Kalan

HER SABAH HER AKŞAM

Her sabah bir aşk başlar. Güneş doğar. Bir sevdalı dikilir aydınlıkta. Her akşam bir aşk biter. Güneş batar. Bir sevdalı yiter karanlıkta.

GÜZELLEME

Şiir, öykü dedin mi yaşayan bir Türkçeyle yazılmalı, Yeniden yaratmak için yaşamı. Güzelleyerek yaşananları.

KALAN

Bir avuç gökyüzü, bir karış toprak kalır. Kuşlarsız. Ağaçsız. Yıkımların ardından. Üstünde devinip duran insanlarla dopdolu boş bir alan.

DÜN BUGÜN

Sennur’un (Sezer) şiiri sürüyor. Delerek karanlığı. Aydınlık bir geleceğin rüzgarıyla. Eserek. Dün de, bugün de…

KARANLIKTIR KESİLEN

Sennur (Sezer) 80 yaşında. Ankara Öykü Günleri yemeğinde “Aramızda” diyerek yaş günü paylaşıldı. Sofraya gelen pastayı kara bir bıçakla kestik. Kesilen karanlıktır. Direnen şiirin ışığında.

IŞIKTA

Bir taşın altından otu gör. Sessizce akan ırmakta, dinlenen çakıl taşlarını. Rüzgarda deniz gibi dalgalanan buğday tarlalarını. Sapsarı bir ışık altında. Ne kadar acı çeksen de...

KANUN DİYEREK

Namık Kemal, “Kanun kanun diye kanun tepelendi” demişti. Bugün tek adamın ağzından çıkan kararnamelerle nice insanlık yasası, hak, adalet ayaklar altına alınıp çiğneniyor.

SOLUKSUZ

Sis basıyor sabahları. Gökyüzü bastırıyor. Tencerenin kapağı gibi toprağı, denizi. Dört bir yanından kenti. Kapalı bir kutuda sıkıştırıyormuşçasına. Soluksuz bırakarak.

BİR BAK

Kente bir bak. Güzelim tepelerin üstünde sürgün veren ağaçlar yerine beton duvarlar sürgün veriyor şimdi.