İçi boşaltılmış bir kavram: Adalet

Mayıs ayını oldukça yoğun bir gündemle geçirdik ve bu yoğun gündem sırasında bir detay aslında gözlerimizin önünde, her şeyin ayan beyan bir tablosu olarak duruyordu. Fakat -bir öz eleştiri olarak- ya yeterince ciddiye almadık ya da başka konular daha önemli göründü gözümüze. Fakat en nihayetinde, artık onları da tarihteki yerlerine not düşmek gerekiyor.

18 Mayıs gecesi, sosyal medya platformlarında bir hareketlilik başladı. 3. Lig’deki kulüplerin bir kısmı, “3. Lig İçin Adalet” etiketini kullanarak, kuvvetle muhtemel o dönem yaklaşan seçimin rüzgârını da arkalarına almak için paylaşımlar yapmaya başladılar.

Asil bir başlık aslında “adalet”. Hele ki konu “3. Lig için adalet” olunca, insanın aklında neler neler beliriyor değil mi?

Örneğin, bu köşede bir dönem sıkça dile getirdiğim yaş kontenjanı geliyor aklımıza. Pek çok futbolcunun insan haklarına aykırı bir şekilde 30 yaşını geçtikten sonra işsiz kalması, evine ekmek götüremeyecek duruma gelmesi, hatta açlık grevi yapmak zorunda bile kalması geliyor akla. Bu, net bir adaletsizlik örneğidir.

Ya da 3. Lig futbolcularının askerliklerini tecil ettirememesi geliyor akla. Düşünün, 1. Ligdeki meslektaşınız, askerliğini tecil ettirebiliyor ancak profesyonel lig statüsünde oynadığınız hâlde siz 3. Lig futbolcusu iseniz askerliğinizi tecil ettiremiyordunuz. Ortada bir adaletsizlik var, şüphesiz. Bunu gündeme getiren bir kulüp olmuş muydu? Olmamıştı. Sadece Türkiye Profesyonel Futbolcular Derneği bu konuyu gündeme taşıdı ve geçtiğimiz yıllarda konuyu çözüme kavuşturmayı başardı. Demek ki isteyince oluyormuş.

Ya da adalet kavramının sınırlarını, kavramı çok da yapıbozumuna sokmayacak biçimde eğip bükersek özellikle yerel idarecilerin 3. Lig benzeri alt lig kulüplerine fazla yatırım yapmamasını, spor bakanlığının tesisleşme ve altyapı konusunda 3. Lig kulüplerine gözle görülür bir destek sunamamasını bu çerçevede ele alabiliriz.

Oysa kulüplerin talepleri böyle şeyler değildi.

Onlar, küme düşmemek istiyorlardı.

“Play off hattındaki bütün takımlar üst lige çıkarılsın, küme düşme hattındaki takımlar ise küme düşmesin.”

Sebep ise, yaşadığımız afet felaketi.

Yomraspor, Eskişehirspor, Şile Yıldızspor, Bayrampaşa, Yeşilyurt Ofspor, Niğde Anadolu FK küme düşen 3. Lig takımları. Hiçbirisi, depremden doğrudan etkilenebilecek durumda değil. Halihazırda deprem bölgesi takımları Osmaniyespor, Malatya Arguvanspor ve Yardımcıoğlu Kahramanmaraşspor deprem sonrasında, gelecek sezon yarışmak üzere ligden çekilmişlerdi. Hülasa, küme düşen takımlardan Niğde Anadolu FK henüz depremin etkilerini hissettiğimiz dönemde TFF’ye haksız biçimde ligden çekilme başvurusu yapan iki kulüpten birisiydi. *

Adalet herkes için gerekiyor evet.

Ama içi boşaltılmış, kişilerin ve kurumların kendi taleplerine göre etiket hâline getirdikleri bir adalete de ihtiyaç duyduğumuzu sanmıyorum.

* Bu konuyu 21 Şubat 2023’te “Afet-i İstismar 2” başlığıyla bu köşede ele almıştım.