18 Ocak 2023

Bilgisizlik bilimi

Fotoğraf: Evrensel

Sanırım beş yaşlarındaydım. Yan komşumuz kardeşimle sokakta oynarken arada bizi evine alır, ikramlarda bulunur, masal anlatırdı. Saadet teyze, olgunlaşma enstitüsü mezunuydu. O yıllarda adabımuaşeret onlardan sorulurdu. Diksiyonu, konuşması, kıyafeti ile farklıydı. Masal anlatır, sonrasında sözü dönüp dolaştırıp “Kürtlerin kuyruğu var” derdi. Hatta kendisi de gördüğünü söylerdi. İzmir’deydik o yıllar. Kardeşimle her defasında ‘Bizim kuyruğumuz yok, o halde Kürt değiliz’ değil mi diye birbirimize sorardık.

‘Kürt ve kuyruk’ meselesi aşağılanma olarak anılagelse de, çocuklar nezdinde asimilasyonun kolaylaştırıcısı olagelmiştir. Kuyruk yoksa Türklük var! Okul yıllarındaki ‘Türk’üm, doğruyum‘ andı ya da ‘Türk’üm diyen herkes Türk’tür’ yasal düzenlemesinden daha belirleyicidir.

Saadet teyze de biliyordu kuyruk muyruk yok ama, amacı ya da kolektif menfaati neydi peki? Menfaat gereği cehalet, husumet yaymak olmasın? Şu ‘Karda yürürken kart kurt sesi, dağ Türkleri” meselesine ise hiç girmeyelim.

“Menfaat gereği cehalet yaymayı inceleyen bilim dalı olur mu?​” demeyin. Elbette var: “Agnotoloji”, yani “bilgisizlik bilimi”. “Bilgisizliğin ne olduğunu araştıran bilim dalı” olarak da tanımlanabilir aynı zamanda. Kökenini ise nöroloji bilim dalından almaktadır: ‘Agnosi’ kelimesine dayanır.

Agnotolojinin hedefinde olan kişilerin de, aynen agnozi belirtileri gösteren hastalar gibi, “Doğru ve gerçek hakkında bir farkındalığa sahip olamadıklarını” söylemek mümkün.

Kişinin duysal bir bozukluk olmadan, o duyu aracılığıyla öğrendiği bir şeyi tanıyamamasına verilen addır “agnozi”. Örneğin hiçbir duyu kusurumuz yokken gözlerimiz kapalı da olsa avucumuza konan kalemi yoklayarak tanırız. Kalemi tanıyamama hali ise agnozidir.

Günümüzde hükümet eyleyenlerce sık sık kullanıma sunulan bilim dalı ne yazık ki agnotoloji.  Enflasyon oranlarından, iş cinayetlerine, Covid 19 pandemisinden doğal afetlere, iç politikadan uluslararası ilişkilere, mültecilerden şiddete tüm başlıklarda halka hesap verebilirlik yerine agnotologlardan yararlanmakta sistem. Agnotologlar yani ‘Menfaat gereği cehalet yayanlar’ TV ekranlarının değişmez yüzleri aynı zamanda. Agnotologların ‘sürü’ ve kadrolu haline ise trol denmekte.

Şimdilerde ülkemiz agnotoloji bahsinde gündemlerden bir tanesi Türk Tabipleri Birliği (TTB). TTB yöneticilerinin vatandaşlıktan çıkartılmasını vehmeden siyasi parti başkanları da var, kapatılmasını isteyen de. Sonunda hekimlerin “Türk “olmayı hak etmediklerini” ve meslek odasının isminden ‘Türk’ kelimesinin çıkartılacağını da ifade etmiş oldular.

Saadet teyze nerelerdesin? Sen bu duruma ne dersin?

Sağlıcakla kalın.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et