Soykırım karşıtı eylemler ve sendikaların 1 Mayıs’a geri dönme isteği
George Washington Üniversitesinde eylem | Fotoğraf: Celal Güneş/AA
ABD 1 Mayıs haftasına son günlerde ülkenin her yerindeki kampüslerde sert polis müdahalelerine rağmen artarak devam eden soykırım karşıtı eylemler ve son yıllarda isçilerin 1 Mayıs’ı tekrar canlandırma çabaları eşliğinde giriyor. 1 Mayıs’ın Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü olarak kutlanmasının kökenleri Amerikalı işçilerin sekiz saat iş günü mücadelesine dayanıyor. Ama ABD’de 1 Mayıs yerine “emek günü” diye bir gün eylülde mangal ve piknik günü olarak kutlanıyor. ABD tarafından 1 Mayıs’ın tanınmaması ve onun yerine eylülün ilk pazartesi gününün emek günü olarak ve milliyetçi soslarla tatil ilan edilmesinin sebebi egemen sınıfların 1 Mayıs’ın uluslararası işçi sınıfı birliği karakterine alerjisinden.
Buna rağmen işçiler 2006’da göçmen emekçilerin 1 Mayıs’ta örgütledikleri grev ve eylemlerden beri bu gerçek emek gününe tekrar dönmek için çabalıyor. Örneğin 2020’de temel hizmetlerde çalışan isçiler COVID salgını sırasındaki çalışma şartlarını protesto için 1 Mayıs’ı seçmişti. Bu sene California İşçi Federasyonu eyaletin hemen her şehrinde yürüyüş ya da çeşitli etkinlikler düzenliyor. Geçen yıl örgütlediği grev ve eylemlerle istediği zammı kazanan Birleşik Otomotiv İşçileri Sendikası şimdiden sözleşmenin bitişi tarihi olan 2028’de 1 Mayıs için genel grev çağrısı yaptı.
BİZİM 1 MAYIS
Antik Roma’da ve Orta Çağ Avrupa’sında yazın gelişini, çiçeklerin açmasını simgeleyen 1 Mayıs’ın emek hareketi ile eş değer anlam kazanması 1880’lere, Amerikalı işçilerin 16 saati bulan çalışma sürelerine karşı mücadelesine dayanıyor. Amerikan İşçi Federasyonu 1 Mayıs 1886’yi 8 saatlik iş günü talebi için ulusal grev günü ilan ediyor. Birkaç gün süren ve ülke genelinde yüz binlerce işçinin katıldığı grev ve eylemlerin üçüncü gününde Chicago’da polis o ana kadar barışçıl olan göstericilere önce coplarla saldırıyor, ardından işçiler polise taş atarak cevap verince bu kez eylemcilere ateş açıyor. Dördüncü günkü eylemlerde Haymarket Meydanı’nda bu kez bir ajan provokatör polislerin içinde bomba patlatınca polis yine kalabalığa ateş açıyor.[1] Haymarket Katliamı olarak da anılan bu saldırılar işçileri yıldırmıyor. 1890’da Amerikan İşçi Federasyonu yine 8 saatlik iş günü talebi ile yine 1 Mayıs’ta genel grev çağrısı yapıyor. 1889’da ikinci enternasyonal 1 Mayıs’ı İşçi Sınıfının Birlik, Mücadele, Dayanışma Günü olarak ilan ederken ABD, 1 Mayıs’ın sosyalist karakteri ve Haymarket Katliamı’nı unutturmak ve isçilerin uluslararası işçi hareketiyle birlikte hareket etmesinin önüne geçmek için eylülün ilk pazartesi gününü “emek günü” olarak tatil ilan ediyor.
1 Mayıs’ın içini boşaltmak için de önce 1939’da Pensilvanya eyaleti 1 Mayıs’ı “Amerikancılık Günü” ilan etti. 1947’de Kongre 1 Mayıs’ı önce “Sadakat Günü,” sonra 1958'de “Kanun ve Düzen Günü” olarak tanıdı. 1960’larda New York Valisi Nelson Rockefeller, 1 Mayıs’ın geleneksel işçi bayramı olarak kutlanmasının “neredeyse vatana ihanetle eş değer” olduğunu söylüyordu.[2]
EYLEMLER KAMPÜSLERDEN TAŞACAK
Aylardır devam eden soykırım karşıtı eylemlerin kalbi bugünlerde üniversite kampüslerindeki işgal, boykot ve mitingler. Daha önceki yıllarda aynı üniversitelerde Nazi bayraklarıyla yürüyüp faşist sloganlar atan öğrencilere karışmayan okul yönetimleri ve eyalet polisleri, tamamen barışçıl Filistin yanlısı gösterilere askeri teçhizatlarla, atlı birliklerle; öğrenci, öğretmen, gazeteci ayırmadan saldırıyor. Birçok eylemcinin yurt ve yemekhaneye girişlerini sağlayan okul kartları iptal edilirken polisler öğrencileri otobüslerle gözaltına alıyor. Üstelik bu saldırılar hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi parti kontrolündeki eyaletlerde aynı şekilde devam ediyor. Saldırılar arttıkça daha çok yayılan gösteriler karşısında üniversiteden çok özel sermaye şirketi gibi hareket eden okul yönetimleri bir yandan eyalet polisini kampüslere davet ederken bir yandan uzaktan eğitime geçiyor, mezuniyet törenlerini iptal ediyor ya da okulu geçici tatil ediyor. Gençlerin en çok kullandığı ve Filistin yanlısı içeriklerin en yaygın şekilde paylaşıldığı sosyal medya platformlarından TikTok yasağının Kongre’den ve Biden’ın onayından geçtiği, İsrail’in Gazze’de yıktığı her yerden toplu mezarların çıktığı, İsrail’e milyarlarca dolar para ve silah yardımının devam ettiği ve yaz tatilinin yaklaştığı bugünlerde eylemlerin kampüslerden taşması an meselesi.
Kampüslerden taşacak eylemleri 1 Mayıs’ta isçilerle buluşturacak bir emek partisi yok ABD’de. Yine de New York’ta polisin gençleri otobüslerle gözaltına alma çabalarına karşı sendikalı şehir hatları otobüs şoförlerinin otobüslerini sürmeyi reddetmesi gibi işçilerin gençlerle eylemlerin kendi akışında buluştuğu örnekler çoğalarak büyüyebilir. ABD’de 2024 1 Mayıs’ının bu tip alanları daha çok açması temennisiyle, yaşasın 1 Mayıs.
[1] https://archive.iww.org/history/library/misc/origins_of_mayday/
[2] Linebaugh, Peter. 2016. Incomplete, True, Authentic, and Wonderful History of May Day.
- ABD emperyalizminin Suriye’ye karşı uzun savaşı 15 Aralık 2024 04:15
- ABD’de emek düşmanı bütçe: Milyarderler kemer sıkma istiyor 08 Aralık 2024 04:25
- ‘America’ mı, ‘Amerika’ mı? 24 Kasım 2024 04:36
- Emek yanlısı referandumlar ve Trump’ın soytarıları 17 Kasım 2024 04:10
- ABD seçimleri: Soykırım yürütmek kazandırmadı 06 Kasım 2024 15:22
- Seçimler soykırım karşıtı hareketi eritemedi 03 Kasım 2024 04:40
- Soğuk ve sıcak savaşlar 20 Ekim 2024 04:25
- ABD seçimlerinin anahtarı hâlâ Gazze'de 13 Ekim 2024 04:15
- ABD medyasının ‘değerli ve değersiz kurbanları’ 06 Ekim 2024 04:35
- İçeride faşizm dışarıda faşizm 29 Eylül 2024 04:51
- ABD medyası ve ‘tarafsız’ gazeteciliğin sınırları 22 Eylül 2024 04:49
- Harris-Trump televizyon gösterisi: Göçmen düşmanlığı ve İsrailcilikte yarıştılar 11 Eylül 2024 10:15