21 Şubat 2023 04:27

Kentleri belediyeler kurmalıdır

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Leningrad (şimdiki ismiyle St. Petersburg) müze gibi bir şehir. Büyük Petro (Bizimkiler nedense Deli Petro diyor) bu kenti yaptırmış. Sel baskınlarını bertaraf etmek için kanallar yapmışlar, bataklığa çakılan kazıklar üstüne kurulmuş. Venedik gibi.

İkinci Emperyalist Savaş sonrası Avrupa’da yıkılan kentlerin çoğu da yine belediyeler ya da devlet tarafından yeniden yapılmış. Ve Londra’nın iki katlı, kırmızı tuğlalı meşhur evleri. Belediye evleri.

Bizde Erzurum, Kars gibi kentlere Rusların yaptıkları evler…

Geçmiş yıllarda Emlak Konut tarafından yapılan evler. Levent Evleri gibi.

İstanbul’da ve şimdi deprem ile yıkılan on ilde kentsel dönüşümü belediyeler yapmalıdır. Tabii, şu anda belediyelerin bu iş için yeterli parası yok. Kaynak da yurt içinden ve dışından gelen yardımlar, toplanan deprem vergileri, AFAD’dan aktarılacak para ve Hazineden aktarılacak para, sigortalardan alınacak paralar vd. ile sağlanmalıdır.

Bu şekilde, konutlar ve kamu binaları ovalara, bataklıklara değil sert zeminli depreme dayanıklı zemine yapılır. Yeniden kurulacak kentte estetik bir uyum mümkün olur. Geniş yollar, parklar, yeşil alanlar, spor sahaları, otoparklar vb. yapılabilir.

Belediyeler işçiler ve emekçiler için Londra’nın kırmızı tuğlalı evleri gibi evler yapmalı ve emekçiler bu evleri makul bir kira (ısınma, su, elektrik vb. giderleri içinde) ile kullanabilmelidir. Emekçiler ev sahibi zulmünden ve sömürüsünden kurtarılmalıdır.

İstanbul’da müteahhitler eliyle ve bireysel yıkıp yapmalar ile kentsel dönüşüm projesi çöktü. İşlemiyor. Yirmi senede yeniden yapılması gereken evlerin yüzde onu dahi yenilenemedi. Herkesin söylediği gibi Bağdat Caddesi’ndeki evler yenilendi ama Zeytinburnu, Bakırköy, Beşiktaş, Bağcılar, Aksaray ve onlarca eski semtteki dar gelirlilerin, emekçilerin evleri yenilenemedi.

Artık gökdelen ve AVM yapımına son verilmelidir.

İstanbul’dan ve deprem fay hatları denilen alanlardan fabrikalar sökülüp Anadolu’nun çeşitli şehirlerine dağıtılmalıdır.

İstanbul’un nüfusu en az yüzde elli azaltılmalıdır. Keza Ankara ve İzmir’in de. Diğer şehirlerin nüfusları da iki milyonu geçmemelidir.

Böylesi büyük bir şehirleşme planı ile sorun ele alınmadığında belirli aralıklarla hep insanlar ölecek, evler yıkılacak, hayvanlar telef olacak, milyar dolarlar kaybedilecek, büyük göçler yaşanacaktır.

Burjuva partilerin müteahhitlerle ilişkisi, kent rantı yağmalamaları göz önüne alındığında böyle bir kentleşme modeline yanaşırlar mı? Çok mümkün değil.

O zaman, emek ve demokrasi güçleri kendi siyasi örgütleriyle, halkı bu konudaki politikalara ikna ederek bu işi başaracaktır. Önümüzdeki seçimin en önemli konularından biri kentlerin yeniden kurulması konusu olacaktır.

 

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa