2023'ten 2024'e: Ölmek öldürmek mi, yaşamak ve yaşatmak mı?
Fotoğraf: Fir0002/Flagstaffotos/Wikimedia Commons(CC BY-NC)
2023 daha çok yıkım yılı olduğu gibi yakın çevremizde bizim coğrafyamızdan İsrail-Hamas çatışmaları, Rusya-Ukrayna çatışmaları. Azerbaycan-Ermenistan çatışmaları, Suriye’de, Irak’ta, Libya’da, Yemen’de çatışmalar, NATO genişlemesi. Ekseni biraz genişletirsek Afrika, Amerika, Arjantin, Brezilya, Uzak Doğu, hele Afganistan, Somali, Sudan Nijer… adlarını, halklarını çok daha uzaktan duyduğumuz, bir kısmını hiç duymadığımız coğrafyalar daha neler yaşadı, yaşıyor acaba?
Türkiye yakındakilerin zaten doğrudan birinci tarafı, diğerlerinin de çoğu durumda birinci veya ikinci tarafı durumunda maalesef.
Türkiye’nin içerideki durumu açısından da 2023 umutların karşılık bulmadığı, sorun ve sıkıntıların daha da sıkıntılı hale geldiği, çok sayıda yıkımın daha açığa vurulduğu, devam ettiği, hatta derinleştiği bir yıl oldu maalesef: Deprem-afet, hak/hukuk-nema/iktidar, teknik uygarlık-çıkar, bilim-din, Alevi-Sünni, kadın-erkek, Kürt-Türk, yoksullaşma-zenginleşme, demokratik çoğulculuk-MÜTAŞERİK otoriterlik… olumlu yönde gidiş çok sınırlı olumsuzluklar çığ gibi artış halinde bir yıl oldu.
Sembolik de bir yıldı. Cumhuriyet en çok da eğitimi, okulu, anayasası ile anılır, tüm bunlarda çok ciddi aşınmalar, karşı darbeler oldu ve oluyor maalesef. ÇEDES, din dersleri, Diyanet, AKP-MHP üzerinden okulların, yurtların, kantinlerin, ihalelerin, yönetimlerin tarikatlara cemaatlere tahsis edildiği, HÜDA PAR’ın Meclise bile girdiği bir yıl oldu. 2023 cumhuriyetin de aydınlanmanın da daha bir törpülendiği yıl oldu.
1800’lerden beri bir de milliyetçi ayrışma süreçleri yaşıyoruz, bu realitenin, ayrışma ve çatışmaların yarattığı yapıların ve travmanın etkileri mevcut iç sorunlarımızı daha bir çözemez hale getirdi bizleri ve ülkeyi. Linç kültürü sorunları bile dillendiremez bir baskı ortamı oluşturuyor.
2023 Anayasa’yı bile bizzat en tepeden yok sayma, anayasal darbe yılı olarak bitiyor. Şehitler, ölümler, çatışmalarla bitiyor, 15 yaşında milyonlarca çocuğun okul diye tezgaha/yağa pasa teslim edildiği bir yıl olarak bitiyor. Okulun tekkeye dönüştürüldüğü bir yıl olarak bitiyor. Güvensizliğin daha da bir tepe yaptığı bir yıl olarak bitiyor. NATO’nun daha genişlediği bir yıl olarak bitiyor.
2023 gitti gider de 2024 nasıl geliyor, neler görüyorsunuz?
2024 VE GELECEK GÖRÜLERİNİZ NELER?
İşin doğum ölüm, gidiş geliş, iç dış, düzenli düzensiz göçüne nüfusuna bakalım ne görüyorsunuz?
İşin deprem ve afet yönetimine bakalım ne görüyorsunuz?
İşin eğitim, bilim, okul yanına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin din, töre, gelenek, aile yanına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin adalet ve güvenlik yanına bakalım, adliyesine, polisine, askeriyesine bakalım ne görüyorsunuz?
İşin geçim yanına bakalım, bağ bahçe, tarla, ırgat, mutfak ayağına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin çarşı pazar, esnaf tüccar, sanayi yanına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin banka, borsa kredi kartı, para kâr tarafına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin kadın erkek, çocuk yaşlı, yerli sığınmacı yanına baklalım, birlikte yaşama tarafına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin Kürt, Türk, Alevi, Sünni, etnik milliyetçi taraflarına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin kanalizasyon, trafik, yol, kavşak, park, bahçe, sokak, mahalle, inşaat tarafına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin bölgesine bakalım, dünyasına bakalım, Ukrayna’sına Ermenistan, Suriye, Irak ayağına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin Gazze Filistin İsrail yanına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin Balkan yanına bakalım, NATO, AB yanına bakalım, BM, DB ABD, İngiliz yanına bakalım, ne görüyorsunuz?
İşin Afrika Asya Antarktika’sına, güneyine kuzeyine, iklimine, çevresine bakalım, ne görüyorsunuz?
İşin ahlaki estetik siyasi yanına bakalım ne görüyorsunuz?
İşin daha somut reislerine, bakanlarına, savcısına, hakimine, askerine, öğretmenine, idari yönetsel süreçlerde az çok yeri olan aklınıza hangi memur, yönetici, parti politikacı geliyorsa, onlara bakalım ne görüyorsunuz?
Say say bitmez de tüm bunların çözümü yok mu?
ÇÖZÜMÜN BİR TILSIMI YOKSA DA YAPILACAKLAR VAR
Her şey bir yılda tümden batmayacak veya tümden düzelmeyecek ama 2023 kötü geçti, hiç değilse 2024 yapısal değişikliklere katkısı olacak bir yıl olsun.
Dünyada da Türkiye’de de tüm bu sorunlarla bilimle, akılla, sağduyuyla cesaretle yüzleşmemiz gerekiyor.
Yani eğitimde, okulda, siyasette, idarede, ekonomide, şehirde, mahallede, mahkemede, kısaca altyapıda üstyapıda yapısal devrimler şart.
2023 ölme öldürmelerin yoğunlaştığı bir yıl oldu. MÜTAŞERİK otoriteryenizm (müteahhit, taşeron, tarikat, şeriatçı şerikliği) daha bir alan buldu.
2024 ölme öldürmeleri azaltabileceğimiz, yaşama yaşatmaları artıracağımız bir yıl olsun.
- MEB açık öğretim okulları istatistiklerinde bir gariplik mi var? 29 Kasım 2024 04:15
- AKP'nin eğitim ve bütçeleme anlayışı: Lime lime ayrıştırmanın, imam hatipleştirmenin, metalaştırmanın, peşkeş çekmenin binbir türü 15 Kasım 2024 04:43
- Cumhuriyetin 101. yılında rüya, yurttaşlık ve ana dillerinde eğitim meselesi 01 Kasım 2024 04:26
- Üniversite nedir? Araştırma ve bilgi nedir? Kariyer yapmaktan/ uzmanlık bilgisinden farkı nedir? 18 Ekim 2024 04:42
- Akademinin yeri ve değeri: 207 üniversite bir 'muhabir Rüya' eder mi? 11 Ekim 2024 04:43
- MEB istatistiklerinin gör dediği açlık, dayatma ve niteliksizlik 04 Ekim 2024 04:50
- Türk Psikologlar Derneğinin Türkiye Yüzyılı Maarif Modeline dair görüşü: Eğitim değil eğitimi ihlal modeli 27 Eylül 2024 04:42
- AKP ve MEB’in büyük mahareti: Bağnazlığı ve emek sömürüsünü sürdürmeye diplomalı çözüm 20 Eylül 2024 04:15
- Aileler çocuklarını MEB’den kurtarmaya çalışıyor: MEB eğitime, çocuklara, topluma zararlı hale mi geldi? 13 Eylül 2024 04:42
- Eğitimin sorunlarından öğretmenler ve müdür yardımcıları da mağdur 06 Eylül 2024 04:41
- Atamaların değeri değersizleştirilmesi üzerine 30 Ağustos 2024 04:44
- Tarihleri, çağları, problemleri karıştırmak: Ahilik de işletme de amaç ve işleyiş olarak okul değil 23 Ağustos 2024 04:46