Bunun için mi oy verdik?!
Fotoğraf: DHA
Seçimlerden bu yana ancak 2 ay geçti.
Ama ne sözler dinlemiş, ne vaatlerle avutulmaya çalışmıştık!
“Reis” bizi de memleketi de kurtaracaktı. Kurtarırsa o kurtarırdı! Mükerrer oylarla hile hurdaları düşsek, yine de halkın yarısını inandırmıştı: Keramet ondaydı, o çözerdi! Çözmeye başladı, arkası gelecek. Nasıl mı? Ek bütçe çıkardı. 1 trilyon 119 milyar TL’lik. Hayır, para dağıtmak için değil, vergi salıp toplamak için. Elini, üç kuruşa çalışan bizlerin cebine attı hem de. Öncelikle dolaylı ve KDV, ÖTV gibi ek vergileri artırdı. Çaya, şekere, petrole, mazota konan ve herkesin ödediği vergiler başka yerden değil, bizim sırtımızdan çıkıyor. Otomobile falan koysa, haydi neyse, almayız olur biter derdik. Zaten ancak karnımızı doyurmaya çalışıyor, doyuramıyoruz!
Vatan ekmekten daha önemli, “devletin bekası” dedi de seçimi alıp götürdü “Reis”. Vatanı savunduğu ve savunacağını inandırdı çoğumuza. Eee, peki, bu Körfez turu ve Arap şeyhlerine el açmalar ne oluyor? Daha dün 15 Temmuz’u finanse edip destekledi diye bağırıp çağırdığı Birleşik Arap Emirlikleri veliahdına koştu hem de para istemeye. Yatırım yapacaklar da memleket kurtulacak! Devletin bekası öyle savunulacak! Karşılıksız kim kime “yardım” etmiş de, Şeyh bize edecek? Ancak işçi işçiyle karşılıksız yardımlaşır. Para babalarının kazanmayacağı yere para yatırdığı nerede görülmüş? Memleketin para eden nesi varsa haraç mezat satışa çıkarıldı ve adı memleketi kurtarmak oldu! Artık BOTAŞ mı, İzmir Alsancak Limanı mı, Halk ya da Vakıflar Bankası mı, hangisi olursa. Yeter ki Şeyhler Türkiye’yi “kurtarmak için” yatırım yapsın! Sanki babalarının malıydı Türkiye onların!
“Reis”in Türkiye’yi de bizi de düşündüğü yok! Varsa yoksa Saray’ı ve Saray’ındaki koltuğu. İktidarı yani.
Peki, seçimlerde “Reis”le ortaklarının karşısına çıkan muhalefet? Onlar bizi savunuyor mu, memlekete sahip çıkıyorlar mı?
Bir “Millet İttifakı” vardı. Cumhurbaşkanlığı ve yardımcılığı adaylıklarını paylaşmışlar, yetmemiş, bakanlıkları da paylaşmışlardı! “Kazanacağız” demiyorlar, “Kazandık” diyorlardı! Eşekten düşmüşe döndüler. Bizi kurtaracaklardı, şimdi kendi dertlerine düştüler. İttifakı feshettiler hemen. Mezara kadardı sözde. Meğer seçim pazarına kadarmış!
Umutlandırmışlardı, umutlarımızı kırdılar! Ama kabahat bizde, kolay umutlanıyoruz. Tamam hakkımız, hiç gün yüzü görmedik, iki tatlı söz eden olsa kanıyoruz. Ama yeter deyip artık kanmayalım. Ne “Reis”lere, ne de muhalifiz diyerek ortalıkta dolaşanlara.
Haydi seçimi kazanamadılar, olur deyip yenisine bakalım, ama bari dertlerimizi sahiplenseler! Trilyonluk zam yağmuru karşısında sessiz soluksuzlar. Sanki “Biz kurtarırız” dememişlerdi. Bırakın kurtarmayı, bari çıkın sokağa, şu zam belasıyla mücadele edelim. Nerede? Kim koymuş ki bulasın!
CHP’nin yanına bir dolu parti doluşmuştu! Onar on beşer vekillik kaptı, keyiflerini sürüyorlar. Zam torbasını açan M. Şimşek’in arkadaşlarıydılar zaten ve seslerini duyan yok!
Akşener, MHP’liliğini hatırlayıp 'Asenalığa' dönüş yaptı, yüksek perdeden önüne kim gelirse bağırıyor!
Ya CHP? O sen-ben kavgasında. Tefrika gibi izliyoruz! Hiç halkı ve dertlerini konuşmuyor, Kılıçdaroğlu mu İmamoğlu mu yönetsin, oradan çekişiyorlar! Sokak mı, zamlara karşı gösteri yapmak mı? Yasak savıyor ve sen mi-ben mi kavgasına devam ediyorlar! Bari yaptıkları ittifaklar doğru mu yanlış mıydı, iki söz etseler, o da yok! Aynı politikayı izleyip aynı işleri yapacaklar, ama kim yönetsin, onun derdindeler. Seçimi kazansalar, aynısı olacaktı! Bir de bizi kurtaracaklarını söylüyorlardı!
“Reis”in yandaş medyası var, reklamla hibeyle besleniyorlar. Tabii ki hep Reis de Reis dediler, diyorlar. Şimdi sen-ben kavgasında öğrendik ki CHP’nin de yandaş medyası varmış! CHP kazanınca iktidar medyası olmaktı hayalleri. Halk TV açıktan taraf tutup İmamoğlu’nun “değişim”ini destekleyince, CHP yönetimi kanalla sözleşmesini feshetti. Halk TV hemen “sansür”, “ambargo” demeye başladı. Kapitalizmde parayı veren düdüğü çalıyor oysa. “Benim paramla nasıl beni suçlarsın, nerede o yoğurdun bolluğu” dedi CHP. Kim haklı, kim haksız, kişisel kavgalara karışmak bize düşmez! Ancak sen-ben kavgasından işçiye de halka da bir hayır gelmez!
- Ortadoğu yeniden dizayn edilirken... 10 Aralık 2024 05:08
- Esad’la görüşüp anlaşma mı, kavga mı? Hangisi? 03 Aralık 2024 06:45
- CHP ile Cumhur ve sınama yanılma… 27 Kasım 2024 06:45
- Papatya falı ve havuçla sopa... 19 Kasım 2024 04:58
- İngiltere'de Kasım Gelincikleri ya da 'şehitleri anma' günü 12 Kasım 2024 04:26
- Hoş geliyorsun faşizm… 06 Kasım 2024 04:55
- İşçi sınıfının ekonomik mücadelesinde kendisinden başka güvenecek kimsesi yoktur! 22 Ekim 2024 04:50
- Bahçeli, MHP ve terör... 17 Ekim 2024 05:43
- CHP ile nereye kadar? 15 Ekim 2024 05:11
- Sadece İsrail mi terörist? 08 Ekim 2024 04:51
- İsrail’le uzlaşıp anlaşma mı, mücadele mi? 06 Ekim 2024 03:57
- Haydut başı: Amerikan emperyalizmi 01 Ekim 2024 05:02