Haydi sandık başına ve sandık güvenliğine sahip çıkmaya!
Fotoğraf: Jaber Abdulkhaleq/AA
Seçime sadece 1 gün kaldı. Son mitingler bugün yapılıyor.
Bu hafta içinde Emek ve Özgürlük İttifakının ve Millet İttifakının çeşitli büyük illerde yaptığı mitingler bir gövde gösterisi olarak sürerken Cumhur İttifakı ise, Erdoğan mitingleri dışında miting denecek kalabalıklar bulamadı.
Yarın sandık başında olacağız. Ama vatandaşın sandık başına gitmesi için artık saatler kalmışken, ne İçişleri Bakanlığının “paralel YSK oluşturma” amaçlı girişimleri ne TRT’de “kozmik oda” girişimi olarak değerlendirilen girişim ne de son haftalarda seçim gündeminin parçası olarak gündeme gelen muhalefet partilerine ve sahadaki üyelerine, afiş ve pankartlarına, seçim bürolarına yönelik saldırılar sona erdi.
Nitekim Yüksek Seçim Kurulu (YSK), İçişleri Bakanlığının, Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi Başkanlığı (GAMER) üzerinden özel bir “seçim modülü” hazırlayarak, paralel seçim kurulu oluşturma girişimini yasaklamıştı. Ancak Bakanlık bunun üzerine sandık sonuçlarının polis ve jandarma marifetiyle alınıp Excel tablosu haline getirilerek GAMER’e gönderilmesini isteyen yeni bir girişimde bulundu. YSK’nin ikinci girişimini de reddetmiş olması, İçişleri Bakanlığının “Paralel YSK” oluşturarak seçime müdahale etme iştahını azaltmış değil. Nitekim İçişleri Bakanlığının bu doğrultudaki girişimlerini sürdürdüğü belirtiliyor.
Bu konuda böylesi ısrarlı olan Bakanlığın amacının ne olduğu ise, sandık kurulu ile ilçe seçim kurulu arasında seçim sonuçlarına müdahale amacı taşımıyorsa, gizemini koruyor.
Öte yandan Gazeteci Devrim Gürkan, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “TRT koridorlarında yeni bir ‘Kozmik Oda’nın fısıltısının dolaştığını” öne sürdü. Seçim yayını öncesi TRT’nin 15 milyon avroya yeni bir sistem aldığını belirten Gürkan, “Bu sistemin kozmik odaya kurulduğunu ve sistemin TRT personeli değil sözleşmeli elemanlar tarafından kullanılacağını” da belirtti. Gürkan, TRT’deki bu hazırlığın yukarıda sözünü ettiğimiz “paralel YSK” girişimleriyle bağlantılı olabileceğine de dikkat çekti.
MUHARREM İNCE ADAYLIKTAN ÇEKİLDİ! AMA…
Seçime üç gün kala Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanı adaylığından çekilmesi sürpriz bir gelişme oldu.
Son haftalarda sosyal medya üstünden yapılan sert eleştiriler ve en son İnce ile ilgili olduğu iddia edilen bir “kaset”in ortaya çıktığı iddiaları arkasından seçime üç gün kala Memleket Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin adaylıktan çekildiğini açıklaması herhalde sürpriz bir gelişme oldu.
İnce, çekilme nedenini, “Seçimi kaybettiklerinde bütün suçu bize atacaklar. Bir gerekçeleri kalmasın. Yoksa bütün suçu bize atacaklar! Bunu memleketim için yapıyorum” diyerek açıkladı. Yani her zaman yaptığı gibi çekilirken de Millet İttifakını suçladı.
Erdoğan, İnce’nin çekilmesini, “Doğrusu üzüldüm. Keşke bu yarış sonuna kadar böyle devam etseydi”, “Bay bay Kemal bir rakibini daha kasetle saf dışı bıraktı!” diye karşılarken Kılıçdaroğlu ise İnce’yi, “Eski kırgınlıkları, dargınlıkları bir kenara bırakalım artık” diyerek “Türkiye’nin sofrasına” çağırdı.
Kamuoyu araştırmacıları, İnce’nin çekilmesinin seçimin ilk turda bitme ihtimalini güçlendirdiği yönünde değerlendiriyor. Ancak İnce’nin adaylıktan çekilirken Kılıçdaroğlu’na destek çağrısı yapmamasının, hatta muhalefeti suçlamasının İnce destekçilerinde kafa karışıklığı yaratabileceği bertiliyor. CHP’nin İnce’nin Kılıçdaroğlu’na açıkça destek veren bir çağrı yapması için girişimlerini sürdürdüğü de gelen haberler arasında.
Öte yandan son günlerde İnce’nin desteğinin yüzde 2’nin bile altına düştüğü, seçim gününe kadar daha da düşebileceğini gördüğü için çekildiği de bertiliyor.
Bütün bu gelişmeler olurken önceki gün Kılıçdaroğlu Twitter hesabından, seçime yönelik Deep Fake içerikli videoların arkasında Rusya’nın olduğunu öne süren bir paylaşım yaptı.
Kılıçdaroğlu’nun Türkçe ve Rusça yaptığı paylaşım şöyle:
“Sevgili Rus Dostlarımız,
Dün bu ülkede ortaya saçılan montajlar, kumpaslar, Deep Fake içerikler, kasetlerin arkasında siz varsınız. Eğer 15 Mayıs sonrası dostluğumuzun devamını istiyorsanız, elinizi Türk’ün devletinden çekin. Biz hâlâ iş birlikten ve dostluktan yanayız.”
‘SEÇİM VE SANDIK GÜVENLİĞİ’NİN HALKA EMANET OLDUĞU BİR SEÇİM!
14 Mayıs seçimi için haklı olarak, “Türkiye tarihinin en önemli seçimi” olmak yanında “Seçim ve sandık güvenliğinin en çok öne çıktığı seçim”, “Seçim ve sandık güvenliğinin seçmenlerin omzunda olduğu bir seçim”…gibi değerlendirmeler de yapılıyor.
Çünkü, seçim ve sandık güvenliğini sağlaması gereken devlet ve hükümetin tek adam rejimi tarafından, seçim ve sandık güvenliğinin tehdidi haline getirilmiş olması, bu değerlendirmeleri haklı hale getiriyor. Hele de işin içine bu konuda uluslararası üne sahip Rusya’nın da karıştığı dikkate alındığında tehdidin büyüklüğü daha açıkça anlaşılmaktadır.
Nitekim muhalif siyasi partiler, seçim kampanyalarının önemli bir bölümünü seçim ve sandık güvenliğinin sağlanmasına ayırmak zorunda kalmışlardır.
Muhalefet partilerinin kendi başlarına ve ortak çalışmalarının yanı sıra “Oy ve Ötesi” gibi kurumların, 7 Haziran 2015 seçimi sonrasındaki gelişmeler ve iktidarın, “Atı alan Üsküdar’ı geçti”lerinden 2019 yerel seçiminde yaşananlara kadar dersler çıkardığı ve bu seçimde de şu ana kadar yaşananlar dikkate alındığında 14 Mayıs seçiminde aktık vatandaşlara önemli görev düşmektedir.
Seçim günü vatandaşların bu sorumluluk ve görevlerini şöyle sıralayabiliriz:
1- Her vatandaşın sandığa giderek oyunu doğru bir biçimde kullanması,
2- Sandıkların açılıp ıslak imzalı sandık tutanaklarının partilere verilmesine kadar sandıklardan gözünü ayırmaması,
3- Oy torbalarının ilçe seçim kurullarına teslim edilmesi ve sonrasında da herhangi bir manipülasyona karşı, bu alanda yapılacak girişimlere ve çağrılara duyarlı olması.
Yani sandık güvenliği, sözcüğün gerçek anlamıyla halka emanettir!
Seçime bir gün kala benim tahminim; Kılçdaroğlu’nun ilk turda cumhurbaşkanı seçileceği, Millet İttifakı ile Emek ve Özgürlük İttifakının Mecliste rahat bir çoğunluk sağlayacağı yönünde! Ben de cumhurbaşkanlığı seçiminde Kılıçdaroğlu’na, milletvekili seçiminde ise Yeşil Sol Parti’ye oy vereceğim.
Haydi sandığa!
Haydi sandık güvenliğine sahip çıkmaya!
- Tartışmalar "Sadece Türkiye’nin Kürt sorununun demokratik çözümü" kapsamını aşıyor 05 Ocak 2025 04:58
- 2025'in emek, barış ve özgürlük yılı olması dileği ile... 31 Aralık 2024 06:59
- Ülkemiz işçi emekçileri 2025'i emek yılı yapacak güce ve deneyime sahiptir! 28 Aralık 2024 06:16
- Asgari ücretli işçinin grev hakkıyla da donatılmış yeni bir mekanizma talebiyle mücadeleye! 24 Aralık 2024 16:44
- Son iki haftada oluşan Suriye haritası neyi gösteriyor? 12 Aralık 2024 04:45
- Asgari ücret miktarı, AÜTK'ye bırakılamayacak kadar ciddi ve önemli taleptir! 08 Aralık 2024 04:44
- Suriye'de çıkar peşindeki herkes operasyonun içinde ama kimse rolünü kabul etmiyor 05 Aralık 2024 06:45
- Eğer ‘Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz’se... 01 Aralık 2024 04:54
- İşçilerin özelleştirmeye karşı cepheden ‘hayır’ demekten başka bir seçeneği yok! 27 Kasım 2024 06:55
- Tek adam yönetiminin ülkeyi nereye getirdiğinin bir haftaya sığan fotoğrafıdır! 24 Kasım 2024 04:47
- Bakan Tekin ve arkasındakiler laikliğe cepheden savaş açan bir konumdadır! 21 Kasım 2024 04:52
- İktidar 'iç cepheyi güçlendirmek' istiyor, emek ve demokrasi güçleri ise 'birleşik mücadele' diyor 17 Kasım 2024 04:44