Seçimde son düzlüğe girerken millet ittifakı için çok kritik iki gün!

Millet İttifakı partilerinin 12’inci toplantısı önceki gün Saadet Partisinin ev sahipliğinde yapılmıştı. 6 saat süren toplantının sonrasında çok kısa bir metin yayımlandı.

Altı partinin genel başkanlarının imzaladığı bu metinde; “Millet İttifakını oluşturan siyasi partilerin genel başkanları olarak 28. Dönem TBMM ve 13. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ortak cumhurbaşkanı adayımız ve geçiş süreci yol haritası konusunda ortak bir anlayışa ulaşmış bulunuyoruz. Genel başkanların partilerinin yetkili kurullarını bilgilendirmeleri sonrası nihai açıklamayı 6 Mart 2023 tarihinde kamuoyu ile paylaşmak üzere Saadet Partisinin ev sahipliğinde tekrar bir araya geleceğiz” deniliyor. Metnin tamamı bu aktarılandan ibaret!

Bu metinde herkesin çıkardığı ilk sonuç; Kılıçdaroğlu’nun adaylığının altı genel başkan tarafından kabul edildiği ama partilerin genel başkanlarının belirlenen isim konusunda yetkili kurullarını bilgilendireceği (Yani bir tartışma yapılmayacak) ve resmi açıklamanın da pazartesi günü yapılacağı biçimindedir.

Ancak kısa süre sonra İyi Partinin önde gelen isimlerinin en azından bazılarının yayımlanan metni böyle anlamadığı ortaya çıktı.

Nitekim toplantının bitmesinden kısa süre sonra Akşener’e çok yakın olduğu bilinen İyi Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Ümit Dikbayır “Millet beşten büyüktür!” diyen bir tweet attı. Ancak bir süre sonra bu tweeti sildi! Ne var ki Dikbayır, tweetini silmiş olsa da binadan çıkarken “Millet beşten büyüktür” demeye devam ediyor!

Nitekim İyi Parti Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu, “Milletin olmadığı yerde biz de olmayız”, gazetecilerin sorusuna yanıt veren İyi Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Erhan Usta, “Kılıçdaroğlu’nun adaylığı kabul edilse açıklamada yazardı” diyerek açıklamayı Kılıçdaroğlu’nun adaylığının kesinleşmesi belgesi gibi sunulmasına karşı çıktı.

Toplantının hemen ardından bazı CHP milletvekilleri de Kılıçdaroğlu’nun sesinden “Haydi arkadaşlar başlıyoruz, başlıyoruz, başlıyoruz!” dediği bir video yayımladılarsa da o video da kısa süre sonra yayımdan kaldırıldı!

AÇIKLAMADAKİ AÇIK ÇELİŞKİ NEDEN?

Toplantının gelişmelerini yakından izleyen gazetecilerin belirttiklerine göre; toplantıda DP Genel Başkanı Gültekin Uysal Cumhurbaşkanı seçiminde Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakının adayı olmasını öneriyor. Bu öneriye Akşener dışındaki genel başkanlar olumlu yanıt verirken Akşener, İBB Başkanı İmamoğlu ve ABB Başkanı Yavaş’ın da konuşulabileceğini söylüyor. Ama Kılıçdaroğlu, belediye başkanlarının görevlerine devam edeceğini belirterek bu öneriye itiraz ediyor. Kılıçdaroğlu’nun itirazı üzerine Akşener, Kılıçdaroğlu’nun adaylığı önerisini yetkili kurullarına götürmek için toplantının pazartesi gününe ertelenmesini istiyor. Böylece toplantı sona eriyor.

Burada ilk akla gelen; eğer Akşener Kılıçdaroğlu’nun adaylığına evet dememiş, “Bunu partimin yetkili kurullarına götüreceğim” demişse bu açıklamada neden açıkça belirtilmemiş, tersine Kılıçdaroğlu’nun adaylığı altı parti genel başkanı tarafından kabul edilmiş gibi ilan edilmiştir” sorusudur.

Ayrıca burada altı genel başkanın altına imza attığı kısa açıklama ile, toplantının seyri konusunda (Bu konuda özetteki seyri yalanlayan olmadı) yukarıda ve özetini aktardığımız tablo çok açık biçimde çelişmektedir. Nitekim genel başkanların imzaladığı açıklamayı İyi Partinin önde gelen isimleri de herkes gibi, “Kılıçdaroğlu’nun adaylığının benimsemesinin belgesi” biçiminde algıladıkları için karşı çıkıyorlar.

İYİ PARTİDEKİ GELİŞMELERİN ‘ADAYLIK’ ÖTESİNDE DE ANLAMI VAR MI?

SP, DP, Gelecek Partisi ve DEVA Partisinin genel başkanlarının toplantının arkasından, toplantının görüş ve anlayış birliği içinde, sorunsuz geçtiğini açıklamasıyla birlikte ele alındığında karşımıza, “Akşener ‘sehven’ mi bu metne imza attı?​” sorusu gündeme geliyor.

Akşener’in bu açıklamayı “sehven” imzalaması olanaklı olmayacağını bildikleri için açıklamaya karşı çıkarken Akşener’e de karşı çıkmış oluyorlar. Ki bu eski kurtların bunu bilmemeleri mümkün olmadığı için bu karşı çıkış, Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ötesinde de manidar soruları gündeme getirmektedir.

Öte yandan Akşener, Millet İttifakı partilerinin genel başkanlarının toplantısının hemen arkasından milletvekilleri, divan başkanlığı üyeleri, başdanışmanları ile saat 22.30’da bir toplantı yaptı. Dün ise İyi Partinin 81 il başkanını Ankara’da topladı.(*) Bugün ise 81 il eski başkanını toplayacak!

CHP ise hem MYK’sini toplayarak gelişmeleri değerlendirdi hem de SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen ve Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş ile görüştü.

KILIÇDAROĞLU’NUN ADAYLIĞI GERİ DÖNÜLEMEZ GÖRÜNÜYOR

Evet önümüzdeki iki gün daha İyi Parti ve Millet İttifakının içindeki gelişmeleri tartışacağız. Pazartesi günü ise herhalde “Cumhurbaşkanı adayının Kılıçdaroğlu olduğu”na karar verilecek. Burada önümüzdeki iki günde İyi Partide yapılacak toplantılar önemli görünüyor. Çünkü Akşener’in İmamoğlu ve Yavaş’ı masaya sürmesini Kılıçdaroğlu reddedince geride tek adayı kalıyor, o da Kılıçdaroğlu.

Kılıçdaroğlu’nun adaylıktan çekilmesi artık olanaklı görünmemektedir.

Tabi eğer Akşener masadan kalkıp “Şartlar değişti. Ben de artık başbakan değil cumhurbaşkanı olmak istiyorum” demezse! Bu mümkündür.

Eğer bu gelişme olursa Millet İttifakı artık bugüne geldiği gibi süremez.

Ama böyle bir tutum İyi Parti için de büyük bir handikaptır, siyasi bir intihardır! MHP, AKP ve Cumhur İttifakı için “Zafer naraları atacakları” bir durumdur.

Ancak ülkenin içinden geçtiği sürecin özellikleri, halkın siyasi bilincindeki gelişme dikkate alındığında İyi Partiye oy verecek kitlelerin bilincinin de böyle bir durumda İyi Partinin yönetimini aşan bir tutumla Cumhur İttifakının zafer çığlıklarının “Pyrus Zaferi” ağıdına dönüşmesi sürpriz olmayabilecektir!

Seçimin son düzlüğüne girilirken İyi Parti içinde çıkarılan kriz Millet İttifakı için önümüzdeki iki günü, çok kritik hale getirmiştir!

(*) Bu yazı yazıldığında ne İyi Parti ne de CHP’nin cumartesi günü yapılacağı ilan edilen toplantıları henüz yapılmamıştı.