Halkın birikimini ‘hurda’ diye şirketler iç ediyor

Soğanlı Dağı’nda yenilecek hattan görüntüler | Fotoğraf: Evrensel
Deprem, sel gibi aciliyet gerektiren durumlar hariç yapılamaz, lakin yapılıyor.
Yüzlerce yol, köprü, cezaevi, altyapı… Hiç de acil olmamasına rağmen bu yolla yapıldı.
Az sayıda ‘Hamilikart yakınımdır’ müteahhidini çağırıp yapılan bu iş, adeta iktidarın su yolu haline getirildi.
Üstelik de…
Ani ve beklenmeyen bir gelişme yaşanmamışken...
İdare tarafından önceden öngörülemeyen bir gelişme yokken…
İdarece gerekli hazırlıkların yapılmasını engelleyen bir durum oluşmamışken…
Yapılan bu tercihe, Sayıştay raporlarında, ‘yanlış’ denilmesine rağmen, tercihten vazgeçilmedi. Aksine yaygınlaştı.
Adı: Kamu ihalelerinde pazarlık usulü!
Artık kamu ihalelerinin yarısı bu yolla yapılıyor.
Ve bu yol hızlı zenginleşme, yandaş yaratma ve rüşvet çarkını döndürmenin yollarından biri.
Tercihteki ısrarın nedeni de bu! Bilmeyen kalmadı.
Seçim döneminde patladı!
Kamu İhale Kurumunun raporuna göre…
Bu yılın ilk 6 ayında 40 bine yakın ihale yapılmış. Ederi 900 milyar TL’ye yakın.
Geçen sene ilk 6 ayda yapılan ihale bedeli ise 230 milyar TL.
Artış 4 kat! Ve yarısı yine istisnai yöntem olan 21/b ile… Yani pazarlık usulü!
***
Hükümet pazarlık usulünden vazgeçmek bir yana… ‘diğer’ ve ‘sınıflandırmaya girmeyen’ harcamalar başlığıyla yolları genişletiyor.
Bu başlık altında yapılan harcama 2.5 yıl gibi kısa bir sürede 328 milyar lirayı aştı.
Vergi Uzmanı Ozan Bingöl’ün dikkat çektiği gibi*… Bu başlık altında harcanan para astronomik tutarlara erişti ama “Bu paralar nerelere harcanmıştır, ödemeler kimlere yapılmıştır, hangi amaca yöneliktir?” sorularını bütçe verilerinde göremiyoruz.
Milletten toplanan milyarlarca lirayı harca, “sınıflandırmaya girmeyen” olarak muhasebeleştir ve geç.
Oh ne ala!
İKTİDARIN ‘BU YOLU’ YAYLADA KARŞIMIZA ÇIKTI
Defalarca yazılıp çizileni, anlatılanı tekrar gündeme almamızın iki sebebi var.
Birincisi…
Trabzon’un Çaykara ilçesindeki Sultan Murat Yaylası’ndan başlayarak, Bayburt’a doğru yaylalar boyunca yol alırken karşımıza çıkan manzara.
Soğanlı Dağı’nda, Seydiyakup, Cumavank yaylalarında iş makinelerini, kamyonetleri, kepçeleri görünce ister istemek sorduk: ‘Hayırdır!..’
İçimizdeki, ‘Beton iktidarı doğaya acaba hangi kötülüğü yapıyor?’ endişesiyle, taşeron çalışanlarına sorduğumuz ‘hayırdır?’ sorusuna aldığımız cevap bizi rahatlanmaya dönüktü: “Hayır hayır, elektrik iletim hattını yeniliyoruz.”
***
Şimdi ‘yenileme’ hikayesinin başına dönelim.
Bir kamu kurumu olan TEİAŞ (Türkiye Elektrik İletim AŞ) o bölgede ‘yenileme’ kararı almıştı.
Çaykara Havza-Soğanlı RES (rüzgar enerji santralları) ve Bayburt trafo merkezlerinde elektrik enerji iletim hattı direkleri yenilenecekti.
İhalesi yapıldı. Tabii ki yine 21/b kapsamında pazarlık usulü.
İhaleyi Datel Tellioğlu Mühendislik kazandı(!)
Ve tabii ki kazandığı ilk ihale değildi.
Siirt’ten İzmir’e, Kütahya’dan Antalya’ya, Bursa’dan Elâzığ’a sayısız iş almıştı; şehir şebekesi elektrik tesisi yapımından elektrik iletim hattına, elektrik arıza onarım ve bakımından elektrik direklerinin yenilenmesine…
Burada anlattığımız ihale karşılığında alacağı para ise 137.5 milyon TL.
Milyon TL’ler müteahhitlere çerez parası ya artık!
Soğanlı Dağı’nda yenilenecek hattan görüntüler | Fotoğraf: Evrensel
KALE GİBİ SAĞLAM DİKİLMİŞLERDİ
Buraya tekrar dönmek üzere şimdi de yenilenen direklerin vakti zamanındaki dikiliş hikayesine gidelim.
Yaylada ağır kış koşullarında, asırlarca ayakta kalabilecek şekilde dikilmişlerdi.
Tonlarca ağırlığındaki malzemeler katır sırtlarında taşınmış, insan gücüyle bir araya getirilmiş, döneminin tüm zorluklarına göğüs gerilmişti.
En sağlam olacak şekilde dikilmesinden bir gıdım taviz verilmemiş, adeta bir mühendislik harikası olarak inşa edilmişlerdi.
İletim hızlı olsun diye de direkler arasına bakır kablolar gerilmişti.
Dikilen her bir direk 4 ayak üzerine oturtulmuştu. Her ayakta yarım tona yakın demir kullanılmıştı.
Şimdi iş makineleriyle, kepçelerle zor kırılan o direklerin her bir ayağından en az 400-500 kilo ‘hurda’ çıkıyor.
Bir direkte 2 tona yakın demir.
Ne mi oluyor? Tabii ki iç ediliyor.
Firma çalışanları tarafından tonlarca demir satılmak üzere kamyonete yüklenip taşınırken…| Fotoğraf: Evrensel
Yüksek gerilim hattının direklerinin ayakları, kırıcıyla kırıldıktan sonra içinden çıkan ve direğin devamı olan demirler, hurdacıya satmak için taşeron firmanın kamyonetine yükleniyor.
150’nin üzerinde direk yenileneceği düşünülürse... Vurgun büyük!
150 direk ayağından aşağı yukarı 300 ton hurda çıkacak. En kötü hurdanın kilosu 7 TL.
300 tona yakın hurdanın satışından 2 milyon liranın üzerinde gelir elde edilecek.
Devletin milletten topladığı paralarla diktiği direk, şimdi birilerinin cebine hurda parası olarak giriyor. Milletin birikimi açıktan çalınıyor.
Bu sadece direk ayaklarının hurdasının parası.
Ayrıca direklerin parası, bakır iletim kablolarının parası da var. En üstten ihaleyi alan firmadan taşeronlara doğru pay ediliyor. En son küçük taşerona direk ayaklarının demiri kalıyor.
İhale hak edişlerinden ayrı milyonlarca lira pay ediliyor.
Hatta işi yapan firma bazı işleri adeta bedavaya getiriyor.
Örneğin direkleri söküp, yeni direkler için alan açan iş makinesinin birinin aylık maliyeti 150 bin TL artı KDV. Parası fazlasıyla hak ediş dışındaki el konulanla çıkarılıyor.
Firma direk dikimi için alan açan iş makinesine ödediği paranın çok daha fazlasını kamuya ait demiri hurdaya satışından elde ediyor | Fotoğraf: Evrensel
BİR DE KAMULAŞTIRMA VAR
İşin ülkemizde alışılagelen başka boyutları da var.
Hatırlatalım…
Şirketlere kaynak aktarma yollarından biri de özel santraller.
Enerji ihtiyacı olup olmamasına bakılmaksızın, ‘yenilenebilir enerji desteği’ altında HES’lere, RES’lere para yağdırılıyor.
Üstelik de teşvikli enerji pahalı tüketiliyor vatandaş bir daha zarar ediyor.
Soğanlı RES, Esyel Global Enerji Üretim tarafından kuruldu; ‘Bölgede özel mülkiyet yok, kamulaştırmaya gerek olmadı’ notuyla, devletin çayırının, merasının üzerine.
Bakanlık da ÇED (Çevresel etki değerlendirmesi) raporunu olumlu verdi. Sürpriz yok, böyle oluyor genelde.
‘Genişledikçe çevreye etkisi ne olacak takip etmek gerekir’ deyip geçelim.
***
Geçişimizi, mart ayında çıkan acele kamulaştırma kararına doğru yapalım.
“Soğanlı RES kurulu gücünün üçte biriyle çalışıyor, üretim kapasitesini artırmak şart denilerek kamulaştırma kararı alındı.
Bazı direkler özel mülk üzerine dikileceği için TEİAŞ acele kamulaştırma kararı verdi.
Gerekli miydi değil miydi, bilemiyoruz ama parasının cebimizden çıktığını biliyoruz.
Kamulaştırma kararı ve kamulaştırma yapılacak bölgenin haritası | Resmi gazeteden ekran görüntüsü
Gelelim şimdi kamu ihalelerindeki pazarlık usulünü anlatmanın ikinci sebebine…
İhalelerin katılıma açık, saydam yapılması cebimizden çıkan paranın daha az olması demekti; vergilerimizden müteahhitlere ödenecek kaynaktan tasarruf demekti.
İhalelerin pazarlık usulü yapılması ise ödediğimiz vergiler üzerinden ticaret-siyaset ilişkisi kurulması demek. Emekliye çok görülenin, ülke çocuklarının daha iyi eğitim alması için harcanmayanın birilerine aktarılması demek.
İhale üzerinden kurulan o evren geniş emekçi kitlelerin lehine değil!
Enflasyon altında yoksullaşan birçok emekçiyi, sanki zenginleşiyormuş gibi, yılın sonuna doğru ikinci-üçüncü vergi dilimine sokup, onlardan daha çok vergi alan devlet har vurup harman savuruyor.
O evrenden hesap sorulamaması ile daha çok vergi yükü, daha ağır çalışma koşuluna razı olma arasında bir bağ var.
Görülmeli!
TEİAŞ'TAN AÇIKLAMA
TEİAŞ Genel Müdürlüğü gazetemize 1 Eylül 2023 tarihli bir açıklama göndererek ihalelere ilişkin şu bilgileri paylaşmıştır:
"25. 10. 2022 tarihinde açık ihale usulü ihale edilmiş ancak ihaleye 1 firma katıldığından dolayı rekabetin sağlanamamış ve gelen teklifin yaklaşık maliyetin üzerinde olması nedeniyle bu ihale 15.11.2022 tarihinde iptal edilmiştir.
Hattın ikinci ihalesinde, hat güzergahında kısa olması nedeniyle, gecikme yaşanmaması için TEİAŞ merkez ihalelerine daha önce teklif vermiş ve son yıllarda TEİŞ’a iş yapmış olan EİH yapım firmalarının tamamı (26 firma) davet edilmiştir. 10 firma EKAP üzerinden ihale dokümanını indirmiş, Kamu İhale Kapsamında 21 b (birim fiyatlı pazarlık) usulü ile 16.12.202 tarihinde ihalesi yeniden yapılmış ve ihaleye 5 firma teklifi vermiştir.
Söz konusu EİH, yenileme bir hat olup, ilave kamulaştırma bedellerinin meydana gelmemesi için mümkün olduğunca mevcut hattın direk yerleri projelendirilmiş ve tesis çalışmalarına başlamıştır. Sözleşmesine göre demontajı yapılan tüm hat malzemelerinin TEİŞ ambarına teslim edilmesi gerekmektedir.
Proje miktarlarından daha az hurda malzemenin yüklenici firmalar tarafından teslim edilmesi durumunda yüklenici firmalara, sözleşme yükümleri çerçevesinde, MKE hurda birim fiyatları üzerinden cezai yaptırımlar uygulanmakta, hak edişlerinden kesilmektedir. Firma tarafından teslim edilen demonte malzemelerin daha sonra TEİAŞ tarafından MKE’ye satışı yapılmaktadır."
Evrensel'i Takip Et