gitsin bu parti gelsin, şu kişi cumhurbaşkanı olmasın bu olsun” olarak görmüyor. Tersine seçim sürecini halkın kendi talepleri etrafında birleşerek siyasete müdahale ettiği, bu müdahalesini sandıkta da sürdürdüğü bir mücadele olarak anlıyor.

Bu yüzden de bu ittifakın mitingleri;

  • Üretim hizmet alanlarında,
  • Emekçi semtlerinde,
  • Sendika ve emek örgütlerinde, mücadele içindeki kadın ve gençlik hareketi içinde,
  • Ulusal hak eşitliği talebi mücadelesindeki Kürtler, inanç özgürlüğü talebi etrafında “eşit yurttaşlık” isteyen Aleviler, “toplumsal cinsiyet eşitliği” talebi etrafında birleşen çevre hareketlerinin, kadınların, LGBTİ’lerin kendi talepleriyle alanlara çıktıkları, ezilenlerin, sömürülenlerin, daha iyi ve daha özgürce yaşanılan bir ülke talebinin bir avuç egemen sınıf ve onların çanak yalayıcıları dışında tüm toplumun birleşerek mücadele ortaklığını sağlayabileceklerini fark ettikleri eylemlerdir.

YOKSULLUĞA, SAVAŞA, BASKILARA KARŞI HAYDİ MİTİNGE!

Kısacası çeşitli toplumsal kesimlerin kendi talepleri etrafında birleşerek mitinglere katılması sadece bir şekil sorunu değil, bundan çok daha önemli olarak, alanlardaki birliğin siyasette de birlik olmanın, bunu seçimde sandığa da yansıtarak siyasal bir güç oluşturmanın dayanağı olarak anlamlanmaktadır. Tabii aynı zamanda mitingler, iktidarın sokakları emekçilere yasaklamasına karışı mücadele açısından da önemli bir yer tutar.

Dolayısıyla mitingler, her parti ya da ittifakın kendi taraftarlarını alana götürme organizasyonu olmamalıdır. Tersine daha önce böyle bir mitinge katılmamış, en azından Emek ve Özgürlük İttifakı partilerinin mitinglerine katılmamış olan kesimlerin taleplerinin tartıştırıldığı, bu amaçla çeşitli toplantıların düzenlendiği, bildiri, broşür, afiş gibi araçlarla bu tartışmaların ilerletilmesi için girişimlerin yapıldığı çok yönlü bir çalışmayla hazırlanıldığı ölçüde amaca hizmet eden araçlar olabilecektir.

Nitekim gazetemizin perşembe günkü sayısına konuşan Emek ve Özgürlük İttifakının İstanbul il örgütlerinin başkanları miting çalışmalarından söz ederken, sadece kendi taraftarlarını mitinge getirmekten söz etmiyorlar. Elbette taraftarların mitinge katılışının organize edilmesi olmazsa olmazdır. Ama hemen bütün il başkanları, asıl olarak emekçilerin kendi talepleriyle mitinge katılması için çalıştıklarına dikkat çekiyorlar.

Yarın yapılacak miting bu çalışmanın ne ölçüde başarılı olduğu kadar eksiklerin ve yanlışların da öğrenildiği bir miting olacağı için ittifakta yer alan örgütler için de “erken uyarı” mahiyetinde olacaktır.

Bugün bu köşenin son sözü;

  • “Yoksulluğa, savaşa, baskılara dur demenin” bir adımı olarak haydi mitinge, haydi taleplerimizi haykırmaya!
  • Haydi tek adam yönetimini iktidardan indirmek için mücadeleye!
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa