Hizbullah

3S Medya adlı YouTube kanalında yayımlanan 'DEMOKRASİ ODASI / HÜDA PAR GENEL BAŞKANI ZEKERİYA YAPICIOĞLU' başlıklı videodan alıntı

HÜDA PAR’ın Cumhur İttifakına katılmasından sonra Hizbullah Örgütünün yapısı ve işlediği cinayetler yeniden gündeme geldi.

HÜDA PAR bu haberlere yayın yasağı koydurarak konunun medyada tartışılmasını önlemeye çalışıyor.

Yayın yasağı konan ve sosyal medyada çok paylaşılan Batmanlı Hizbullahçının söyledikleri ise Hizbullah’ın nasıl bir örgüt olduğunu gayet güzel anlatıyordu.

1992’de bazı gazeteciler Hizbullah’ın kontrgerilla denilen örgüt ile ya da JİTEM denilen ve o dönemde inkar edilen örgüt ile ilişkilerini araştırıyordu. Halit Güngen ve Namık Tarancı bu gazetecilerden ikisiydi. İkisi de Hizbullah tarafından öldürüldü.

Namık Tarancı Gerçek dergisi Diyarbakır temsilcisi idi. Eşi bir gün önce Gerçek dergisine bir kişinin geldiğini ve Tarancı’yı sorduğunu, büro çalışanlarının bu kişiden şüphelenerek takip ettiklerini ve Emniyet Müdürlüğüne gittiğini gördüklerini anlatıyor.

Daha sonra, Hizbullah’ın askeri kanat sorumlusu olduğu Cemal Tutar yakalandı ve polisteki ifadesinde Tarancı cinayetiyle ilgili emri İsa Altsoy’dan aldığını, eylem talimatını kendisinin verdiğini,  eylem sorumlusu Abdülkadir Selçuk’un gözcülük yaptığını ve tetiği Mustafa Demir’in çektiğini anlattı. Tutar Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki Hizbullah ana davasında 20 Aralık 2009’da müebbet hapse mahkum edildi. Fakat Yargıtay 9. Ceza Dairesine giden dosya karara bağlanamadan, tutukluluk süresi on yılı geçtiği için tedbir şartıyla 3 Ocak 2011’de tahliye edildi.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi 11 gün sonra 14 Ocak 2011’de tahliye edilen sanıkların tekrar tutuklanmasına karar verdiyse de sanıklar bulunamadı. Yargıtay 26 Ocak 2011’de Tutar’ın da aralarında bulunduğu 16 sanığa müebbet cezasını onadı.

Mustafa Demir hakkında 2007’de müebbet hapis verildi. 29 Nisan 2009’da karar Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından onandı. Abdülkadir Selçuk’un öldürüldüğü iddia edildi, Altsoy ise hâlâ firari. Bilinenler dışında yeni isimlere ulaşma imkanı 1992 kasım ayındaki cinayetin üzerinden 30 yıl geçmesi nedeniyle zaman aşımına uğradı.

Örgütün lideri olduğu iddia edilen Hüseyin Velioğlu’nun bir operasyon sonucu öldürüldüğü günlerde, Velioğlu’nun bazı JİTEM subayları ile fotoğrafları medyada yer aldı.

JİTEM kurucusu olduğunu iddia eden Emekli Albay Arif Doğan yargılandığı Ergenekon davasında mahkemede ifade verirken; Hizbullah’ı kurduğunu beyan etmiştir. Fakat, bu beyan Doğan’ın akıl sağlığını yitirdiği iddiası ile yargı tarafından değerlendirilmemiştir.

Bu tür örgütler kimin tarafından, nasıl kurulduğundan bağımsız olarak her zaman gericiliğe hizmet etmiştir. Yükselen işçi sınıfı hareketini bastırmak, devrimci örgütleri dağıtmak için devlet tarafından kullanılmıştır.

Bugün de pahalılığa, sömürüye, baskıya, yolsuzluğa, hırsızlığa hayır diyen milyonları durdurmak için gerici bir cephe oluşturulmuştur. HÜDA PAR’ın Hizbullah Örgütü ile organik bir bağı olup olmadığı önemli değildir. Bugüne kadar bu cephenin çeşitli temsilcileri Taliban ile, IŞİD ile ideolojik, fikri yakınlıklarını defalarca dile getirdi zaten. Kadınlara yaklaşımlarında, çocukların eğitiminde benzerlikleri gözle görülebiliyor.

Gerici cephe yenildikten sonra bütün suçları tek tek ortaya çıkarıldığında göreceğimiz daha neler olacak!

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yoksulluk sınırı kırmızı çizgi

Yoksulluk sınırı kırmızı çizgi

600 bin işçiyi kapsayan kamu toplu sözleşmesi görüşmeleri dün başladı. Ek iş yapmadan geçinemez hale gelen işçilerin temel talebi yoksulluk sınırının üzerinde ücret. Kamuda 4 ayrı kuşaktan savunma sanayi işçilerinin aktardığı deneyimler de taleplerin ancak birlik olup, mücadeleyi göze alınca kazanılabildiğini gösteriyor.

Ücretler yoksulluk sınırının üzerine çıkarılsın

Vergi kesintileri yüzde 15’le sınırlı tutulsun

İkramiye ve ek ödemeler vergi kesintisi dışında bırakılsın

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Mardin’de kayyım 3 ayda 301 işçiyi işten attı.

Evrensel'i Takip Et