22 Mart 2023 04:57

Newrozlardan Erdoğan’ın hayal kırıklıklarına, gündem toparlanırken!

2023 Amed Newroz'u

Fotoğraf: Şerif Karataş/Evrensel

Paylaş

Partilerin ittifak çalışmaları son aşmasına yaklaşırken, hafta sonu başlayan Newroz mitingleri de Emek ve Özgürlük İttifakının seçim mitinglerine dönüştü.

Pazar günü İstanbul, Ankara, İzmir, Mersin, Van, Dersim, Iğdır, Hakkâri gibi kentlerde alanları dolduran yüz binler depremde hayatını kaybedenleri anmayı unutmadılar. Dün ise Newroz, Diyarbakır’da yüz binlerin katılımıyla taçlandırıldı!

Evet Newroz kışın, halkların yaşamlarını zorlaştıran koşullarının sona erdiğinin, doğa ananın çocuklarını beslemek için yeniden canlandığının habercisi olarak pek çok ülkede binlerce yıldır kutlanmaktadır. Ama aynı zamanda Newroz, Demirci Kawa’nın zalim hükümdar Dehak’a isyanının sembolü olmasıyla da binlerce yıldır halkların baskı ve zulme karşı mücadelesine ilham veren bir efsane olagelmiştir.

Tek adam rejiminin baskı ve yağma düzenine karşı, bu yıl faşist bir rejim inşasının önünü kesebilecek bir seçimin arifesine gelmiş olması nedeniyle de zulme karşı başkaldıranlara bunca yıldır ilham veren Newroz’un zulme isyan özelliğinin öne çıkmaması beklenemezdi.

Öyle de oldu. Newroz bu yıl, tek adam rejimine, adaletsizliğe, haksızlıklara ve zulme karşı mücadelenin, “Baskı düzenini göndereceğiz. Halkların baharını getireceğiz”, “Birlikte direneceğiz, birlikte kazanacağız”… gibi sloganlarla halkların birleşme umudu ve tek adam rejimini gönderme isteğinin haykırıldığı seçim mitinglerine dönüştü!

HDP KILIÇDAROĞLU’NA DESTEĞE ÇOK YAKIN!

Millet İttifakının Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, cumartesi günü yapılacağı açıklanan Halkların Demokratik Partisi (HDP) ziyaretini pazartesi günü gerçekleştirdi. HDP Meclis Grubunda gerçekleştirilen ziyaretin arkasından yaptığı açıklamada Kılıçdaroğlu; “Biz birlikten, beraberlikten yanayız. Kürt sorunu dahil bütün sorunların çözüm adresi TBMM’dir” dedi. Kılıçdaroğlu’nun ardından söz alan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Bugün Sayın Kılıçdaroğlu’nu ağırlamamızın nedeni, Kürt sorununun TBMM çatısı altında demokratik çözümünden yana olduğumuzu göstermektir” diyerek Kılıçdaroğlu ile uzlaşılan temel konunun ne olduğuna dikkat çekti.

Kılıçdaroğlu elbette ki sadece Kürt sorununun Meclis çatısı altında çözülmesine vurgu yapmadı;

- Parti kapatmaya, dolayısıyla HDP’nin kapatılmasına da karşı olduğunu, tek adam yönetiminin vesayetindeki yargının bağımsızlığını sağlayarak bu sorunların ortadan kaldırılacağını,  

- Kürtçenin Meclis tutanaklarına bile “bilinmeyen dil” olarak geçirilmesine tepki göstererek Kürtçe üstündeki baskılara karşı olduğunu,

- Kayyumlara karşı olduğunu dolayısıyla HDP’li belediyelere kayyum atanmasına da karşı olduğunu açıkça ifade etti.

Toplantı sonrasında HDP’nin yöneticileri açıkça Kılıçdaroğlu’na destek vereceklerini açıklamamakla birlikte görüşmeden memnuniyet duyduklarını, iyi bir görüşme oluğunu söylemekten geri durmadılar.

Ancak yapılan karşılıklı açıklamalardan sonra HDP’nin cumhurbaşkanlığı için aday çıkarmayarak Kılıçdaroğlu’na destek verme olasılığının çok güçlendiğini söylemek her halde yanlış olmaz.

Elbette ki bu görüşme bir yanıyla Emek ve Özgürlük İttifakını da ilgilendirmektedir. Bu yüzden de bu konudaki açıklamaların önümüzdeki birkaç gün içinde netliğe kavuşması beklenmektedir.

KİMSE CUMHUR İTTİFAKININ BATAKLIĞINA GİRMEK İSTEMİYOR

Bugüne kadar Erdoğan ve Bahçeli’nin liderlik yapıp Destici’nin dışardan destek verdiği Cumhur İttifakını genişletme girişmeleri pazartesi günü Erdoğan’ın yaptığı iki görüşmeden sonra tam bir fiyaskoyla sonuçlanmış bulunuyor.

İttifakını yeni en gerici güçlerle genişletmek isteyen Erdoğan, önce kamuoyunda ’90’ların “Hizbikontra”sı, sayısız vahşi cinayetinin sorumlusu olarak gördüğü HÜDA PAR’la temasa geçti. Cumhurbaşkanlığı için hangi tavizleri aldı bilmiyoruz ama HÜDA PAR Erdoğan’a kolayca destek verdi. Ama milletvekili seçimleriyle ilgili “görüşmeler” sürüyor.

Cumhur İttifakının genişleme hamlesinin ikicisi ise Yeniden Refah Partisiydi.

Kadınları şiddetten koruma ve kadın cinayetlerinin önlenmesi için yapılan 6284 sayılı Yasa’nın kaldırılması başta olmak üzere 30 maddelik bir istek listesi veren Yeniden Refah’ın bütün istekleri Erdoğan tarafından kabul edilmesine karşın parti yöneticileriyle yaptığı “istişare”den sonra Fatih Erbakan partisinin seçime “müstakil” olarak gireceğini, “AKP’nin 20 yıllık günahına ortak olmayacaklarını” açıkladı!

Erdoğan, pazartesi günkü ikici büyük hayal kırıklığını ise Eski Ekonomiden Sorumlu Bakanı Mehmet Şimşek’te yaşadı.

Dibin dibine vurmuş olan ekonomiyi kurtarmak için ekonominin başına getirileceği propaganda edilen Mehmet Şimşek’in “Yurt dışı bağlantılı kontratlarım var. Aktif siyasete dönmeyi düşünmüyorum” diyerek teklifi reddetmesini, Erdoğan beklemiyor olmalıydı ki, gecenin 10’unda Saray kapısının önüne yığılmış TV kameralarının önüne çıkmasın diye Şimşek’i arka kapıdan kaçırdılar.

Cumhur İttifakının zifosa dönüşmüş bataklığına kimse girmek istemiyor.

ERDOĞAN İÇİN İKİNCİ TURA KALMAK BİLE HAYAL!

Peki o zaman şöyle soralım; “Cumhur İttifakını genişletme girişimlerinin arkasından Erdoğan’ın elinde ne kamıştır?​”

Elbette her şeyden önce Erdoğan’ın çok çaresiz olduğu açıkça ortaya çıkmıştır. HÜDA PAR bile milletvekili seçimi için uzun uzun pazarlık yapmaya devam edebiliyor. Dahası HÜDA PAR’ın milletvekili seçiminde Cumhur İttifakıyla seçime katılmayabileceği belirtiliyor.

Erdoğan Yeniden RP’nin bütün isteklerini kabul etmiştir. Ama buna karşın Yeniden RP yönetimi, Erdoğan’ın ittifakına girmeyi reddetmiştir.

En gerici odaklarla görüşmelerde gündeme gelen 6284 sayılı Yasa’nın kaldırılmasını AKP’nin kabul ettiğinin ortaya çıkmasından beri yapılan tartışmalardan anlıyoruz ki, bu ittifak görüşmeleri özellikle AKP içinde ve ona oy veren kadınlar arasında derin bir hoşnutsuzluk yaratmıştır. Ayrıca HÜDA PAR’la yapılan görüşmelerin AKP içinde hoşnutsuzluk yarattığını gösteren işaretler de vardır.

Ama Mehmet Şimşek’in “Ekonominin başına geçme” teklifini reddetmesinin AKP içinde “travma” etkisi uyandıracağı belirtilmektedir.

Cumhur İttifakının genişletilmesi girişimlerinden Erdoğan’ın elinde kalan yeni sorunlar, kendi partisi içinde tartışmalar çıkarmak olmuştur!

Hele de Kılıçdaroğlu’nun HDP ile görüşmesinin “olumlu” geçmesi ve HDP’nin destek verme olasılığının güçlenmesi Erdoğan için cumhurbaşkanlığı seçimini ikinci tura taşımanın da olanaksızlaştığını göstermektedir!

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa